servet i fünun dönemi zaten çok ağır ve karamsar bir dönemdi... o bakımdan romanı da öyleydi, hatta okurken bunu iliklerime hisstemiştim ama garip bir biçimde nefes kesen bir başarısı vardı romanın.. en azından ben öyle hissettim... ama dizisi o kadar içimi bayıyor ve o kadar boğuyor ki beni! sıkıntıdan nefes alamıyorum sanki... insanlar ise soluksuz izliyor adeta.
eğer diziyi izleyenlerin yanındaysam diziyi değil, diziyi izleyenleri izliyorum...
haa bu arada madame bovary'i okuduktan sonra çok ama çok büyük bir hayal kırıklığı ve ihanete uğramışlık hissettim. yerlere göklere sığdıramadığız, orjinalliğini ve özgünlüğünü anlata anlata bitiremedimiz uşaklıgil, romanı tamamen madame bovary'den çalmışş!!
o bakımdan ziyagil'e ne kadar saygı duyduysam şimdi hepsi aşağılamaya dönüştü...