25 Aralık cumartesi günü Taksim Mute da gerçekleşecek olan yılbaşı öncesi partidir. Genelde robert koleji mezunu üniversite öğrencilerini ağırlayacak partiye robertli bir arkadaşınız sayesinde katılabilirsiniz. Biletler 25 liradır 2 bira ya da bir kokteyl bu fiyata dahildir. Bu organizasyondan kazanılacak para burs fonunda ve sosyal sorumluluk projelerinde kullanılacaktır.
peşinen edit: o değilde çok taş çocuklar olcakmış.
Alışılmıştır onca yıldır saatsiz bir an bile geçirilmiyordur, duş onla alınıyor, onunla uyuluyordur hatta denizin dibine dalınıyordur saatle. Onsuz yapamazsınız en büyük alışkanlıklarınızdan biridir ta ki yaz gelene kadar. Normalde kolunuzdan sarkan, bilekten gerilere doğru giden saat yazın yapışır bileğinize daral getirir adeta. Gece uyutmaz, terletir ama çıkaramazsınız kolunuzda sevgili gibidir kopamazsınız ta ki canınıza tak edene kadar, atarsınız bir kenara kışın görüşmek üzere dersin sevdiceğinize.
Eskişehirde çokça yapılan, enginarı temizlemek çok zahmetli olduğundan Türkiye'de pek bilinmeyen, enginarın kılçıkları temizlendikten sonra yapraklarıyla pişirilen ardından içine pilav doldurulan zeytinyağlı bir yemeğimizdir genelde meze olarak tercih edilir fakat bir büyük enginar pilavıyla karın doyurmaya yetebilir.
1 yıl boyunca onca yalan söylemişsinizdir ve hepsinde de bir daha yapmayacağım demişsinizdir defalarca affetmiştir sizi bağrına basmıştır yine tekrar ve tekrardan güvenmiştir 2. yıla girerken siz artık yalan söylemeyi bırakıp sadece onun istediği gibi bir hayatı yaşamaya başlamışsınızdır ama nafile o gidip eski yalanları bulmaya devam etmiştir eski olduğunu biliyordur ama artık onu inandıramıyorsunuzdur resmen yalançı çoban hikayesine dönmüştür hikayeniz artık mutlu olmak ona sevgiyi göstermek için ne kadar çabalasanız da y,ne yalan yüzünden ilişkiniz bitmiştir bu sefer çok ciddi olduğunu ve onu hiç bu kadar yaralamadığınızı söylemiştir ama yine inandıramazsınız yapmıyoruma. nefret acı keder hepsi bürümüştür onu. ve en sevdiğiniz sizden nefret ederek ayrılır yanınızdan tüm yalvarmalarınız boşuna gider.
Yeni taşınılacak öğrenci evinin yatılı erkek kuran kursuyla ortak dış duvar paylaşmasıdır. Öğrenci evinin genel özelliklerini taşıyıp taşıyamayacağı çok merak edilmekle birlikte sabah uykunuz imam tarafından bölünmesi mümkündür.
edit: evin leventte olması, güneş alması, odaların mükemmel olması ve kirası nedeniyle cazip gelmiştir.
Küçük kardeşinizin laptopun yüzeyinin çok pürüzssüz olmasını neden göstererek topaç çevirmesidir hatta ileri gidip araba savaşları yaparak insanı çileden çıkartır.
2 yıla yakın süredir birliktesinizdir, hiçkimseye vermediğiniz kadar emek vermişsinizdir ama olmuyodur en ufak kavgada ayrılık lafları ediliyor kapılar çekilip ortam terk ediliyordur. Fakat siz o küçük gidişlerin her zaman dönüşü olacağını biliyorsunuzdur ta ki o gün gelene kadar, canınıza tak edene kadar.. Sürekli çekip giden bir adamın gelecekte eşiniz olmasını düşleyemediğiniz, onun peşinden koşmaktan sıkıldığınız, aşkın size mutluluktan çok acı verdiği işte o an hiçbir şey kalmaz aklınızda, yapamam ayrılamam demek gider artık. Unutmak zor olacaktır belki, hatta bilirsiniz o kadar sevemeyeceksiniz bir daha ama işte o son noktayı koyan sözcükleri söylersiniz ve kapı son kez kapanır.
ilk yılını sürekli dışarıda geçiren öğrencinin artık ev yaşamını özlediğinin bir belirtisi olan tek başına ya çoklu oynama seçenekleri olan öğrenci evinde bulunan oyuncaklardır. Monopoly,tabu,trivial pursit gibi kutu oyunlarından başka, basket potası denizde! oynamak için tasarlanmış yapışkanlı top ve raketleri, , havalı hokey,kutularca yapboz,hiç kullanılmayan futbol oyunu,twister,risk ve yerine göre oyuncak sayılabilen devasa peluş ayı, oyuncak bebekler...
