türkiye cumhuriyeti vatandaşı olmaktan utanıyorum

entry34 galeri
    8.
  1. terörle mücadelenin ne demek olduğu konusunda zerre bilgisi olmayan insanların halt etmesidir.
    silahlı kuvvetler'in eleştirilecek yönleri vardır. silahlı kuvveter içerisinde art niyetli erler, subaylar, generaller mevcuttur. silahlı kuvvetler'in teknik manada da hataları vardır. terörle mücadeleyle ilgili hatalar da vardır ancak bu hatalar "dağa taşa kurşun sıkıp, yıllardır pkk yı bitiremedi" şeklinde son derece düz bir bakışla, ciddi bir bilgi birikime dayanmayan yorumla, televizyon ve sms gençliği üslubuyla eleştirilebilecek hatalar değildir.
    herkesin bildiği konuda konuşmadığı , bilmediği konuda atıp tuttuğu bir ülkede yaşıyoruz, bunun bir sonucu sanırım bu.
    hoş, insanları da çok suçlamamak, onlara kızmamak lazım bazen diyorum kendi kendime. önder aytaç'ın, nazlı ılıcak'ın terör uzmanı olduğu ekranlardan takip ediyorlar gündemi. onların suçu değil belki.

    kıyas bazı şeyleri anlamamız için önemli. bugün, dünyanın en güçlü ordusu amerikan ordusudur. en azından teknolojik açıdan bu bir gerçek. ancak teknolojik açıdan çok büyük bir dev olmasına karşın amerikan ordusu tüm gayri nizami harp bölgelerinde zorlanmış, başarısız olmuştur. vietnam'daki durum ortadadır. ırak ordusu ile yaptığı düzenli ordu savaşı sonrası vermekte olduğu gayri nizami harpin sonuçları ortadadır. bu konuda en çok dikkat çekmediğim yer ise afganistan. zor arazisi ile g.doğu ile arazi bakımından da benzerlik kurabileceğimiz afganistan'Da birçok noktada kontrol taliban'ın elindedir ve amerikan kuvvetleri ağır kayıplar vermektedir. yani neymiş? terörle mücadele bambaşka bir şey imiş.

    terörle mücadele kimi aklıevvellerin düşündüğü gibi yalnızca askeri önlemlerle gerçekleştirilebilecek bir mücadele tipi değildir.
    güvenlik birimleriniz olan jandarma, ordu, polis teşkilatı ne kadar mücadele ederse etsin, ne kadar çok terörist etkisiz hale getirirse getirsin terör örgütü savaşacak adam bulduğu sürece bunlar bir şey ifade etmeyecektir.
    "ordu bir pkk yı bitiremedi" şeklinde son derece ciddi(!) yorumlar yapanların konuyla ilgili verilerden haberdar olmadığı açık. sorsak, terörle mücadelede 30.000 şehit verdik diyecek olanların bu kadar ağır suçlamalar yüklemesi garip ve acı. aşağıda verdiğim rakamlar silahlı kuvvetlerin terörle mücadeledeki başarılarını anlatan rakamlar. hiçbir şedihimizi, gazimizi sadece bir rakam olarak göstermek istemeyiz elbette ama rakamlar bazı şeyleri anlatırlar. aşağıdaki rakamlar 2000 li yıllara geldiğimizde minimize edilmiş bir terörizmi anlatmaktalar, bir başarıyı anlatmaktalar.
    türk ordusunun general, subay, astsubay, uzman ve erlerinin başarılarını daha iyi anlamak isteyenler unutulanlar dışında yeni bir şey yok adlı kitapta, bir amerikan askerinin ne dediğini iyi okumalılar.

    eksik bilgiyi düzeltmekle başlamak isterim.(30.000 şehit verdik)
    terörle mücadelede verilen kayıplar:
    şehit asker: 4.241
    şehit polis:217
    şehit geçici köy korucusu: 1.378
    hayatını kaybeden basın mensubu: 21
    şehit belediye başkanı: 8
    şehit muhtar: 60
    şehit öğretmen: 116
    şehit din görevlisi: 27
    pkk saldırılarında hayatını kaybeden vatandaşlarımız: 5.669

    buna karşılık
    ölü ele geçirilen terörist: 29.639
    teslim olan terörist sayısı: 3.642
    yaralı ele geçen terörist sayısı: 817
    yardım ve yataklık eden: 62.917
    sağ olarak yakalanan: 14.921

    kaynak: pusu ve katliamların kronolojisi, ümit özdağ, kripto yayınları. basım yılı nedeniyle doğal olarak son rakamlarda değişmeler mümkündür.

