nihat kahveci

entry684 galeri
    497.
  1. rakibe giderse üzüleceğim, beşiktaş'ın toschack zamanında a takıma monte ettiği, sayesinde john benjamin toschack'a sempati duyduğum, beyefendi, aldığı para yüzünden son bjk transferinde üzerine çok fazla gidildiğini ve bunaltıldığını düşündüğüm, jb toschack zamanında forvet çiftin arkasında serbest şekilde (pas dağıtıcı+forvet) oynayan, yıllardır sağ kanatta gücü yüzünden tercih edilse de, doğal olarak ön ikilinin arkasından olduğundan çok daha az göze hoş gelen futbol ortaya koyan ve daha az gol atan;
    beşiktaşım'ın 90'larından 2000'lerine damgasını vurmuş en asil, en parmak ısırılan, en beğenilen, çekirdekten yetişmiş, türkiye'den avrupa'ya giden ve avrupa'da/ispanya'da ismi duyulan, beğeni-övgü ile kendinden bahsettiren yegane türk futbolcusu.
    not: nihat sonrasında türkiye'den giderek kendinden söz ettiren tayfun (korkut), tugay (kerimoğlu), tuncay (şanlı) gibi asil ve işini hakkıyla yaptığını düşündüğüm, kendilerinden övgü ile bahsedilen, yabancı medyada oldukça yer edinen türk futbolcularımız da olmuştur. şüphesiz ki nihat, bu ülkede yetişmiş olan en düzgün, en sportif, en başarılı (olmuş), en çalışkan, yurtdışında kendisinden en çok bahsettiren futbolcularımızdandır.

    eleştiri... eleştiri... eleştiri.. ille ölmesi mi gerekiyor saygıdeğer adamların değerini biraz olsun anlamak, bir tutam takdir edebilmek için? arkasından methiye düzmek, vay anasını elin espanol'u, rum'u, adalı'sı bile ne manşet atmış, büyük adammış demek için illa fatihalar okuyor mu olmak gerek? bu adam bu ülkenin yetiştirdiği, medya ile para ile sapıtmamış, yegane düzgün karakterli, ailesini unutmamış zeki, akıllı, yetenekli, düzgün karakterli sporcularımızdandır.

    ne kadar kökten beşiktaşlı, ne kadar ikon olan adam varsa bir şekilde gidiyor, gönderiliyor beşiktaşım'dan son 10 yıldır. bilmiyorum belki olması gereken, profesyonel çalışma sistemi böyle olmalıdır ama, yönetici olsam bir üzülmez'i bir kahveci'yi bu hayatta heykellerini dikmeden, 80-90 yaşına gelip de, biz artık çalışamayacağız sağlık nedenlerimizden dolayı demeden o klubün kapısından dışarı adım attırmam.

    çocukluğumuzda öğrendiğimiz beşiktaşlılık duruşunun standart beyefendilik kodlarını, centilmenliği, beyefendiliği, sessiz ve vakur şekilde kazanma ve kaybetme duygusunu yaşamayı, nihat'ın gol attığındaki hırsla yüzünün aldığı şekli beşiktaş aşkı ile özdeşleştirmeyi, şifo mehmet'in futbolda kırmızı kart görmemesini, pascal'ın arkadaşını sahada itip kakan futbolcunun tepesine pençeleri ile inmesini biz bu yıllarda beşiktaşımız ile yaşadık, gördük. beşiktaş ile özdeşleşen stil sahibi sporcuların birer birer yıldız kayması şeklinde gidişi içimizi acıtmıyor değil...

    kayıp gidiyorsun beşiktaş'tan nihat, ama yıldızının gökyüzünde süzülen ışığı yüreğimizde hiç sönmeyecek!
    0 ...