izlediğimde yüreğimi burkan görüntüler. en çok canımı sıkan ise o dişlek çinli karının tebessüm ile o vahşeti izlemesi oldu. keşke gücümüz yetse de bir buçuk milyarlık çin' e bu görüntü için kafa tutabilsek.
kim ne derse desin hala osmanlıyız. bosnada, azerbaycanda, filistinde ve diğer müslüman ülkeler de bir vahşet olsa hemen koşup yardım edesimiz geliyor.
özellikle müslüman kelimesini kullandım. çünkü uygurlar aslen kendisini türk olarak adlandırmıyorlar. hatta uygurların çoğu(belki de tamamı) türkiye diye bir ülkenin varlığından habersiz. çindeki uygur nefreti de daha çok uygurların müslüman oluşlarından kaynaklanıyor.
yıllar önce çinde uygurlar yapacakları cami için para toplarken yardım etme fırsatım oldu. fakat bu yardımı gören çinlilerin hepsi birden bana karşı tavır değiştirdiler. sanki türkiye de pkk ya yardım etmiş gibi muamele görmeye başladım.
çinliler umurumda bile değil, uygurlarla konuşmaya çalıştığımda biz türk değil uyguruz dediler. milliyetçi duygularımı bir kenara bırakmadığım halde aklım ve mantığımla uygurlara baktığımda heriflerle hiçbir genetik benzerliğimin olmadığını gördüm. kendi kendime gelin güvey olmuş gibi hissettim. tek ortak noktamız dinimizdi. yardımı aldıktan sonra teşekkür edip gittiler.
uygurların bendeki tek anısı budur, türk olsun yada müslüman olsunlar; kısacası ne olursa olsunlar ezilen milletlerin herzaman yanında olmalıyız. hiçbir menfaatimiz olmayan somali' nin bile. çünkü biz türk ve müslümanız. bu vicdan bize atalarımızdan miras kaldı.