ibrahim tatlıses in vurulması

entry182 galeri
    85.
  1. türkiye´nin mafia benzeri bir sürü oluşumlarla son derece içli dışlı bir ülke olduğunu iyice gözler önüne seren bir haber. sonuçta beğenirsin, beğenmezsin ama bir adam tutup da öyle durup dururken sokak ortasında vurulabiliyorsa bu durum, benzeri diğer herşey gibi "hukuk devletine" sıkılmış bir kurşundur. haaa doğrudur, o da "birilerini" vurdurtmuştur. ama o öyle yaptı diye herkes öyle yapmaya başladı mı, o iş çığrından çıkacaktır, ve çevre devletler bu tür olaylara bakıp bu durumlara ağızlarını bırakıp, popolarıyla güleceklerdir.

    hep derler ya, insanlar konuşa konuşa anlaşırlar. insanlar kommunikasyon metodu olarak "uzun namlulu silahları" seçmeye başladıkları anda, devletlerin halkının can güvenliğini koruma taahhüdü biraz "yamuk" bir duruş almış olur. birisiyle bi problemin varsa, mahkemeye gidersin, derdini orada anlatırsın. ama herkes "adaleti kendi elleriyle dağıtmaya başladığı zaman" ona adalet değil anarşi denir. ben ibrahim tatlıses i sevmem, ama bu benim onun vurulmasına sevinmemi gerektirmez. ben ibrahim tatlıses i sevmiyorsam, onu dinlemem, kasetlerini para verip almam, şarkılarını internetten indirmem, sonuçta onu dinlemem. benim onun yaptığı müziği sevmiyor olmam, onun vurulmasına sevinmemi gerektirmez. birisinin müziğini sevmemekle, onun vurulmasına sevinmek arasında oldukça büyük bir fark vardır. çünkü benim birisini sevmediğim için vurulmasına sevinmem, birilerinin de beni sevmedikleri için vurulmama sevinmeleri hakkını onlara verecektir ki, işte o noktada hukuk...olmaz.

    bu başlığın altına yazılmış diğer entrylerden görüldüğü kadarıyla birçok sözlük yazarı "hukuk" kelimesini pek anlamamışa benziyor. bir de bu sözlüklerin "genç" yazarları bizim "geleceğimizmiş"...bunlar mıymış, türkiye´nin geleceği?..hukuğun en temel konusu olan "can güvenliği" konusunu "duygusal yaklaşımlara" feda edenler adamlar mıymış bizim geleceğimiz?...o zaman battık desene...
    0 ...