paylaşılanlar ne kadar yoğunsa o kadar uzayacak süreçtir. ayrılık sonrası bana göre 2 evreye ayrılır. nasıl yaptı evresi ve bir de farkındalık evresi..
'nasıl yaptı' evresinde genellikle beddualar, er kişiye yöneltilen suçlamalar ve gözyaşları bulunur. bu evrede kişiye kimsenin pek yardımı dokunamaz. çünkü o aklını da bitenle bırakmıştır. kısaca ikinci evreye geçene kadar geride kalan da, bırakan kadar yalnızdır.
bahsi geçen ikinci evre: işte asıl sorunlu evre budur esasında. terkedilen, birinci evrenin izlerini silerken kendine yeni sorunlar yaratır. alışkanlıklar, çevredeki insanlar, ruh hali; her şey alt üst olmuşken var gücüyle çabalar; değiştirmeye, değişmeye çalışır, bir süre daha 'nafile' olmaya devam edecektir çabaları.
şöyle ki; 3 yıllık bir evliliğimsi ilişkiden çıkan insanı akıl sağlığı yönünden incelemek saçmadır. çünkü her şey ortadadır. kişi mala bağlamıştır ve uzun bir süre bu halinden kurtulamayacaktır. yeni insanlar klişesini hayatıına geçirecek, o kafayla hatanın kralını yapacak ve elindekileri de mahvetmeye devam edecektir. kendine yeni başlığı altında yeni ve olduğundan daha da karmaşık sorunlar yaratan kişi seçimini yalnızlık olarak yapacaktır. ama bunda da başarılı olamayacaktır. 'aşık olamıyorum', 'kimse o değil' triplerini de atlattıktan sonra geriye kalan tek şey bozuk bir psikoloji, eski sevgiliden kalanlar, tabii ki fotoğraflar, sırf onunla gülerken yapılmış kahkaha kası ve sırf onun yüzünden açılmış bir kalp yarası.
iki evrede ortak olan tek şey gözyaşlarıdır. baş edilecek gibi değildir. siz en iyisi bunu bir daha düşünün.