en pahalı kolonyaların, nutellaların ( ?! ), en yüksek bütçeli hollywood filmlerinin geçiremeyeceği bi hastalıktır bu sevgili özlemi. iddaa oynarsın, maçın ne olacağını düşünüp, tüm hücrelerinle ona yoğunlaşsan da, youjizz.com da genel kültür amaçlı görüntülerle kendini mutlu etmeye çalışsan da bu özlem hastalığı insanı yalnız bırakmıyor.
kendi kendine sinirlenmeler, gece uyurken düşünüp, sabah uyanıp daha gözleri açmadan onu hayal etmeler alır gider. bir gün gelir ki, artık psikolojiniz tuvalet kağıdına sildiğiniz burnunuz kadar değersiz hale gelmiş, hunharca dalga geçtiğiniz çılgın aşıkların yerine düşmüşsünüzdür. intahar ölümünüze neden olacağı için buna kalkışmak istemessiniz. bi hastaneye yatmayi, onun hemen bunu öğrenmesini ve ne işi varsa bırakıp gelmesini, sizinl ilgilenmesini hayal edersiniz. yada onun ölüm döşeğinde olmasını ve onu kurtaracak tek böbreğin sizin %30 potansiyelle çalışan böbreğiniz olmasını istersiniz. bilinçaltının gecekonduda yetişmiş bir roman çocuğunun oyun oynaması gibi oynadığı bu oyunlar, benliğinizi sizden alıp, uzak diyarlara, ayrık vadiye, orta dünyaya, musula, las vegasın en fakir bölgelerine götürür.
ilacı ise yine sevgilidedir. mehmet öz de gelse, dr. greg house da gelse, yaranızı azdırır. böyle bi illettir sevgili özlemi hastalığı.