açıklıkla "ben bir insan öldürebilirim" beyanında bulunduğu halde, hala kendisine haktan hukuktan bahsedenlerin olduğu yazar.
beyin fukarası demeden önce yazdığı yazının tamamını okuyup sindirmek, havlamaya başlamadan önce de yazılanı algılamak gerekir. Ha tabi, idrak edebilecek beyine sahip olanlar ne dediğimi anlayacaktır. anlamayanlar için: so bebeğim, siz eksi oy verip, trollük yaptığımı iddia etmeye devam edin.
175 entry girdiğim şu sözlükte, yazdığım her şey trollük olarak addedildi zaten. kendinize pembe bir dünya çizdiniz, içinde oyun oynuyorsunuz. bir gün benim gibi biri bir nefeslik mesafeden gözlerinize bakar ve o zaman anlarsınız, trollük denen sadece kafanızca canlandırdığınız bir simülasyon olduğunu. iyi oyunlar...
böyle tipler her yerde bulur, kabul. ama sözlukte olunca iyice tiksindiriyor. sanırsın güzin abla, sanırsın haydar dümen. ulan sofraya oturup anası babasıyla iki kelam etmeyen pezevenk, kardeşinden boktan bir eteği sakınan kezban gelmiş sözlükte dert dinleyen olmuş.
bir de bunlara derdini anlatıp derman buldum sananlar var ki... sizin derdinizi siksinler, başka bir şey demiyorum.
benim ilk defa duyduğum kız modeli. bunu iddia eden de bir kadın yazar. "tüm sözlüğün kadın olduğunu bildiği bir yazarım ben" gibi bir beyanı da oldu bu gece.
kendisi sulanıyor demek ki. bu tiplerin özel bir porno kategorisi oluyor diye biliyorum ben. porno uzmanları bilir herhalde.
yav he yav he. kıllıyım. kısa boylu, esmer, tam da tipik bir türk kızıyım. çirkinim. aman tanrım! görseniz kaçarsınız. hatta erkeğim. he he... öyleyim.
kimsenin diş geçiremediği 'orospu'dur. lafı öyle bir sokmuştur ki... ayağı yanmış ite dönmüştür çevresindekiler. vallahi gülerek izliyordur tabloyu.
hala, bunları yazarak, söyleyerek, kendi sarsılmış egolarını tatmin etmeye çalışanları gördüğümde kıs kıs gülüyorum. ya da durun. böyle düşünmeyin. bu sizin planlarınızı alt üst eder. şöyle yapalım:
yatağıma koşup, yastığıma sarılıp, hıçkıra hıçkıra ağlıyorum. üzüntüden, ilgisizlikten ve burada hırpalanmış olmaktan, kahroluyorum. ühü.
en bayıldığım yazarların yaptığı, hayranlık uyandıran eylem.
ben yapamıyorum. yani burada yazan birini gerçekten ciddiye alıp, tüm yazılarını okuyup, tek tek entry numarası kopyalayıp, hemen her entrysini kendince açıklayıp, bir profil, bir sonuç çıkaracak kadar boş değilim sanırım. yapanlara hayranım ama... keşke biraz da spor yapsalar, açıp bir kitap okusalar, gidip sevgili bulsalar, sevişseler de... sevişenleri kıskanmasalar... hayatı dolu yaşasalar. hiç görmedikleri filmleri izleseler söz gelimi... ne bileyim. başka bir şey.
salaklığın kanıtıdır. o iki bin entryi onun bunun başlığı altına, görünmeden, kıyın kıyın yazdığının kanıtıdır. geldiği gibi yazmıştır işte... yazıktır, günahtır.
facebook profillerinde çalıştığı yer kısmına "uludağ sözlük'de yazar" diye yazıyordur muhtemelen.
iddia ediyorum ki, istisnasız her kesimde yapılandır bu.
biraz önce seviştiğimi, hatta sevişmekten hoşlandığımı bildirdiğim için nasıl mesajlar aldım, nickaltıma neler yazıldı şaşırarak, yer yer cehalete ve çekememezliğe gülerek okudum, eğlendim.