    yani neymiş? terörle mücadele konusunda asker de , polis de, gkk da görevini yerine getirmiş ve çok sayıda teröristi etkisiz hale getirmiştir. burada sorun emniyet güçlerinde değildir. bu kadar terörist etkisiz hale getirilmişken neden terör örgütünün ayakta olduğu ve bunun sorumlusunun kim olduğu sorulmalıdır. cevap açıktır:

    örgütün lider kadrolarına karşı ciddi bir operasyon gerçekleştirilememiştir/gerçekleştirilmemiştir. bunun sorumlusu olan da 1984 ten bugüne kadar görev yapan tüm siyasi iktidar sahipleridir. örgüt liderlerine karşı (yurt dışındaki) operasyon yapma görevi ordunun değil istihbarat teşkilatınındır.

    örgüt mali anlamda köşeye sıkıştırılmamış/sıkıştırılamamıştır:
    bunun da sorumlusu ordu değil siyasi iktidar sahipleridir. silahlı kuvvetlerin elinde bu ekonomik desteği kıracak bir diplomasi aracı, bir ekonomik ve hukuksal güç bulunmamaktadır.

    örgüte katılımların engellenememiş olması:
    bunun da sorumlusu siyasi iktidar sahipleridir. sebepleri ne olursa olsun dağa çıkış iyi analiz edilmemiş bu konuda ciddi önlemler alınmamıştır.

    psikolojik harp:
    bu konunun tek sorumlusu siyasi iktidar değildir. ordu da terörle mücadelenin halkla ilişkiler yönünde pek başarılı olamamış; mücadelesini, mücadelenin zorluklarını iyi aktaramamıştır. aynı şekilde siyasi iradelerde bu konuda zaaf göstermişlerdir. abdullah öcalan denen teröristin uyuşturucu kaçakçılığı, tecavüz, kadın ticareti gibi suçlamalarla yargı önüne çıkarılmaması bile bu konuda bir kanıttır.

    abdullah öcalan'ın yakalanması ve sonrası:
    bu konuda silahlı kuvvetler'in de siyasi iktidarın da hataları vardır. öcalan ile ilgili - bilerek bize iades edilmesinden de olsa gerek- ciddi bir strateji uygulanamamıştır. idam cezasının örgüt ve öcalan üzerinde çok büyük bir baskı unsuru olduğu gözardı edilerek idam kaldırılmıştır. bununla birlikte terör örgütünün çok zayıf duruma düştüğü ve tavuk kümeslerine saldıracak kadar kötü halde olduğu bir dönem değerlendirilememiş; kendi halkımızla olan ilişkilerimizin değerlendirme ve düzenlemesi batıda aranmıştır.
    ordunun buradaki payı bu dönemi bir rehavet dönemi olarak geçirmesidir.

    daha sayabilirim de... k.ırak ile ilişkiler, kıbrıs-yunanistan, ermenistan, suriye gibi işin dış politika ayağı ile ilgili birçok husus var terör sorunuyla alakalı olan ve tsk nın suçu olmayan. ama gerek olduğunu düşünmüyorum. yazımın başında belirttiğim gibi silahlı kuvvetlerin elbette hataları vardır. hatasız insan ve insansız bir ordu en azından şu an için mümkün olmadığına göre hatasız ordu olması mümkün değildir.ancak hatalar, başarıyı gölgelemez. tıpkı öss de derece yapıp iyi bir puan alan öğrencinin bazı hatalarının da bu başarısını örtmediği gibi.

    ekleme: imla hataları için (varsa eğer) özür dilerim çok dikkat edemiyor insan bazen yazarken uzun yazılarda. uyarırsanız sevinirim.

    düzenleme: anlatım bozuklukları.
    0 ...