gözümü ilk açtığımda "nerdeyim ulan? bura nere?" olayım oluyor. durumu idrak ettikten sonra, popomu kaşıya kaşıya ".mna koyayım yaa yine sabah olmuş" naralarıyla güne merhaba diyorum. bir süre, aklıma gelen türlü türlü mevzuya daha sövdükten sonra kendime geliyorum. ardından, bacaklarıma iki şaplak atıp ağdam gelmiş mi diye bakıyorum. gelmişse gelmemiş gibi yapıyorum, gelmemişse iki şaplak daha atıyorum. sonra çişim, miskin hareketlerime biraz hız kazandırıyor ve çapaklarımı sile sile tuvalete gidiyorum. klozetin üzerinde tavanı, yerdeki mermerlerin şekillerini inceleyip vakit öldürüyorum.
bende çok isterdim; şişmemiş bir suratla dinç bir şekilde uyanmayı, uyandığım gibi sevgilimi düşünmeyi, etrafa gülücükler saçıp "ehe ne kadar güzel bir gün" demeyi. enerjiyle yatağımdan fırlayıp duşumu almayı, kahvaltımı etmeyi, her sağlıklı insan gibi "ne giysem" tribine girip hayat dolu bakışlarla sokağa fırlamayı. ama olmadı, olduramadım. mal olyorum, allah böyle yaratmış. uyumak ne güzel şey yarab!