son dönemlerde dinlediğim, keyif aldığım benim için en büyük keşiflerimden biri benim için..
ankara passage pub da iki konserinde bulunmak çok güzeldi benim için, sahnedeki hal tavırları çok samimi geliyor her defasında.. son konserlerinde yeni şarkıları da paylaşmaları çok güzeldi.
27
tam hayatın ortası gibi geliyor bana... okul bitmiş, iş hayatına başlamışsındır ama yinede de bir şeyler ters gidiyordur ve mutlu değilsindir. bu yaşın çok uygun olduğunu düşünenlerdenim her defasında...
Günlerden pazartesi uyandırdı sokak sesi.
Erken saatlerin karanlığı penceremi tıklattı.
Süzüldü içeri yalnız kız.
Renklerden maviydi yatağın ucuna serildi.
Küçük odanın dağınıklığı üşüttü zayıf kollarını.
Sıcak bir şey istedi yalnız kız.
Hali tavrı çekingendi.
Beni ilk defa görmüş gibi uzun belli hikayesi.
Anlatmamayı yeğledi sessizliği severdi yalnız kız.
Ne güneş açtı ne yağmur yağdı.
O bir sustu bir ağladı.
Kirpiği ıslak bileği çıplak kahvesiyse siyah.
Kelimelerden hayali biraz ışık olsa ya dedi.
Avuçlarını bana açtı göz kapakları yalvardı.
Bir mum yaktım iki söz yazdım.
Dalgaya yattım gözümü açtım.
Bir vardı bir yoktu yalnız kız.
Bir vardı bir yoktu yalnız kız.
müzik.
gecenin karanlığında öyle bir iyi geliyor ki, ilaç misali.. gün kötü olsa da, her şey berbat gitse de iyileştirici bir etkisi oluyor her defasında.
müzik dinlemek.
şebnem ferah - utangaç.
şarkının sözlerini, melodisini çok seviyorum ama şarkının ortasında bir solo kısmı var ki her dinlediğimde tüylerim diken diken oluyor.