çifte standart uygulama uzmanı, anayasa profesörüne hak ettiği şekilde davranılmasıdır efendim.
hak etmiştir demem eylemi yapanları ve eylemi onayladığım anlamına gelmiyor. tekel işçileri direnişinden, geçtiğimiz hafta dövülen öğrencilere kadar hükümetin başının ve onun çanak yalayıcılarının tavrı malum.
hakkını arayana "hade ordan tavrı" başlangıcından beri -ki ananı da al gitle başlar- ayan beyan ortada.
konuşturmazsan, hakkını aramasına engel olursan, hak aramanın en demokratik insancıl olanlarının yollarını tıkarsan böyle şeylere hazır olmalısın. aslında zaten hazır ki polis nezaretinde konuşmasını yapmak üzere gelebiliyor.
referandum zamanı yürütmenin başı da resmi, sivil yaklaşık 5000 kişilik koruma ordusuyla diyarbakırda konuşma yapmış sonra da bak onlar gelemiyor diye hava atmıştı.
neyse demem o ki; bu anayasa profesörü söz konusu türban olunca demokrasi havarisi kesilirken, başka haklar savunulduğu vakit ya dut yemiş bülbül modunda dolaşıyor veya olumsuz tavır sergiliyor. bu çifte standart değilse nedir?
kısacası eylemi onaylamasam da;
(bkz: kel başa şimşir tarak)
budur.