tamam, o gün iki sınavım vardı.(gerçi dersin birini almadığımı sınav salonunda öğrendim. ama çalışmıştım. neyse o ayrı...) tamam biraz uykusuzdum. tamam yorucu bir gün oluyordu; ama hangi sebep beni yerin dibinden geri getirebilir. şöyle ki:
bizim okul binası mimarisi itibariyle çok basit bir bina: giriş kapısı, sağda ve solda iki merdivenle çıkılan dört katlı bir bina. ve bir uçta kızlar tuvaleti diğer uçta erkekler tuvaleti var.
evet doğru tahmin. kızlar tuvaletine girdim. sınavdan sonra, kafa bi dünya, boşlukta salınırken ben, erkekler tuvaleti yerine kızlar tuvaletine girdim. tuhaf olan bu değil gerçi. tuhaf olan; benim hala hiçbir şey anlamamış olmam. boş boş bakıyorum içerdekilere. sanki onlar yanlış yerdeymişler gibi... ya da kantine girmişim gibi...
en son delikanlı bir ablamızın;
-'buyur bacım birine mi baktın?' demesiyle kendime geldim.
işte o anda beynim muhteşem bir geri dönüşle kendine geldi. ben durumu kurtarmak için gaffura mı bağlansam, burhana mı bağlansam yoksa iğrenç bir espiri mi*yapsam diye düşünürken; ki tüm bu düşünceler saniyanin onda birinden bile kısa bir sürede aklımdan geçenlerin bir kısmıydı, hiçbir şey diyemeden orda kalakaldım.
dayak yemiş gibi bir ifadeyle tuvaletten çıkarken, arkadan gelen, kızların tiz kahkahalarını duyuyordum...