zahiri
664 (gordon freeman)
altıncı nesil yazar 3 takipçi 47.00 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    uludağ sözlük te entry oylama kültürü

    1.
  1. önce başlığa bakılır, başlık baştan kokar mantığı ile eğer kişinin hoşuna gitmediyse, ya da başlık güzelse altındaki tüm entryler okunmaksızın kafadan bir bir artılanır yahut eksilenir.
    ikincil olarak entryi yazan yazara bakılır. entrynin sahibi yazar eğer ideolojik olarak sizinle genel anlamda uyuşuyor ise entry okunmaksızın artılanır ya da tam tersi şekliyle sizinle her düşüncede zıt düşüyor ise enrtysi okunmaksızın eksilenir. böyle bir fişleme, böylesine bir önyargı da hakim.
    üçüncül olarak entry eğer uzun ise ilk bir kaç satırına göz gezdirilir buradan yapılan çıkarsama ile entry eksilenir yahut artılanır.
    son ve istisnai olarak nihayet enrty okunulur. ancak değerlendirme aşamasına gelindiğinde ya entryi anlamamış olmaktan ya da bir alternatif geliştirememekten yine belli bir koşul, bir mantık geliştirmeksizin entry artılanır yahut eksilenir.
    yemekteyiz proğramında yemek esnası ve oylama sekansı arasındaki paradoks canlandı şimdi gözümde.
    örnek teşkil etsin diye veriyorum. #5292322 nolu entrym daha yeni kaydet butonuna basmamla birlikte bir kaç artı bir kaç eksi almış.
    ben o kadar uzunca açılımlar yapıp tanımlamayı genişletmek adına laf kalabalığına girişmeksizin kısaca; yeni nesil karikatürcüler yavşaktır yazsaydım yine bu entry aynı şekilde artı ve eksileri alacaktı eminim. hal böyle iken entry yazmanın hiç bir mahiyeti kalmıyor azizim. yaşvaklar, ibnedir, güzel insandır, doğrudur, gibi tek kelimelik yargılar getirelim olsun bitsin. boşa uğraşmayalım yazmayla anlatmayla. nasıl olsa müdavimleri ve karşıtları tarafından analiz edilmeden eksilenecek ve artılanacak.
    7 ...
  2. türk tv dizilerindeki sapkın ilişkiler yumağı

    1.
  3. son demde türk dizilerinde böylesine bir sapkın ilişki modası hasıl oldu. artık sebebi, senaristlerin cinsel fantazileri midir, rtük'ün erotizm ve erotik yayın yasağından mıdır bilinmez, böylesine bir ahlaksızca yöntem kullanılmaya başlandı dizilerde. verin efendim her türden içeriği, isteyen seyretsin, böyle ahlaksızca yöntemlere başvurulmasın çoluk çocuk izliyor evde bunları.
    Neyse şimdi bu türden dizilerden takip edebildiklerim arasından bir kaç örnek vereyim de entry daha anlaşılır olsun.

    Bir bulut olsam : olay güney doğu bölgesinde geçmekte. bir adam var, evleniyor ayrılıyor kuma geliyor falan. ayrılan başka biriyle evleniyor, eski koca gelip tecavüz ediyor, yeni kocaya bir şeyler oluyor, bu adam piyasa bir karıya daha çöküyor, sonra bu adamın babası da aynı karıya çöküyor, ortada bir doktor var o da elin dul karısına eline geçen ilk fırsatta çökecek gibi. yani böylesine bir ahlaksızlık, böylesine bir otel, belediye başkanlığı saygın adam portresi yuh!
    sorsan hacı bu ne iş diye yapımcılara "biz doğu kadının yaşamış olduğu dramı ve travmaları, toplumsal baskıyı ve kadının bir metaya dönüştürülüşünü, kadının adı yokluğunu, ikinci sınıf insan sayılışını falan analiz ediyoruz" der çıkarlar. tamam sen gene et de sıçratma bari abi ya.
    gerçek hayatta bu adamların yüzüne tükürür, dönüp bakmayız, ama televizyonda evlat - uşak, karı - kız manda gibi seyrediyoruz.

    unutulmaz : bu sapkın ilişkiler yumağında bir ekol bence bu dizi. şimdi ortada, orta yaş krizine girdiğini düşündüğüm, yaştan hallice, saçlarına kırlar düşmüş bir adam var. ama nedense adama dünyada kalmış son erkek ya da bereket tanrısı muamelesi çekiliyor. bu adam cağız, bir kızla nişanlanıyor, sonra nişanlandığı kızın, kız kardeşini yani baldızını hamile bırakıyor, sonra bu hamile bıraktığı baldızıylan birlikte aşk acısı çekerken çok üzülüyoruz vah vah diyoruz biz.
    sonra bu baldız gidiyor birine yamanıyor. bu yamandığı kişi de aslında ne hikmetse artık kimsenin bilmediği ablasının kendisini hamile bırakan kocasının kardeşi falan.
    yanı adam böylece ham baldızına çökmüş oluyor hem de kardeşinin karısına. allah, akıl fikir vermemiş sadece vajinayla penis vermiş bunlara.

    aşk ı memnu: uşak aşıya, aşçı bahçivana, bahçivan şoföre, sonra hepsi uşağa dizisi.
    kimin eli kimin neresinde belli değil, bir oğlancık var. amcasına garezi neyse artık karısına kızına kayıyor, madam var adam var hespi birbirine kayıyor. anlatılmaz yaşanır. aile aile değil, ev ev değil seks hause mübarek. çılgın bir partinin tam ortasındayız sayın seyirciler.
    Gerçi bilmiyorum belki buna uydurulacak bir kulp vardır romandan uyarlama diye romanı okumadığım için bir şey de diyemem. zaten türk edebiyatından da haz etmem.
    3 ...
  4. rusya yı korkutan yaratık

