9. bölümüyle de içten içe kahkaha attığım dizidir. tatlılar hayalin bulunduğu yere götür
mek için külhanın çaldığı kamyonete binilir ve sonrasında...
---alıntı ---
erdem kendi yazdığı adresi okuyamaz. yolda herhangi bir eczanenin önünde durulur ve eczacıya adres okutturulur*:
eczacı: yani diyoki; üst ışıkları geçtikten sonra göbek var. arkanı göbeğe daya, yokuşu çık, ışıklardan sola dönme, sağa dön üçüncü bina.
oğuz: affedersiniz yazar gerçekten burda bunu mu demek istemiş. pardon. sonra yanındakine dönerek: ya hacı dayı insan kendi yazdığı yazıyı nasıl okuyamaz.
erdem:ne var abicim alel acele yazıverdim işte ya. teşekkürler abicim.
...
devamında:
selçuk: ya çocuklar o kağıtta sola dönmeyin diyorsa inadına dönmüşsünüzdür. girdiniz di mi sola.
külhan: lan kauçuk. sağa dönülmez işareti vardı. keyfimizden mi girdik.
oğuz: tabela diyo ya tabela diyo. ya bırak. sağa dönülmez levhası varmışmışmış. abicim biz altı defa kırmızı ışıkta geçtik. iki defa kaldırıma çıktık. üç tane kedi ezdik ya. girdiğimiz bütün yollar tek yön ve biz ters yöne gidiyoruz. ama beyfendinin kurallara uyacağı tutmuş. bak işte kaybolduk. napıcaz biz şimdi. bu arabayı nasıl çıkartıcaz şimdi burdan.
külhan: he ya. normalde ben kurallara uymam. yemin ederim ya. ama bu sefer uyasım geldi. orda sağa dönülmez diyince. çukur vardır. ayı çıkabilir dedim.
erdem: heee ayıdan bol ne var zaten. trafikte elini sallasan ayıya denk geliyoruz. ya benim sizle ne işim var arkadaşım ya. bende kabahat ya kabahat bende. iki taksi yap, üç taksi yap git.