Mensubu olduğum sözlük platformuyla ilgili çarpıcı gercek. Ekşideki entellektuellik seviyesine Uludağ yaklaşamaz bile. Buralarda ortamın yüzde 80i troll veya comar. Sol frame zaten her şeyi özetler nitelikte. Irkçılık, nefret söylemi, bos beleslik had safhada.
Umarım bu durum Uludağ Sözlük lehine değişir. Bu bizim elimizde sayın yazar arkadaşlar.
Bir cinayet büro ekibi vardır dizide. Aralarına selim adında bir bahtsız bir polis girer sonra. Selim iyi niyetlidir,gayretlidir,usturupludur fakat tek suçu diğerleri gibi Yenimahalle/Keçiören/Mamak değil de Çankaya/Çayyolu menşeli olmasıdır. Ah bahtsız selim. Harun hıyarının sana olan nefreti edayı tavlamış olmandır.Keşke daha az yakışıklı olsaydın be kardesim.
Sözde adam olmadığı için Selime köpek çeken tayfa dizide bir cinayeti ört pas etmiştir. Harun ise bir kadını nikah masasında terk etmiştir. Sorarım size bunlar adamlık emaresi midir ? Zavallı Melahat, Harun yüzünden hayatının travmasını yaşamıştır.
Peki ya Behzat ? Gencecik bir kızın babasız büyümesine neden olmuştur.(Şule) Söyleyin bu adamlık emaresi midir ?
Selim'in Memduh baskanla işbirliği yapması da tayfanın selimi apaçık dislamasindan kaynaklanir.
Sozelden 45 sayisaldan 13 doğru beklediğim sınav. puan hesaplama motorları farklı puanlar soyluyor. Olası puanlarim hakkında yorumu olan yazarlar yesillendirebilir. 1 ay sonrasını beklemeyemiyorum zira. Sözel ve ea tabi.
ders çalışmak için gitmek istediğim kütüphane. çok sıra oluyor mu? 12 gibi gitsem yer bulabilir miyim ? gibi hususlarda tecrübeli yazarlar yeşillendirebilir.
düz lisede okuyan ortalama bir öğrenciydim son sınıfta yardırana kadar. çok da kitap okuan biri değildim. bir gün babamla 2012 filmini izliyoruz hani şu maya kehanetiyle ilgili olan. filmde felaketi abd başkanına anlatan jeolog abd başkanının kızıyla muhabbet ediyor tavlamaya çalışıyor falan filan. aralarındaki diyalogda şöyle bir cümle geçiyor: ''... lise kariyerim 3000 kitaptı ... '' diye. babam bana dönüyor espirili bir dille ''oğlum senin lise kariyerin kaç kitap? '' diye soruyor. afallıyorum sözlük. çok iç burkmasa da bazı gerçekleri yüzüme soğuk su misali çarpıtıyor bu söz.
tartışmaya açık bir zorunluluktur. geçen sınav 51,25 aldım ondan öncekinde 18 aldım. yükseltiliyor yani self-sufficent çalışırsan da. nisanda hedef 80.
bana hitap eden bir söylem. hayatımda gitmek istediğim 5 ülke arasında. erivan sokaklarında gezip, black beer içmek istiyorum. soykırım müzesi nasıl görmek istiyorum.
diğer 4 ülke: kuzey kore, peru, st kitts and nevis, abd.
amacım iyi bir üniversitede -tercihen odtü,ankara siyasal,hacettepe- uluslararası ilişkiler tezli yüksek lisans yapmak. bugün yds'den 61.25 aldığımın haberini aldım. bu sınava girmemin bana bir yararı dokunur mu konusunda sevgili sözlük yazarlarından bilgi almak istediğim sınav. boşuna 75 tl gitmesin zira.
öncelikle şunu söyleyeyim: ingilizce geliştirmek açısından paha biçilemez bir oyundur.
gelelim grand campaign'e.
osmanlı'dan başka devletle oynayamıyorum, olmuyor kan bağından dolayı galiba.
osmanlı oyuna en çok bölgeyle başlayan devlet ve buna paralel olarak oynanması en zor olan.öncelikle her devletle ticaret antlaşması yapın. ve asker sayınızı her dönem minimum seviyede tutun. zira ordu arttıkça turn başı maliyeti katlanılmaz oluyor. o yüzden minimum ordu kazanmanın ilk kuralı. mora ve gürcistan sınırlarında ordu tutun. iç bölgelerde 2-3 birlik olsun isyan ihtimaline karşı.
teknoloji çok önemli fakat inşa edilen okullar şehirde mutsuzluğu çok arttırıyor. en fazla 2 okul yapın derim zaten konya'da okul oluyor. gürcistanı alınca schumkale'de okul var. bunlar yeter oyun sonuna kadar.
goriden görüntülere bakacak olursak rus uçaklarının hedef gözetmeden gürcistanı bombaladığı savaştır. videodaki kanal d muhabiri gerçekten iyi bir iş çıkartmış.
insanı çığrından çıkartan müziklerdir. bir yerde dinlersin hoşuna gider fakat bulamazsın. sevgili sözlük 2008 yılında kral tv'de bir şarkı dinlemiştim. 9 yıldan berridir o müziği arıyorum. bahsi geçen şarkıyı kel bir şarkıcı söylüyor ve klipte denize karşı şarkıyı söylüyor. şarkıyı mırıldanıp kaydettim buraya linkini bırakıyorum.
kuğulu park ve çevresi -tunalı hilmi caddesi,elçilikler bölgesi,kavaklıdere mahallesi- ankara'nın kurtarılmış bölgesidir adeta. güneş ordan doğar sanki.
bir dizi olur da kadrosu bu kadar mı güzel olur: hümeyra, engin günaydın, gülse birsel, ata demirer, ruzkay aziz ...
demiyim demiyim diyorum ama anti-çomarlık abidesi olan dizi sanki cumhuriyetin ilk yıllarında ankara palas'ta çekilmiş ya da ne bileyim paris'te .burhanın yaptığı her tür çomarlık yine kendisine dönüyor.
alex iyidir,adamdır ama filmi alexten daha önce filmi yapılması gereken çok futbolcu vardır. fenerbahçeli kardeşlerimizin alex romantizmi bitmedi gitti. geleceğinize bakınız.
yardımınıza muhtacım bahsi geçen şarkıyı 2008 yılında kral tv'de dinledim ve kel bir adam söylüyordu.klipte galiba sahildeydi. o yıldan beridir arıyorum. melodisi daha dün gibi aklımdadır. online ses kaydettim ve linkini bırakıyorum. bilen allah rızası için yardım eli uzatsın.
la liganın trt'de yayınlandığı, nihat kahvecinin read sociedad'ta destan yazdığı yılın intro müziğidir. o yıllarda la liga izleyen biri şu müziği dinleyince hafif bir nostalji hülyasına dalar.
türkiye'nin 2002 dünya kupasında 3. olmasıyla bu kategoride en fazla 8. olabilmiştir. 2008'de avrupa 3. olduk fakat yine en fazla 10. filan olduk. fakat bu babadan torpilli isviçre takımı ne hikmetse şu an 5. sıradadır. gariptir.