esas yıkımı yapan darbenin 12 Eylül değil 12 mart darbesi olduğunun göstergelerinden birisidir. 12 eylül elbette faşist bir darbedir lakin 12 mart'ın ve 12 mart havasının yarattığı yıkımın yanında bir hiçtir. 12 mart'ta öldürülen, işkence tezgahlarında soldurulan gerçek aydınlardan geriye kalanlar 12 eylül mağduru pozlarıyla, darbeden aldıkları payı entelektüel payesi almak için de kullanarak, 90'lardan itibaren ortaya çıkmaya başlamışlar ve bizler "koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi denir" misali bu adamlara hak etmedikleri köşeleri, ekranları, satırları vererek onların kendilerini aydın sanmalarının müsebbibi olmuşuz.