özledim seni, hem de çok... şu anda sen farklı bir ildesin, ben farklı bir ilde... ne yapıyorsun, bugün ne yedin bilmiyorum. sorunca da "yedim işte bi şeyler" diyerek geçiştiriyorsun. ama düşünmüyorsun kardeşinin seni merak ettiğini. belki sen de merak ediyorsun beni, ama emin ol ki ben seni daha çok ediyorum... ben annemin, babamın yanındayım; sen ise arkadaşınla kalıyorsun evde. annem arkadaşın konusunda tedirgin olmakta haklı. her ne kadar onu tanımasa da, insan evladıyla yaşayan kişiyi merak eder.
her gidişinde gözyaşı akıyor gözümden. tuzlu tadını, dilimle yalayarak alıyorum. ayrılığımızın tadı oldu bu tuz... valizinin, yanında götürdüğün gitarının ve parfüm şişenin kokusu oldu...
seni çok seven bir kardeşin var tamam mı. hiçbir zaman üzülme. her ne kadar geldiğinde didişsek de birbirimizi seviyoruz, biliyorum. gitmeden önceki sabah seni uyandırıp sakızı nereye koyduğunu sordum diye "illa ki siktir git mi diyeyim" diye haykırdığında, üzülmemiştim. sonra o gün ben okuldayken binip gitmişsin otobüse, gideceğini bilsem de yine de eve geldiğimde beni seni karşılamanı beklemiştim. olsun, bir dahaki gelişine kadar özlemimi içimde biriktireceğim. lütfen sınavıma yetiş, şiir dinletisinde de seni görmek istiyorum. bana her zaman olduğu gibi destek ol olur mu?