çiftlerin, farklı yerlerden birbirleriyle beraber olma çabalarıdır.
böyle bir ilişki sürmez. he sürerse, o ilişki değildir. sevgili dediğin burnunun dibinde olmalıdır. her daim kollarının arasına sarabilmelisindir.
bir çocuk vardı. tam 2 sene peşimdeydi. etme olmaz, yapma etme dedim. dinletemedim. ısrarla beraber olmak istediğini söylüyordu. 'uzaktayız' dedim. sen ankara ben izmit. 'olmaz' dedim. arabam var, atlar gelirim dedi. olmaz dedim. yürümez. hele benim gibi biriyle hiç yürümez dedim. efendim ben çok nazlı ve dır dır eden, adamı dinden imandan çıkarabilen, sinir katsayılarını tavan yapan birisiyim de.
gel zaman git zaman. bir gün bu çocuk artık ben istanbuldayım, geçiş yaptım demesin mi? çok sevinmiş gibi yaptım. beraber olalım artık dedi. yok dedim uzağız!
'yuh' dedi, 1 saatlik yola mı uzak diyorsun. dedi. dayanamadım. beraber oldum. yok ısrarlarına değil, ona dayanamadım da.
hafta içi atlayıp geliyordu yanıma, hafta sonları da ben onda kalıyordum. her şey çok güzeldi. uzun bir birlikteliğimiz oldu..
sonra ne mi oldu?
keklendim lan bildiğin!
adam bana demesin mi, olmuyor uzağız?!?!??!?!?!?
yer misin, yemez misin?!
ayrıldık.. sonra tekrar başladık, yapamıyorduk. herşey güzeldi. güzel olduğunu sanıyordum, malesef. aldattığını hissettim.
ayrıldım.
gerekçe olarak: uzağız bu sefer gerçekten, ama km'ler değil artık. sen bana, ben sana çok uzağız.