bugüne kadar hakkında ne 'iyidir' ne 'kötüdür' dediğim berna laçin'in, benim için 'iyidir'e doğru attığı bir adımdır. zira, 'cumhuriyet kadınıyız' derken, onun altında yatan sebepleri kısaltmıştır. o zaman, açalım? birilerine dokunacak ama... onları siklediğimizi kim söyledi. ayrıca, 'aşağıdaki maddelerdeki cumhuriyet kadını, türkiye cumhuriyeti kurulduktan sonra, mustafa kemal'in öngördüğü türk kadını tipidir'i de ekleyelim ki, anlam sıkıntısı çekmeyelim.
- cumhuriyet kadını, bulunduğu çağa ayak uydurmayı beceren kadındır.
- cumhuriyet kadını, aldatılsa bile, onu aldatan kişiye siktir çekebilecek kadar altyapıya ve özgüvene sahip kadındır. yani kocası başka bir kadını sikecek diye, utana sıkıla, sırf 1400 yıl öncesinin çöllerinde yazılmış bir kitap emrediyor diye bu iğrençliğe göz yummaz (grup seviyorsa, başka tabii. o kişisel tercihtir; cumhuriyet kadını-şeriat kadını dinlemez).
- cumhuriyet kadını, ayakları yere sağlam basan kadındır.
- cumhuriyet kadını, sünepe herifin teki gelip ona ne yapacağını söylemesin diye cumhuriyet kadını olmuştur zaten.
- cumhuriyet kadını, kimilerinin sandığı gibi kemalist, ulusalcı olmak zorunda da değildir. beyni hiçbir şeye kapalı olmayan kadındır, cumhuriyet kadını. sevmeyi de bilir, 'ananın amına kadar yolun var' demeyi de.
o yüzden, cumhuriyete öcü gözüyle bakan, onu benimsemek bir yana dursun, ona bok atmak için okuyup etmeden, iki satıra göz gezdirmeye üşenip uzaktan kendi sıçmıklarını bulaştırmaya çalışan zavallılar, cumhuriyet kadınlarını hiçbir zaman anlayamayacaklar. kutsal kitapları diyor ya, 'onların gözleri bağlanmıştır'. ama korkmayın; cumhuriyet, sizin kutsal kitabınız kadar acımasız değil. ayrıca cumhuriyet kutsal falan da değil, yanlış anlamayın. ve hayır, ne kemalizm bir din, ne de atatürk bir tanrı. öyle olmadığı için şu an bu kadar rahat konuşabiliyorsunuz ya, a insanlar?
diyeceğimi dedim. isteyen okur, istemeyen 'özet geç piç' der; isteyen eksiler, isteyen artılar... ne diyeyim daha?
