lisede kantin ve okul arasındaki boşlukta öğle tatilinde genelde top oynardık. e tabi lise son olduğumuz için de kimse bize yanaşamazdı ufak sınıflardan. biraz da şamatacı olduğumuzdan insanlar etrafımızda toplanır izlerlerdi. neyse efendim okul hademesi isa abi vardı orda top oynamamıza izin vermezdi. gelir alırdı topumuzu, gıcık olurduk. top da voleybol topu he. her neyse artık okulun son günleri devamsızlıklar başlayacak, biz de son son oynuyoruz top dışarda insanlar izliyor. bu gene geldi aldı topumuzu olaylar gelişti.
-(ortamıza atlayarak topu kaptıktan sonra) yeter artık her gün her gün top. alıyorum topunuzu!
+ (ben) sana ne ya isa abi ben senin süpürgeni alıyo muyum?
- ya oğlum de get!
o sırada gittim odaya hakikaten aldım süpürgesini ona gösterdim ve;
+ isa abi topu verene kadar süpürgeni vermiyorum hodri meydan!
kalabalık yarılmadı öyle ama baya konuşuldu işte. hocalar kızdı bana falan. disipline de gitmedik. aslında şimdi düşündüm de o kadar da mükemmel değilmiş. hocalara verilmiş ayar bile değil. lanet olsun bana lan!