polisin bir vatandaşı dövmesi

entry13 galeri
    10.
  1. "dövmek" değil de, "büyüklüğünü göstermek" diyelim biz ona.
    başımdan geçen bir olayı anlatayım.
    bir gün gece saat 01:00 civarlarında arkadaşımın biriyle motor gezisine çıktık.
    24 saat açık bir kafeye girdik, çayımızı, kahvemizi içtik ve geri dönüyorduk.
    polisler çevirdi ve "kimlik kontrolü" dedi. ikimizde de kask vardı ve hiçbir sorun teşkil etmiyorduk.
    kimliklerimizi çıkardık falan. polise kimliği verirken;
    "ehliyetin var mı? duymuyor musun sen beni?" gibisinden laflar etti. neden sesini yükselterek konuştuğunu anlayamadım.
    "kimlik istiyorsan al kimlik, ruhsatı istiyorsan al ruhsat. ama ehliyeti vermem" dedim.
    "nedenmiş o?" falan dedi. her yetkiye sahip ya, devletin memuru.
    ben de dedim; "ehliyete bakmaya senin yetkin yok, çağır trafik şubeyi gelsin göstereyim" dedim.
    istese beni merkeze çekip; "bana küfür etti" diyerek dövebilirdi** ama yapmadı.
    böyle olaylar çok duydum. neyse mevzuya dönelim.
    "göstersene lan!" diye bağırdı.
    ben de dedim "çağır trafiği gelsin göstereyim."
    neyse trafiği falan çağırdı.
    onlara verdim ehliyeti. üzerindeki mikroba kadar incelediler ehliyeti.
    bir sikim bulamadılar. başta laf söyleyen polis en sonunda dedi ki;
    "sen benden korkmuyor musun?"
    "ben neden senden korkayım? sen, benim güvenliğimden sorumlusun. benim sana güvenmem gerekir.
    sen beni neden korkutmaya çalışasın ki?" dedim.
    polis şaşırdı. "em üm kem küm" diyerek kaldı.
    "iyi geceler" deyip yoluma devam ettim.

    en azından o polisin, insanları ezmek yerine, onlara hizmet etmesi gerektiğini anladığını umuyorum.
    bir polis bile kardır. ateş kıvılcım ile yanar.
    0 ...