7 yaşındaki kardeşinizin her an şiir yazması ve gelip bunları size okumasıdır.
Güzel Kar
gel gel güzel kar
seninle hep oynayalım
hep eylenelim( bu şekilde yazılmış orjinalini bozmamak lazım)
benim dostum kar.
Var mıdır senden güzel?
bembeyazsın, pırıl pırılsın
kimdir seni sevmeyen göster bana.
beyaz renginle göster bana bu dünyayı
seninle hoplayıp seninle zıplayalım
en güzel şeydir en güzel şey
karla oynamak, karla oynamak.
ithaki yayınlarından çıkma Herbie Brennan imzalı Peri savaşları serisinin ikinci ve son kitabı. Fantastik dünya sevenler için yeterli gelmese de tatil günlerinde okunup, zaman geçirebilinecek bir kitap.
ithaki yayınlarından çıkma, Herbie Brennan imzalı bir iki kitaplık fantastik serinin ilk kitabıdır. Kitabın arka kapağında ise;
Bay Fogarty'nin kedisi bir kelebeği mideye indirmek üzereyken Henry kelebeğin hayatını kurtarır. Ama aslında kurtardığı gece Perilerinin tehdidi altındaki ülkesinden kaçmak zorunda kalmış peri prensidir. periler diyarına geri dönebilmek için Prens Pygrusun tek güvencesi Henry ve Bay Fogartydir. Ailesinin sorunlarıyla uğraşmakta olan Henry ise bir anda kendisini sürükleyici bir serüvenin içinde bulur.
Orta Anadolu'nun seksen evlik köylerinden Ç. Köyü' nün erkekleri o yıl da çalışmak için çeşitli bölgelere dağıldılar: Sekizi onu Kayseri Dokuma Fabrikası' na gitti, dördü beşi sivas çimento fabrikası cer atölyesine, içlerinden üçü de Çukurova' nın yolunu tuttular. Bu üç kişi iflahsızın Yusuf, Köse Hasan, Pehlivan Ali
...
Böyle başlar işte Orhan Kemal' in mükemmel eseri. Öyle bir anlatır ki yazar bu üç adamın iç dünyasını, öylesine derin yansıtır ki ruh hallerini; önce Yusuf olursunuz sonra hasan, ali, yeniden yusuf... Bunun yanında o insanların yaşadığı dünyayı, karın tokluğuna çalışmayı ya da kazandığı parayla nefsine hakim olamamayı..
üzerinde çok konuşulup tartışılacak bir eserin okunması kişisel gelişim açısından tüm sözlük ahalisine tavsiye edilir.
her öğün afiyetle yenilebilen, ister tuzlu ister şekerli yoğurdun içine ekmekleri doğrayıp karıştıralark yapılan acil durum aperatifidir. Evde yemek yoksa karnınızdan da garip sesler gelmeye başladıysa doğrayın ekmeği yoğurda sonra da götürün.
sevgili denilen kişinin bir arkadaş ortamında bulunduğunda sizi aramaması mesajlarınıza geç cevap vermesi durumudur. insanı çileden çıkarır bu durum. Evde yalnız olduğunda milyon tane mesaj atan geç cevap verince beni unuttun diyen sevgilinin tutarsızlığıdır bir nebzede. Hele bu sevgili arkadaşlarıyla ps ya da bilgisayar oynuyorsa sabaha kadar yanıt alamamanız, endişelenmeniz mümkündür. Sıkı bir trip gerektiren durumdur.
Yeni dönem itibariyle itüde dersi bir kere almış olmanın yeterli olduğu durumdur. Dersten kalınsa dahi bir üst ders alınabilecektir. itü senatosuna selam olsun!
