aslında zirve başlıklarına uzun uzun "şöyle yaptık, böyle yaptık" diye yazmak pek de mantıklı gelmiyor bana. bir kişi yazmış oluyor illa ki, aynı şeyleri tekrarlamaya gerek yok gibi ama bunu yazmazsam olmaz.
ankaray'ın rötar yapması nedeniyle -yerse- sydera saat 10:10'da tandoğan ankaray durağına teşrif etmiş, 10 dakikalık 100 metre engelli koşu sonucu 6 kişi -mystery, marla singer, sydera, gothic evil, tuba06, redwinemania- zor da olsa amerikan filmlerindeki gibi trene sonra saniyede yetişmişizdir. daha sonra "hareket eden trende kompartimanlar arası en kısa sürede birbirini bulma yarışı"nı başarıyla 1. bitirdikten sonra cehennem tanrısı, walox ve eberk'le de buluşmuşuzdur. "en zayıf halka"nın sunucusunun biletleri kontrol eden memur olduğunu öğrenip, "allah iş arkadaşlarına sabır versin" dedikten sonra, diğer "taş bilet kontrolcüsü"nü görüp, "bilent kontrol memuru için iş başvuru formu" ararken "fazla ses" engeline takılmış, uyarı üstüne uyarı gelmiştir. trenin rötar yapmasıyla birlikte saat 14:00'da gara girebilmiş, 2 saattir bekleyen devrim'i görüp tüm yorgunluğumu üstümüzden atmışızdır. mekan seçimi için devrim'e bir kez daha teşekkür ediyorum. ayıptır söylemesi iskender'i çok güzeldi. daha sonra abberline gelmiş, onla da tanışmışızdır.
yalnız ankara'da işlerimizin olması nedeniyle cehennem tanrısı, sydera ve ben 4 otobüsüyle geri dönmek zorunda kaldık. sanırım kalanlar, kalan vakitte de çok eğlenmişler. devrim'e tekrar teşekkür eder, ankara'yı kazanması için baskı yapmaya devam ederim... malum zirveye bir onun için bir de tren için gittik. bilemiyorum yani...