Herşeyi yarattığını biliyorum. inandım yıllarca; varlığına, birliğine, bir şekilde beni koruduğuna, kolladığına... Hep inandım allah'ım sana...
son 3 yıldır hayatımda öyle şeyler oldu ki; önceleri her seferinde sana sığındım; her seferinde dua ettim sen merhametlisin diye; isyan edenlere kızarsın diye. hep dua ettim. terkedecekler için, gidecekler için, canım yandığında, kimse yardım edemeyeceğinde.
Kötü zamanlarda olduğu kadar iyi zamanlarda da; sevindiğimde, bir şeyler iyi gittiğinde teşekkür ettim; şükrettim.
ama dedim ya şu son 3 sene..
ben yıllarca her şey iyiye gitmese bile kötüye gitmez demiştim zaten kötüydü zaten trajikti. ama gitti. daha çok kaybettim, büyüdükçe daha çok kaybettim. bitti, bitti elimdekiler. anne, baba, arkadaşlar, sevgililer öyle şeyler oldu ki yıllarca ve şu son 3 yıldır her şeyde öyle şeyler yaşadım ki en iyi sen biliyorsun nasıl yandı içim.
isyan etmeyeceğim dedim ama ben de ettim, sana kafa tuttuğum bile oldu her şey kötüye gittikçe. her şey bitince. herkesten ummadığım şeyler gelince. bu kez hadi artık deyip hep umutla başladığım her şeyin umduğumdan daha kötüye gitmesi ile, şimdi bile.
ne mutlu olduğum işe yaradı. ne mutsuzluğum. isyan ettim, tövbe ettim, şükrettim elimdekiler için, geleceklere umut ettim hiç bir şey değişmedi iyiliğe doğru. aksine daha kötüye gitti.
biliyorum kızarsın. affet beni ama içimdeki o ağırlıktan kurtar beni yalvarırım. dünyaya dair bir şey istemiyorum artık, sadece canımı al. yalvarırım. yapamıyorum allah'ım ne mutlu olabiliyorum ne de buna alışabiliyorum. daha kötülerini görmek istemiyorum artık iyiye gitmeyeceğini biliyorum hiçbir şeyin. o yüzden yalvarırım al, lütfen.