Fantastik bir kitap serisi olmakla berber Drizzt serisinin ilk kitabı olan "anayurt"un arka kapağında şöyle der: Bildiğimiz yerlerde uzakta,farklı bir boyutta,tanımadığımız akıllı ırkların, Kara Elflern yaşadığı karanlık bir yer;Menzoberranzan...Soylu evin prensi;Drizzt Do'urden. Kendi ırkından olmayan bir şeyler arıyor. dürüstlük bağlılık.paylaşmak gibi insana ait şeyler. bir yolculuk hikayesi..
itü deki en iyi matematikçidir (esin gidon'un da hakkınını yememek lazım) erkeklerle arası kızlara oranda daha iyidir ama artık orası da kusuru olsun. Gördüğü her yerde herkese gülümser dobie hanım.
Prof. olması rektörlük tarafından değil ingilizce bilmediği için engellenen aşmış tarihçi. Sınıfta kız çocukları var şimdi söyleyemem dedikten sonra bile lafını hiçbir şekilde esirgemeyen fazla bilgisi olduğuna inandığım fakat sinirlerine hakim olamayan Türkiye'deki çoğu olaya hakim nadir insan.
Tek tip edebiyat dergiciliğine son veren ilk basımını şubat 2009 da yapan ertan mısırlı imzalı bir dergi. ilk sayısında Nazım, Dağlarca, Aragon, iLhan Berk, Necatigil, Cemal Süreyya, Behçet Aysan, Rüştü Onur ve Özkan Mert in bilinmeyen yönlerini, tanınmayan şiirlerini, güncelerini ya da onlar hakkındaki röportajları yayımlamıştır.
Yaprak adında bir gazete yayınlamak fikri, bundan yıllar önce bir araya gelen birkaç "garip" adama aitti. Yaprak, adından da anlaşılacağı gibi arkalı önlü iki sayfa tek yaprak basılacaktı. Bu "garip" adamlar, kendileri kadar garip bir gazete yayımlamayı günün koşullarında büyük zorluklarla başardılar. Mahmut Dişkerdem para, Orhan Veli Kanık ise herşeyini verdi. 01.01.1949 günü yayınlanan ilk sayısında bir şiirle yazılmıştı hareketin manifestosu.işte o şiir:
Alışveriş
Gül verir, gonca alırız.
Bülbül verir serçe alırız
edebiyat verir,yalınsöz alırız.
ŞArkı verir, türkü alırız.
tek ses verir, çok ses alırız
halı verir, kilim alırız.
KAra tahta verir, hayat alırız.
Diploma verir, değer alırız.
Lisan verir, dil alırız.
Tesbih verir pergel alırız.
HAcıyağı verir ,zeytinyağı alırız.
Meta verir, fizik alırız.
Turan verir, memleket alırız.
Hemşeri verir, yurddaş alırız.
Salon verir, sokak alırız.
Hazırlop verir, alınteri alırız.
Canan verir, dost alırız.
Gözyaşı verir, ümit alırız.
Kül öykü gazetesi adı üzerinde bir öykü gazetesi olmakla birlikte (Türkiye'nin ilk öykü gazetesi) ayda bir çıkmaktadır ve onca kalitesine rağmen sadece iki liraya satılmaktadır. içerik olarak ünlü yazarların çeviri öyküleri ya da piyasa da yer edinmemiş(kesinlikle yayınevi ya da ülkemiz insanlarının öyküye değer vermemesinden kaynaklanıyor.) öykücülerin eserlerini yayımlamaktadırlar. Yine ünlü yazarlarla söyleşiler ve edebiyat dünyası haberleri bu gazetenin gündemini oluşturmaktadır. Eğer gerçekten öykü okumaktan zevk alıyorum diyorsanız bu gazeteyi size şiddetle tavsiye ederim.
Oralarda bir yerde... Kaderinde,okuyabilmek için bizim yardımımızı alması yazılı olan bir çocuğun, Büyüyüp yok olan doğaya katkı sağlayarak varoluş amacını gerçekleştirmek için kendisini toprağa ekmemizi bekleyen bir fidenin, Türünün varlığını sürdürebilmek için bizim gibi kişi ve kuruluşların maddi ve manevi desteğine ihtiyaç duyan bir canlı türünün, Başını sokacak bir barınağa ihtiyacı olan bir evsizin var olduğunu biliyoruz diye başlayan bir bildiridir kendisi.
