say say bitmez lakin en çok istediklerimden yazıyım bir kaç tanesini.
akülü araba: en çok onu istemişimdir. bir keresinde artık babam, oyuncakçının önünde yere yatıp ağlamama dayanamayıp az kalsın alacaktı ama eniştem olacak adam aldırmadıydı. sanane be adam. sen mi veriyorsun parasını?
orjinal roberto carlos forması: ben bir roberto carlos hayranıydım ama öyle böyle değil. düşünün o zamanlar bana carlos falan diyorlar ortaokulda. babamla ladese girdik formasına. ben yenersem formayı alacaktı, yenilirsem eğer almayacaktı. yenildim babama ladeste tabi. çocuğuz ya hemen kandım. babam ama ertesi gün gitmiş bana formayı almış. ben havalara uçuyorum ama. 2 hafta falan hergün giydim heralde abartmıyorum. sonradan sonraya formada bi gariplik olduğunu farkettim ama konduramıyorum amına koyum. babam yapmaz diyorum. meğer forma orjinal değilmiş. ülkelan pasajı'ndaki mağazalardan birinden gitmiş çakma formayı almış gelmiş. en azından aldı ama demi.
dikişli futbol topu: çocukluğum dandik plastik toplarla, ara ara biraz daha kaliteli olan kames'lerle geçti. çok da nadir de olsa dandik futbol toplarım oldu ama hep hayalimde dikişli olanlarından, topçuların oynadıklarından vardı. ne kadar yalvardıysam ettiysem almadı babam. bigün kuruyemişçi enişteme carlsberg eşantiyon bir top vermiş. eniştem de bana hediye etti. sevinçten havalara uçuyorum ama görmelisiniz. daha ilk gün amına koyum. pikniğe gittik. topa bir teptim. çalıların arasına girdi patladı amına koyum. ilk ve tek dikişli futbol topum ilk günden patladı.