son günlerde "devlet" kavramının ciddi anlamda sorgulanmaya başlanmasını sağlayan olayların son halkasıdır. 6 temmuz tarihinde, yüksekova kent merkezinde iki uzman çavuşun gündüz vakti yapılan saldırıyla şehit edilmesinin ardından bu olay gerçekleşti. teröristler, türkiye cumhuriyeti toprakları içinde ki bir bölgede "kimlik kontrolü" yaparken iki asker ve bir memuru kaçırdı. insanın kendine devlet ve hükümet diyen herkese haykırası geliyor. "sizin görev tanımınız ne? ne işe yararsınız?" diye bağırası geliyor. o büyük saydığımız kutsal gördüğümüz devlet bu kadar aciz durumlara düşmemeliydi. bu olaylar gerçekleşti ve ciddi hiçbir kurumdan çıt çıkmadı. israil 2006 yılında, iki askerinin kaçırıldığı gerekçesiyle lübnan'ı adeta dümdüz etmişti.
medya desen olayları önemsemiyor bile. düşmüşler birkaç suni gündemin peşine aynen devam. şikeleride, yeminleride yerin dibine batsın.
bu mudur türkiye'nin gücü? bu mudur türkiye'nin kudreti?
bir lafımda kendine halk, millet, toplum diyen kendiminde içinde bulunduğu kitleye. söylemezsek eksik kalır. siz izlemeye devam edin. siz televizyon denilen bir aptal kutusuna mahkum olmaya devam edin. siz suni gündemlerin, yapay meselelerin peşinden koşmaya devam edin. sizi kurtarır birgün.
yazık ulan yazık. hiçbir şey için olmasa bile bu vatan için can verenlerin verdiği emeğe yazık.