efenim, sırf sevişmekten bahsettim diye erkek olduğum mu söylenmedi... böyle konuştuğum için çirkinliğim mi iddia edilmedi... fake hesaptan yazdığım mı söylenmedi... "madem değilsin, o zaman foto yolla da görelim mi" denmedi... neler neler.
kimin gözünde orospu, fahişe, ileri laik -ki bu ne demek bilmiyorum-, olduğum inanın beni pek alakadar etmiyor. nick, ya da türkçe söylemek gerekirse, rumuzlarla yazdığımız, herhangi bir profil fotoğrafı kullanmak zorunda olmadığımız şu yerde, istediğim gibi yaşadığım ya da düşündüğüm şeyleri yazmakta özgürüm. bunun için, sırf sevişmeyi sevdiğim için, evet seviyorum, beni bu tip avam tabirlerle yaftalayacaksanız... buyrun yapın. hiç umurumda değil.
neden bir kadın seviştiğinde, bundan haz aldığında, bunu söylediğinde bu denli tepki alıyor?
bence her iki kişiden birinin akp'ye oy verdiğinin gerçeği... neyse, bu konuya girmiyorum.
valla iyi taktik he. bayıldım. biraz daha küfürlü yazsam, kamera açmamı isteyecek hergeleye bak... hahahah ulan ne çakalsınız. yahu sizler kimsiniz?
sen, öteki, beriki... benim kadın olduğuma inansa ne? inanmasa ne? benim cinsiyetimi tahmin etmenin, bu kadar "kanıt" istemenin amacı da, ne denli abaza olduğunuzun göstergesi.
ne yapalım biliyor musunuz? siz beni çirkin, kısa boylu, esmer, bıyıklı, gözlüklü, hatta şişman bir kız olarak tahayyül edin. hatta en iyisi, beni erkek olarak canlandırın kafanızda. birinin fake hesabı. bu en iyisi... bu sizi mutlu ediyor.
yoksa tüm bu cüretkarlığım, tüm bu rahat tavırlarım arkanıza geçip deliğiniz genişleyene kadar size vuruyor: pat! pat! pat!
ovvvv bir kadın bu kadar sert yazamaz. yazamazzzzzz.... yazamazzzzzzzzzzz.....
vallahi yürekler dağlanıyor acıdan. efenim, bahse konu kişi, zamanında mesaj kutumu epeyce meşgul etmiş, "bana yaz, benim hakkımda yaz, sana bunu yazdım al oku, yazmazsan nickaltını yakarım" gibi beyanlarda bulunmuş bir garip sefil.
işi gücü yok, boş beleş biri ki, vaktini tek tek beni okumaya, kendince yorumlamaya harcamış bir garip ziyan. ve işte... sonuç... yazdıklarını benim nickaltımda yayınlayarak... kendi reklamını yapacak kadar da fırsatçı. aferin...
yazmaya başladığı ilk günden bu yana fake hesap ile yazdığı hayal edilen yazar.
kendi nickaltıma yazmaktan haz etmesem de, daha önce de bu konuda yazmış olduğum ve yeniden gündeme geldiği için tekrarlıyorum ki, uzun zaman arayla, bazı bazı sadece eğlenmek için yazdığım şu yerde fake hesap filan değil, bizzat kendimim.
kürtler ve aleviler hakkında yazdıktan sonra, şu kısa sözlük hayatımda tam 3 kere çaylak edilmiş, yine de ayakta kalmayı başarmış bulunmaktayım.
evet. bir kadınım, amım var ve sevişmeyi seviyorum. bundan da gocunmuyorum. elim sikimde "sözlük kızları pompadan pompaya koşuyor" diye inleyen erkeklerin ağzını sulandırıyor olmam da beni ıslatıyor. eminim kendilerini tereyağ gibi içimde kaydırmak için her şeyi feda edebilirler... ama yemezler tatlım. ühü.
