wolfgang amadeus mozart

entry194 galeri
    97.
  1. mozart "zarif" tir. öyle kolaylıkla değerlendiremez. müzik anlayışı gibi hayatı gibi birçok zıtlık kendisinde mevcuttur, ama birşey mozart´ta daima mevcuttu...zerafet.

    mozart hiçbir zaman büyümedi, "büyüklerin" yaşadıkları hayatı hiç doğru düzgün anlayamadı.bestecilik durumuysa , oluşturulan kurallar, o kuralları eserlerinde nasıl kullandığı çok tartışma götürür. mozart "çocuk kafalı bir büyük" oldu, sonunda. o yüzden biz yetişkinler mozart´ı genellikle "yakalayamayız", bir kuş gibi elimizden uçar gider.

    didaktik bakımdan bestecilik öğrenmek isteyen adama mozart´ın verebileceği hiçbir şey yoktur. yazdıkları nota üzerinde durdukları şekilde bazen çok basittirler. ama karmaşık ve kasvetli müzik basit zerafetten daha güzeldir, şeklinde bir iddiayı da hiç kimse ortaya atamaz. bu dünya da "çocuk şarkısı" kıvamında ,zarif, basit görünen, taklit edilemeyen hemen bütün müzik parçalarını mozart yazmıştır. türkçemize "daha dün annemizin kollarında yaşarken" şeklinde geçen (youtube´da "a vou dirais je maman" ı arayınız )ve herkesin herkesin ezbere bildiği şarkının teması, amadeus´un elinden çıkmadır. ne kadar basit, ne kadar zarif ve ne kadar mükemmeldir. şaka, espri dolu herşey. figaro daki meşhur arya ne kadar basit,ne kadar zariftir. ya da don giovanni deki elvira´nın aryaları ne kadar mükemmeldirler. ya da sihirli flütte papageno´nun espri dolu aryaları...

    mozart müzik matematikçilerine - ki onlardan birisi de benim- genellikle hiçbir şey vermez. mozart kafayla değil kalple dinlenmelidir. çünkü mozart´ta kafa dişe tırnağa dokunur bir şey bulamamaktadir. sadece bir şey diğer pekçok besteci de olmadığı kadar fazlasıyla mevcuttur: zerafet... mozart eserlerini bir beethoven senfoniyle yaptığın gibi önüne koyup inceleyemezsin, çünkü incelenecek pek bir şey yoktur, herşey aynen gözönündedir. ama hiçbir şekilde taklit edilemez. ve böyle bir minimalizm tarihte, müzik alanında bir tek kez olmak üzere mozart´ta tekabül etmiştir.

    işte bu noktada kendisine haksızlık yapmamak adına bir şeye değinmeden geçmeyelim. bazen , mesela sihirli flüt uvertüründe olduğu gibi amadeus, kafaya hitap eden elementleri de çok iyi bir şekilde kullanabilmektedir. mozart operalarının uvertürleri genellikle karmaşıktırlar. bu da mozart ´ın kendi müzik anlayışının dışına çıktığı bir an´dır. daha doğrusu kendi müzik zerafeti orada baştan sona duyulur, ama o zerafet içerisinde bile son derece komplike müzikal elementler duyulabilmektedir.

    sonuçta mozart ne yazık kı tek bir kefeye konularak değerlendirilememektedir. minimalizm i ve zerafetini hiçbir zaman kaybetmemiş, ve schweitzer´in dediği gibi "göğe ulaşmaya" değil "yeryüzüne inmeye çalışan" bir durumu olmuştur. kendisini yakalamak çok güçtür, hiçbir etiket kendisini tam olarak tanımlayamamaktadır. yazdığı müzikleri sevmeyenler bile, eserlerinde bir sürü "istisna" anlar olduğu için ona ağız tadıyla "küfredemez" ler.

    amadeus ölümünün üzerinden geçen yüzlerce yıl sonra bile bir "muamma" olarak kalmıştır.
    0 ...