en kötüsü ne zamandan beri beklediğini bilememektir. ne zamandan beri sevdiğini bilememek, dolayısıyla ne kadar sabrettiğini ve ne kadar daha dayanabileceğini kestirememektir. sabaha o'nsuz uyanmanın acısını hissetmekle başlar. evet onunla uyanacağınız günleri bekliyorsunuz.. bir kahvaltı yapmaya çalışırsınız. imkanı var mı sanki? tabii ki yok. sahi, ne zaman onunla kahvaltı yapacaksınız? onunla kahvaltı etmeyi bekliyorsunuz.. işe/okula gidiyorsunuz. ne zaman o yolu birlikte kat edeceksiniz? ya da ne zaman hayır, bugün arabayı ben alacağım kavgası yapacaksınız? bilmiyorsunuz.. sadece bekliyorsunuz.. o sabretmekten bahsederken siz bekliyorsunuz. o sevginizden yoksun yaşarken siz onun için belki de lanet bir güne daha yeniliyorsuz. umrunda mı? kim bilebilir ki?
tanımcım: beklemek; bir gece kalpten bir et parçasının zorla koparılıp alındığı hissine yakalanıldığında deli gibi ağlamadan önceki tüm günlerdir.