"ekşide yazıyorum, o yüzden çok 'entellektüel'im, ama ne yazık ki, entelektüel yazmayı bilmeyen bir 'sözlük yazarıyım'" beyanında bulunan, sikik sözlüklerde yazmayı matah bir şey sanarak, "yeaaa ben ekşi'de yazıyorum ne diyosun sen yaaa" diye gezen insanların sanrısı. bir de yazıkları cevapları özelden "bak sana cevap verdim" diye yollamaları yok mu... Allah kimseyi bu kadar boş beleş yapmasın.
eli sikinde ekrana bakmaktan gözlerini bozmuş, yüzü sivilceden görünmeyen, her boş anında bir porno açarak kendini tatmin eden boş beleş erkekçiklerin tekrarladığı beyan.
şöyle bakıyorum, hemen her sözlük erkeği bu konuda konuşuyor. ben bir sözlükte yazıyorum, orası da ne yazık ki bu ergen yuvası olan yer... başarılı da bir cinsel hayatım var, sevişmeyi severim, bunu yazmayı daha çok severim; ancak ne yazık ki sizin gibi hiçbir şey sahibi olmayan, vursam, tenekeymişçesine ses gelecek iki üç salağın bir araya geldiği zirvelerde pompadan pompaya koşmuyorum.
bahse varım, bunu hayal eden ezikler de, sanırım sadece bir en fazla iki kezbanla sevişmiş ve diğer kalan zamanların tümünde sadece ellerini becermişlerdir. ne trajik.
yazıyor yavrum bildiği kadarı ile birkaç cümle. kıyamam yanlış da yazmış... entry numarası verip rencide etmeyeyim. hemen "edit" yapıp bir iki şey daha eklemiş, kendince...
bir de mesaj atıyor: "cevabı editte"
bu nasıl bir ezikliktir, yarabbim sen bana sabır selamet ver. okunmayacağından, takip edilmeyeceğinden daha en başından emin, bunun korkusu ile cevap verme, bu cevabı da yollama güdüsüne teslim ediyor kendini. gerçekten zavallıca.
tamam canım, okudum editini. çok tatlısın. keh keh keh
dünden bu yana gözüme çarpan acayip olay. pis kokulu kürtler hakkında yazıp, daha fazla nefret suçu işlemeyecektim ancak şaşkınlığımı da gizleyemiyorum. ebesinin örekesinde it gibi kuyruğu titretmiş biri için ne bu gürültü patırtı anlam veremedim. saçma salak işler...
zihninden geçirdiği, çoğu zaman bir düşünce bile denmeyecek abuk cümleleri burada "ben bu yazıyı kendime yazdım" başlığı altına ilintileyen insandan ne umarsın? lan gerzek! git bir not defteri al da, görebileceğin yere yapıştır kendine ne diyeceksen! bu ne saçmalık ulan!
sözlüğü de iyice babanızın günlüğü bellediniz ha! nick altları zaten anı defteri amk. o konuya hiç girmiyorum.
aaa çok acayip bi şey yaşadım ben bu insanlarla ilgili. hemen paylaşmak isterim.
şimdi isim vermeyeyim, adetim değildir çünkü..."ben bunu böyle yapıyorum annem" gibi bir mahalle kadını ağzı ile konuşan ve kesinlikle boş beleş olmadığını iddia eden bir hanım kızımız, konuşması sırasında türkçenin ebesini sikmiş, sonrasında hatası kendisine söylenince "ben kurallara bağlı yaşamıyorum" edasına bürünmüştür. savunmaya gel.
vay arkadaş yaaa! ne diyeceğimi şaşırdım inan.
böylesi bir yanlışlığa uzanıp "ben kurallara bağlı kalmam, bir özür ruh, bir asi insanım" havalarına girmeyi de ancak küçük dünya düşkünleri yapar sanıyorum. hayret içindeyim.
