kendini boşlukta hissedip hiç gibi görmeye başlamaktır. karamsarlığın kapısından girilir ve artık eskiden sevilen şeyler de sıkıcı gelmeye başlar. daraldıkça daralır insan, gereksiz, anlamsız şeyler kafasını bulandırmaya başlar, takıntı haline bile gelebilir. evde volta atılır, dışarı bakılıp durulur, sağa sola mesaj atılır veya aranır, televizyonda kanallar gezilir, internette dolaşılıp durulur, oynanmış oyunlara tekrar bakılır, okunmuş kitaplara tekrar bakılır, izlenmiş filmlere yenisi eklenmek istenilir ama bulunamaz, dinlenilen müzikler eskisi gibi tat vermez... bir garip olur insan, hani bir yola çıkı devamlı koşmak ister, ya da hiç gidilmeyen yerlere gidip kendini unutturmak ister. belki rahat batıyordur belki de aşırı stresten ruh daralmıştır... öyle ya da böyle insan oturduğu yerden kalkmalı ve kendine devamlı olumlu telkinlerde bulunmalı, kendini düştüğü o kuyudan kurtarmalı. yoksa iş gittikçe sarpa sarar.