büyüklerimiz tarafından "ay başına bir şey mi gelecek, Allah korusun var yaaağ. üç kulhu bi elham oku yatmadan önce, geçer. Bizim mahallede birinde vardı. Okuyup üfledi, geçti." gibi nidalarla yorulur.
Kabaca şöyle tanımlanır, hayatınız güzeldir. Ters giden bir şey yoktur. Kafanızı takmak için herhangi bir neden de yoktur. Bulutlardasınızdır. Bir süreliğine Polyannayı bile oynarsınız. Pesimist herhangi bir duygu yaklaşmaz yanınıza.
Aklınıza birden bir şey gelir. Mesela açıklanmayan sınavlar, yatmamış faturalar vs. veya "Ay yarın Boğaçcan'a nasıl anlatsaağm ki" gibi basit durumlar...
Kafanızda bütün olasılıklar, nedensiz yere dolanır durur. "Fatura yatırmaya kim çıkıcak yarın ya? Öldür hocam öldür bi tane daha" der ve bir yudum daha alırsınız içtiğinizden. Kafanız ordadır ama.
işte böylesi güzel ortamların, böylesi güzel ruh hallerinin içine eden bir merettir nedensiz iç sıkıntısı.
Dindirmek için binbir çeşit şey yaparsınız. Kafanızı dağıtmak için...
Yaptığınız çoğu şey meşrudur üstelik.
ama olmaz. kurtulamazsınız ondan. Kurt düştü mü bi kere, çıkmaz.
Yine de üç kulhu bi elham.
yeni dadanmış olan seovi için edit: hacı bi oku, sonra 20 kere eksile. içim yanmayacak. ciddiyim.