sanki bana özür kız. sanki tabuları yıktı da, "benim bedenim benim kararım" diyor. lan türkçeyi konuşamıyorsun, ne kuralı, ne kalıbı... ahhaha komiksiniz ya. valla. yerim.
bu da yeni moda çıktı. bir arkadaş olma, bir çevre edinme, bir sikiş dostu bulma derdini "sözlük de çok aile ortamı gibi... insanın içine girip boşalası geliyor..." kisvesine bürümek.
hepiniz köşe başında mendil satan sümüklü sezerciklere dönüşmüşsünüz resmen. hiç mi eşiniz dostunuz yok be kardeşim, o kadar mı boş beleş insanlarsınız. pes.
böylesine bir boka yaramayan biri olacağını düşünmezdim. ama var.
sözlükte fuckbuddy derdine düşecek kadar ezik ve kalitesiz bir erkek, değil sikişi, masturbasyonu bile hak etmiyordur. kendi hayatının gerçekliğinde, bir kafe ya da barda gidip bir kadınla tanışıp onu sekse ikna edemeyecek kadar basiretisizdir. ancak burada gelip "şu kadar boy, bu kadar yarak boyu, şu da kriterim" diye arama yapar. sorsan, "işin kolayı bu" der, oysa ki ben bilirim, onun bi boku becerememişliğidir. ne diyebilirim ki... yazık.
karmasi yuksek olsun diye gotunu verebilecek yazarlar tarafinca dislanan yazardir. sekilcilikten oleceksiniz. karma yuksek olsa ne, olmasa ne! bir kere cogunun neyin neden yazildigini bilmeden oylesine oylama yapmasi ile yukselip alcalan sacma bir puanlandirma sistemini ciddiye alip, yazarin iyi ya da kotu oldugu cikarimini yapan bir gerizekalinin nickaltina saldirilir zaten. en cok ona saldirin hatta. beyinsizlere tahammulum yok.
kimse kimseye ozelini acmak zorunda degil. insanlarin kisisel alanlarina saygi duyulmayan hicbir iletisim sekli uzun sureli olmaz. o onun telefonunu kurcalasin, bu bunun faceine girsin, otekisi mesajlarini okusun, digeri cantasini karistirsin... amina koyayim hepiniz olmussunuz sizofreni. kendini bilen, aldatmak ile ilgili ahlak anlayisina sahip insan zaten bi bok yemez. yemek isteyenin de, degil facebook sifresini bilmek, amina demir vursaniz gider verir birine. cok kasmamak lazim. sifrelere degil, ahlaka bakin.
özel mesaj yoluyla yaptığı tacizlerle bu işin olmayacağını anlayınca, zekasının yettiği kadar analiz yaparak nickaltı yazan, sonrasında da "bak bak bunu yazdım" diye mesaj yollayıp, karşılığını bekleyen aciz insandır.
bu konuma düşeceğinize, hiç yokmuş gibi davranın daha iyi lan. gerçekten.
peşinen not: bak yarın bigün bu enrty numarası referans verilerek bi şeyler yazılır ha... sjakdksşldkaşlsd eziklikte sınır yok.
peşinen not 2: kimsenin adımdan nemalanmasını istemediğim için özel olarak entry ip koymadım bu yazıya. kıvransın dursun pezevenk kasşldlişsaldi
tum yazdiklari tek tek ozenle okunan, bunlar kullanilarak hakkinda destanlar yazilan yazar.
bir insan bos beles olmasin mirim, is guc yok, iste boyle tek tek mehtiye duzuyor napsin? cok yalniz. yuz de bulamamis benden. ama ben sabirli insanim. bir iki hafta once yalvar yakar atilan "sana bayiliyorum, cok harikasin, bebegim adin ne, tanisalim, lutfen beni takip et" icerikli ozel mesajlari ifsa etmiyorum. ha, cok ozel istek olursa, ozelden yollarim. cok da egleniriz.
bir erkegin yuz bulamayinca nasil kudurmus kopege dondugunun kanitlayan harika bir yazardir ayrica.