her zamanki gibi bir başlıkta foruma cevirdiniz a.q yok bu anket değil mi diyen insanlar, bu iki insan üzerinden de saçma sapan muhabbetleri kurmaya başlamış ve devam ettirmişlerdir.
herşeyden önce evet su an itibariyle hayatta olmayan bu insanlar hakkında en azından ölümleri ile ilgili başlıklar altında ileri geri konuşulmaması gerekir.
ha ikisi de boş insanlar olup senin için değersiz olabilir. **
ama bu allah rahmet eylesin demekten alıkoymasın seni.
tamam mustafa kemali sen daha çok seviyorsun. tamam bu ülkeyi atatürk aldı sırtına, savaşta aldı mitralyözü allahın verdiği o muhteşem güç ve ilahilikle savundu ülkeyi. *
tamam gerçeklerin birtek sen farkındasın. zaten diğerleri ne anlar siyasetten amkym demi..
hadi bunları kabul ettik..
ulan takım mücadelelerine ne demeli. madem ağırbaşlısın bişiler biliyorsun, faydalı olmaya niyetlisin. bu ne a.q.
onu geçtim bunları da yapıyorsun da karşıt görüşlerini habire eksileyip duruyorsun. e ona da tamam. özel msjdan nie hakaret ediosun dingil. *
bugün yaptığım şeydir. model değiştirmek değil aslında uzun olan bi saçı kısalttığınızda da aynı etki ortaya çıkıyor. kendimi çok acaip hissediyorum aynaya bakınca. hatta sırf bu his için uzamasına izin veriyorum biraz. sonra kestiriyorum.
herkesin eurovision u izlediğinden oluştuğunu sandığım sessiz sakin icraattan uzak bir ortamdan.bol bol eksileyen ibnelerin bile mola verdiğinden endişelenmem sözkonusudur.
neyse ben de izlemeye gidim...
edit: yok ya ibnelerin çoğu burda hala.. olsun ben yine de gidim..
özellikle lise çağlarında çokça rastladığımız palavralardır..
lise sıralarında birgün...
coğrafya dersine giren hoca 5 yasından itibaren national geographic izlediğini itiraf eder ve konuyu daha da ilginç bir hale getirmek istediğinden söylediğini düşündüğüm; "tuzlada kolu kadar kelebek" gördüğünü söyler çok ciddi bir şekilde..
öğrencilerden kahkaha sesleri yükselir ve hoca gülmelere dair şaşkınlığını gizleyemeyerek:
-valla bakın kraliçe kelebek denir bunlara... bembeyaz,kocaman kanatları olan bir kelebekti.
demesiyle kahkaha seslerinin arasından bir arkadaşın kalkıp:
-martıdır o martı ya...
demesi ve ardından kopan kahkaha sesleri hiç çıkmaz aklımdan..
öncellikle çok doğaldır...
ama bazen kırıcı başlık ve entrylere neden olmaktadır..
sözlüğümüze yakışır hoşgörüyü ve ılımlılığı göstermemiz gerekir..
elele, kardeşçe, nice mutlu günlere...
daha yükseğe sıçrayabilmek için tasarlanmış bir egzersiz programı. daha çok basketbol oynayan insanların smaç basabilmek için tercih ettikleri bir program.
tv8 kanalında haber spikerinin 'tescilli münazaracılar' diye tanıttığı iki genç arkadaşın uluslararası yarışmada türkiye'yi temsil ederken tartışmak zorunda kaldıkları konu. bence birçok başıboş suikastçinin dikkate alması gereken bir noktadır. madem birini vuracaksınız bush ne güne duruyor.
kendini laik olarak gösteren birçok insanın yüzlerce entry yazdığı, saatlerce konuştuğu konu. hem türban takıyor; hem de mini etek giyiyor, makyaj yapıyor, orasını burasını açıyor... böyle uzayan bir silsile.
bunların hepsi türban takan insanların orasını burasını açmaması gerektiği ve örtünmesi gerektiğini söylediklerini gösteriyor. ne yani bunun tam tersini düşününce; türban takmayan insanlar oralarını buralarını açmak ve yine açmak zorunda olduklarını mı gösteriyor? gerçekten bunu mu düşünüyorlar yoksa söylediklerinin bu anlama geldiğini farkedemeyecek kadar saflar mı? merak ediyorum.
türbanlı kız mini etek giyemez, ama bol bir pantolon giyebilir. o zaman türbanlı olmayan kız da mini etek giyebilir ama bol bir pantolon giyemez. çünkü o zaman kendisiyle çelişir.
çok ilginç bir paradigma. bu yüzden tebrik ediyorum bunda emeği geçen herkesi.
rusların işkence yöntemleridir. en beğendiğim yöntem:
havluyu bir köşesinden çaprazındaki köşeye doğru yuvarlayıp rulo yapılır. sonra bir insanın boğazından aşağıya doğru sarkıtılır bir ucundan. bir süre sonra mide sindirim yapmaya başlayınca salgılanan asitle havlunun bir kısmı mideye yapışır. havluyu çekersiniz ve tüm organları mide başta olmak üzere dışarı çıkar.
(bkz: yuh ebenin nikahi)
komünist ve materyalist gençliğin tartışma konularından biridir. amaç evrende ilk önce maddenin mi yoksa fikirin mi varolduğunu tartışmaktır.
genelde madde daha önce gelir diyenler ya materyalist ya da sadece ateisttir. fikrin daha önce geldiğini savunmak da inançlı olmayı ve tanrının varolduğunu kabul etmeyi gösterir.
yani bir bakıma madde daha önce gelir diyen insanlar 'big bang'i savunurlar. fikir daha önce gelir demek de herşeyin ilkinin allah olduğunu ve allah'ın herşeyi yoktan var ettiğini düşünmektir.
toplam iki bilemedin üç başlığı olan ve bu başlıkların tamamının da 'yarma' eylemi içeriğinde olmasından endişelenmeyen insanlar...
Yaran entryler
Yaran başlıklar
Yaran diyaloglar
Yaran msn diyalogları
sözlükte 'eski sevgililer' ile alakalı binbir çeşit başlık var. hatta 'eski sevgilinin osurması' başlığına bile rastlayabilirsiniz.
peki ya eski sevgiliniz yoksa. ne yani? şimdi ben mi osurucam?
acınası bir durum değil mi?
prof. uğur tanyeli'nin insanların aklına düşürdüğü soru. tanyeli'ye göre mimar sinan halk tarafından uydurulmuş bir kişilik. bunun nedenini hiçbir yazılı eserde mimar sinan adının geçmemesi olarak gösteriyor.
10. sınıfta bir yılımı birlikte geçirmek zorunda kaldığım insan. bütün sınıfı günahkar olarak tanımlayan, 'cumhuriyet mitinglerine katılanların hepsi ateistdir.' diyen kişiliklerde de karşınıza çıkabilir.