filmin sonundaki durmayan topaç sayesinde mal'ın yani asıl fikir sahibi cobb'un haklı olduğunu anladığımız, rüya içinde yaşanan bir ömür ve tabi ki tüm film.
filmdeki en sevimli kişi kesinlikle fisher, en komik de yusuf.
şu da çok damar:
--spoiler--
fikir virüs gibidir. en küçük bir fikir tohumu ekilip büyüyebilir. seni var etmek için de yok etmek için de gelişebilir.
--spoiler--
en merak edilen gizem şu mal'ın derinlerde çocukluğundan kalma gizlediği, unutmayı seçtiği şeyin, bilinçaltına attığı şeyin ne olduğu.
merak edilesi bilimsel soru da şu 20 kat olayını nereden buldukları uydurma mı yoksa bir nörolojik, rüya bilimsel bir dayanağı var mı?
bol aksiyonlu ilginç senaryolu güzel film olmuş. (ama yıllar önceki waking life bence daha derindi.)aralarda çalınan chanson da sanki mal'ı canlandıran aktrisin oscar kazandığı edith piaf rolüne bir gönderme olmuş, pek hoş olmuş.