bölünür sancıyla uykular
sığınak değil en kuytular
gökte ay ondört, ben dolunay
son hatıramı sinene sar
bu kadarına razıyım yâr...
uzak diyârlarda, evli barklı
mutluluk en çok onun hakkı
bu yorgun, kırık, dökük hikâyede
adı bende saklı
dalda muhabbette kumrular,
bana ayrılığı sordular
dedim afet, yangın, dedim kar
dedim adet, aşkı vururlar
bir dönem gözlerimin içi gülerdi. sevdiklerimi "bırakıp da gitmek" korkuları yaşamaksızın severdim. şimdilerde varlığıma alışan kim varsa kaçıyorum hayatımda, bu ihtimal dahi tüylerimi ürpertiyor... sanırım yaşamayı öğreniyorum her geçen gün biraz daha. uzakara sevmelere alışıyor ve üzerine durmadan, yorulmadan toprak atıyorum.