ülkem insanının son yüzyılda yaşadığı sıkışıklıktır.
düşünün ki bir milletin köyündeki, dağındaki adam dahi yemen'den, kahire'den, trablusgarp'tan, fas'tan, cezayir'den,bosna'dan, belgrad'dan, kiev'den, filistin'den, şam'dan,bağdat'tan haberdar iken şimdi bırakın coğrafi bilgiyi kulak aşinalığından bile uzak kaldığımız diyarları tanı(ya)mamak...
ufuk darlığı yaşamak, büyük düşünememek...ya da amiyane tabirle önümüze konulana "he" demek.belki büyük düşünmemizi istemiyorlar, belki ufkumuzu edirne den kars a mıhlıyorlar!?*