sabah 11.30 da ilk gösterime girdim. sonra eve gelip filmin etkisi ile 6 saat uyumuşum.
yazıma başlamadan önce bazı kaynaklarda "harry potter ın bitişi popüler kültürde büyük bir boşluk yaratacak" diyorlar. bunu söyleyen elamanlara sözüm, popüler kültür ne demek önce onu bir araştırın öyle gelin. 97den beri süren, hayal aleminin yüzünü yırtmış çıkarmış bu serüvene popüler diyecek kadar mı medyayı takip etmiyorsunuz arkadaş. bundan 100 yıl sonra bile dünyayı kasıp kavuracak bir edebiyat bırakmış ceykeye ayıp oluyor.
bundan sonra spoileri çakıyorum haber ola...
--spoiler--
-film gerçekten gericiydi. daha ilk sahnelerde billy weasley evinde olan cincüce ye bir tane koltuktan uçup, kafa göz ile dalmak istedim... neyse geberdi gitti.
-3lünün bankaya girişi de, çıkışı da acayip güzel olmuş... kasaya girdikten sonra çoğaltma büyüsü ile mücadeleleri gerçekten çok iyiydi. ayrıca ejderhaya binip gitmeleri, cincüceler in tavırları çok güzeldi. ah ulan çocuklar hermione olmazsa ne yapardınız bilmiyorum.
-neville ne olmuş dostum sana biliyoruz yürekliydin, lakin ne kadar kahraman olmuşsun görmeyeli. nerden nereye dedirten olaylardan biride bu olmuştur. gerçek bir dosttur. helede ölüm yiyenlere laf atıp "ne oldu lan kal mı geldi" demesi ile yarmıştır. yılanı öldürüp, voldiye çektiği ayar ise görülmeye değerdir. ron ve hermione nin bir an için neville nin nasıl onları terk edeceklerini düşünüp kan ağlamaları 1 dakikalıkta olsa güzel ayrıntı olmuş.
-voldemort un tüm savaşan kişilerin kafasına girip onları çıldırtması harry istemesi beni bile gerdi. gözlerimi kısıp olanları izledim. etrafa bakınca aslında herkesin benim durumumda olduğunu gördüm. şahane rol kesmişler zibidiler.
-çok büyük bir ayrıntıyı film atlamamış, hagrid sadece bir sahnede vardı ama tüm film boyunca yetecek bir bakış attı ki... harry yi yasak ormandan okula taşırken. adamın boynunda devasa halatlar, kollarında harry ve o şaşkın inanamayan bakışı 1 yaşından beri tanıdığı tüm acılarına şahit olduğu bir ufaklık kollarındaydı. hagrid koca adam seni.
-en önemli konu. ron ve hermione aşkı tabi ki. kitapları 10 yaşımdan beri okurum. ve beynim tam olarak aşkı öğrendiğinde 4. kitabı okuyordum, dedim ki ceykeye "ulan ron ile hermione aşkını işlemezsen valla kızarım sana, gidip harry ye yar edersen hermioneyi olmaz" dediğim çıktı. 7. kitapta beni mutlu etti. çünkü hermione harry nin en büyük dostu, cömeret, fedakar, harry nin ayakta kalmasına yardımcı olan en önemli karakterdi. harry nin tüm acılarını bir vakum gibi içine çektı hep. en doğru olan ronla olması oldu mutlu ettiler beni. zaten ilk kitaptan beri favori karakterim ron du, ve serinin en oturaklı, zeki kızını alıp götürmesi içimin yağlarını eritti.
-film diğer bir ayrıntıyı da gözümüze soktu. ron hermione den bir öpücük aldıktan zaten kendine güveni 0 olan ron un güveni, savaşa daha 4 bir elle sarılıp beyni daha iyi basmaya başladı sanki. çünkü öpücükten sonra belki 100 kere hermioneden "dahice bir fikir ron" lafını duyduk ki bu pek olan bir şey değildir. ayrıca en güldüğüm sahne ihtiyaç odasında ron un malfoy ekibini "bir daha sizi sevgilime sataşırken göreyim vallaha ebeleleleüeüe " diye kovalması 1 dakika geçmeden ağlayarak"alllaaaah kaçııın goyle bir set ateşi yaptı kaçıııınnn" diye hermioneyi kapıp koşması yardı beni.
- 3lü draco yu kurtardıkları kitapta yazıyordu. fakat ben en son kitabı 2007 gibi okuduğum için unutmuşum.
-minevra büyüksün, molly annelerin annesi.
-savaş sahneleri çok iyiydi , bir çok insana yetmemesinin sebebi "daha fazlasını izlemek" felsefesi var olduğu için.
-voldemort karateci çıktı.
19 yıl sonra yaşlandırılmış ron hermione ve ginny harrye bin bastı fakat şunu fark ettiniz mi ? daniel e diğer oyunculardan daha çok yakışmış baba olmak. bakışları, davranışları, konuşmaları...
-luna, ginny, weasley ikizleri, lupin tonks, lavender brown çok geri kalmışlar. onları da delileri gibi savaşırken (hele luna yı ) görmeyi çok istedim.
-colin filmde yoktu. ölenleri çok az işlemişler.
-harry asayı kırmıyordu kitapta, ait olduğu yere bırakıyordu.
--spoiler--
gözlerimin dolduğu ve gerçekten etkilendiğim 3 sahne falan vardı.
--spoiler--
- savaş anında, o karmaşada hermione ye tekrar aşık oldum... nedeni ise 6. sınıfta ron ile ilişki yaşayan lavender savaş sırasında, fenrir greyback in saldırısına maruz kaldığını gören hermione düşünmeden çıkardığı asasını salladı büyülerini. fakat geç kalmıştı. ve o surat ifadesi hermione nin içimi eritti. evet bunda ne var lan falan diyecek olursanız başta belirttim lavender in ron la aşk yaşadığını. o sene hermione çıldırmıştı, lavender ı deli gibi kıskanmıştı. başka kız olsa aman gebersin be der. (türk kızlarını düşenmiyorum bile fenrir nin başında tempo falan tutarlardı herhalde "ısır parçala" diye."
- snape sahnesine diyecek lafım yok. o kadar kasıldım ki koltuklara yapıştım. lily ye sarılıp ağlaması, gerçekten artık dayanamama neden oldu ve göz yaşlarım düştü ve yiğitliğe bok sürdürdüm. alan rickman a koca bir alkış...
-harry albus un odasından yasak ormana giderken, merdivenlerde oturmuş ron ve hermione yi gördü. orda ise artık dayanmadı saldım göz yaşlarımı. hermione nin "bende senle gelmek istiyorum" diyerek ağlayıp harry ye yapışması gerçekten çok duyguluydu.
--spoiler--