düşmanının elinde silah varken ne yapacaktı ki asker? bunu sadece bu olay için söylemiyorum, dünyanın neresinde bir asker düşmanında silah varken karargahında bekler? her devlet için silah bırakmayan her terörist potansiyel suçludur. bu bir oyun değil ki...kimse kimseyi kandırmasın, birileri kendi yerini sağlama almak için demokrasi deyip, elde silahla dağlarda gezerse bunun adı iki yüzlülüktür. eylemsizlik felan da hikaye. devlet seni tanımıyor ki eylemsizliğini tanısın. ayrıca o eylemsizliklerde bırakın güvenlik görevlilerini masumların bile canına kıyıldı.
bu işin olması gerekeni şudur: silahla mücadele edenler koşulsuz silah bırakır; saldırı eylemlerine karışmayanlar rehabilite edildikten sonra topluma kazandırılır, diğerleri yargılanır. dağa hiç çıkmamış olanlar ise demokratik haklarını şiddetten uzak ama demokrasinin kendilerine verdiği tüm hakları kullanarak siyasal mücadelelerini sonuna kadar sürdürürler. kimse kimseyi kandırmasın, silahlar bırakılmadan insanlar ölmeye ve taraflar birbirlerini suçlamaya devam edecektir. dünyanın hiçbir yerinde de adına askeriye denilen kurumu yönetenler karşılarında silahlı bir düşman varken ellerini kollarını bağlayıp, seçim sonrasını beklemez. seçime kadar operasyon yapılmasın demekte iki yüzlülüktür. sen elindeki silahı bırakmak yerine seçime oynanıp, kendine pozisyon belirliyorsundur, bunun adı. abd'nin bin ladin'i hapis'e atıp orada konuşmasına devam ettirdiğini düşünün... abd, bin ladin'i sorgusuz infaz etti, muhtemelen işine öylesi uygun geldi ve kimseye de hesap vermedi, sadece saçma sapan açıklamalar yaptılar, ortalık dezenformasyon kaynadı. kimse de abd demokrasi yoksunu diyemedi. yani söylemeye çalıştığım bu bir savaşsa ve silahlar elde ise kim güçlü ise onun dediği olur. silahların konuştuğu yerde hak, adalet olmaz maalesef. gönül ister ki yurdun doğusu ile batısı arasında bu kadar uçurum olmasın, gönül isterdi ki 21.yy'da hangi ırktan olduğun değil, bu yüzyılın hangi imkanlarından yararlandığın, gelirlerden ne kadar aldığın, hangi hayat şartlarında yaşadığının önemli olduğu idrak edilsin. önemli olanın huzurlu, güvenli, ekonomik olarak rahat bir toplumda yaşamak olduğu anlaşılsın. hani birileri diyorya ülkenin batısı doğusunun sorunlarına duyarsız, değil işte. ülkenin batısı, doğusundan çok daha farkında 21.yy'da neyin önemli olduğunun. o yüzden doğuya kızgın, az da olsa elde kalan huzurun bozulduğunu gördüğü için. işin dış mihraklar kısmına hiç girmiyorum bile.
iddia ediyorum ülkenin %60'ı avrupa'ya 6 ay süreyle hayat stajına gönderilse bu ülke bambaşka bir yer olur. silahlar için harcanan milyarlarca dolar ile eğitime, sağlığa yatırım yapılsa bu ülke bambaşka bir yer olur.