annemin ağlayışını hatırladım.. sürekli gittiğm adı lazım değil sevgili psikolog teyzenin samimiyetsiz gülümsemelerinden sonra beni odanın dışına almaları, belki daha öncesinde yanlış çıkmıştır diye, zekama inat saydığım, o soguk koridorların şekilsiz karoları, ve her seferinde yine aynıymış dediğim 2226lar. annemin dışarı çıkışı ve şişmiş gözlerini benden kaçırması. neyim varmış? sorusuna aldığım o can yakıcı sessizlik ve koşarak kaçmak isterken yürüme işkencesini kendime layık görüşüm. o bunaltıcı koridordan çıkarken ardıma bakıp gülümsemem, kendimi galip sanmam, hatrımda kalan ilk yanılmalarım. kötüydü be . ağlatmayın onları , kadınları, anneleri ağlatmayın anneleri...