ağır ağır içeceksin arkadaş. tadını çıkaracaksın. içkiyi içki olarak içmeyeceksin. sohbetle karıştıracaksın önce. sonra kahkahalar eşlik edecek içmene. sabaha kadar içeceksin. ama içtiğini kimseye belli bile etmeyeceksin. kafan güzel olacak. ama kimse bunun farkında olmayacak. sessizce geçip yatacaksın yatagına. ha bunu yapamıyosan ne rakı iç. ne bira. otur kendi bokunu ye.
gereksizdir.. hiç gözükmeden bir hafta başka bi şehirde toplantım var, iş görüşmesi falan var diyerek yok olmak bile gerekebilir bazen.. yok bide hediye almakmış..
arka cebe konup uzak durulması gerekilen kızdır. iki gün sonra tekrar yanına alırsın. nikahını kıyarsın. kafa dengide olur. içer falan. ha o zamana kadar da yoluna bakarsın arkadaş.
kocasını aldatan motorun elbet birgün gayet rahat bi şekilde senide aldatabileceğini düşünmesi gerekir önce insanın. yoksa böyle malca bi hareketi yapanın o işlerde becerikli olabilme ihtimali yoktur.
öküzlük yapılarak her çıkılan kıza ikinci hafta hediyesi diye aynı marka parfüm alınmasıyla olabiecek durumdur. sevgiliye alınacak yeni bir parfümle çözülebilir acı veriyorsa.
direktörünün verdiği talimatları unutmuş kalecidir. lan servete mi veriyim yoksa ilerde bak baros boş duruyo. oralara mı atıyım. lan çokta uzakmış ama orası ben en iyisi servete veriyim şu topu. nalet olsun bu işe ya... forvette oynayamadıkta kaleye koydular
temkinli ve sağlam adımlar atan birisidir. herkesin böyle olması gerekir. sonuçta bazen özellikle tipinden hoşlanmayıp ters yöne gönderdiğimiz hepimizde olmuştur.
-ya gerçekten kimseyle çıkmıyo mu?
+yok bu aralar kimseye çıkmıyo gerçekten..
-ayy çok mutlu oldum.
+.....
-aceba bi şansım varmı sence?
+bi sor sana da çıkar kesin
son zamanlarda bol bol rastlayabileceğimiz insan grubudur. bi erkek olarak bazen beni bile utandırabiliyorlar resmen. gerçi biraz olmasıda lazım sanki.