    1.
  5. rusya'da bir inşaat alanında bulunan ve bilinen hiç bir canlı türüne benzemediği iddia edilen yaratıktır.
    birileri iyice insanları yiyor artık. bilinen değilmiş.
    lan ne bilinen değil, bildiğin alien cücüğü bu.
    http://www.hurriyet.com.t...unya/12937652.asp?gid=229
    3 ...
  6. yere düşen çocuğu teskin etmek için yapılan taktik

    1.
  7. "yere dusen cocugu teskin etmek icin dusme aninda aciya neden olan yere kizmak"

    tıpkı bizim hanım, aynı aynı.

    efendim malumunzudur bebeklikten çocukluğa geçiş evresinde olan insan yavruları, çok deli dembesek hareketlerde bulunurlar, dengelerini tam sağlayamaz, sakarlıkları ile her şeye çarpar, yere düşer sürekli evdeki eşyaları ve kafalarını kırarlar. bu veletlerin ellerinde yüzlerinde yaraları vucutlarında bereleri hiç eksik olmaz.
    işte bu evrede ebeveynler yere çarpan yahut yere düşen çocuğun zırlamalarından kurtulmak için bir teskin etme yöntemi olarak düştüğü yeri kötüleme gayretine girişirler.
    "vay kaka yer vay, sen benim oğlumu nasıl üzersin al sana, kötü yer ben de sana vuruyum da gör" gibi meczupça tavırlarla o düşülen yahut çarpılan yer yahut nesneye elleriyle ayaklarıyla terlikleriyle girişirler.
    bu sayede düşen velet te kısasa kısas mantığı geliştiği için, cezasını çektiği, hak ettiğini bulduğu mantığı gelişir.
    ilerleyen yaşlarda bu çocuklarda böylesine bir çocukluk yaşadıkları için, suçlarını kabul etmeme, kendi şahsi hatalarını görmezden gelme, kendilerince hatalı bir dış etken bulma, kendi eyleminin sorumlusunu dışarda arama, suçu başkasında görme, öz eleştriden uzak, kaderci, yaptığı hatalardan ders çıkarmak yerine sanki olağanmış ve kendisinin hiç hatası yokmuş gibi davranan sağlıksız bireyler olarak toplumdaki yerlerini alırlar.
    0 ...
  8. cocuga mama yedirmek icin kiskandirma taktigi

    1.
  9. bizim hanımın taktiği.
    "alican bak mama geliyooor, aaa hadi kuzum ye ama ya. bak yemesen ayı yogi yiyecek, bak yoksa x yiyecek, çabuk çabuk hemen ye bak, yoksa o yiyecek valla" şeklindeki ifadelerle birileri üzerinden kıskandırarak yemek yedirme taktiğidir.
    oldukça yanlıştır, o çocuk yarın büyünce, kıskanç, paylaşımdan haberi olmayan, ben merkezci, kendinden başkasını düşünmeyen, liberalist yavşağın teki öhöm, neyse, teki olmayacak mıdır. elbette olacaktır. sağlıklı bireyler yetiştirmek için, çocukları basit konularda kolaycılık adına bu türden yanlış algılara yönlendirmemek gerekir.
    5 ...
  10. doktor x

    1.
  11. action man'in ezeli düşmanı, hikmetinden sual olunmaz bir gariban karakter, kötü kahraman.
    0 ...
  12. the complete chronicles of narnia

    1.
  13. c.s. lewis'in 7 fantastik seriden oluşan, türçeye narnia günlükleri olarak çevrilmiş, birisi sinemaya uyarlanmış, diğerlerinin de sinemaya uyarlanılacağı düşünülen, türkiye'de çok az kişinin bilmesine rağmen yurt dışında harry potter, the lord of the rings kadar ünlü, çok satılan kitaplar arasındaki yerini koruyan masallar serisi.
    (bkz: the lion the witch and the wardrobe)
    1 ...
  14. sözlük dilencileri

    1.
  15. abicim, yakışıklı abicim, allah sevdiğine bağışlasın abicim, bi bakınız ver abi n'olur.
    (bkz: bakınız vermek)
    (bkz: bkz kullanılması gereken entry)
    2 ...
  16. kil payı

    1.
  17. kimi zaman iki ya da daha fazla varlığın birbirine temas etmesinin ya da belirlenmiş bir hedefe varışta yarışanlar arasında bulunan izahatı güç bir ölçü farkını belirtmek için kimi zaman aynı durumdan dolayı tam olarak ölçülememiş tespit edilememiş zaman dilimini tasvirlemek için , bazı durumlarda biraz da mübalağa yapmak için bir mesafe bildirme açısından kullanılır.
    neredeyse , ramak kalmak, az kalsın, ucundan azıcık gibi sözlerle eş anlamlı sayılabilir. son verilen örnek pek te entry ile alakalı gözükmeyip aslolan; hız : yol / zaman 'dır
    0 ...
  18. turing odulu

    1.
  19. 1966 yılından beri her yıl bilgisayar bilimi konusunda çığır açacak gelişim ve icat ve keşiflerde bulunan kişilere verilen, günümüzde kullandığımız modern bilgisayarların oluşmasında büyük emeği geçen alan mathison turing kişisi adına kendi ismiyle, kazanmayı hak etmiş kişilere yüksek meblalarda paralar veren bir nevi bilgisayar bilimi nobel ödülü
    0 ...
  20. medeniyet görmemiş sığır

    1.
  21. tam olarak doğru bir genel yargı olduğu söylemek güç tür efendim. genel anlamıyla bir önerme olarak kast edilen varlığın sığır olmadığı, sığırın fıtratına yakın bir tavıra sahip insanlar için kullanıldığı aşikardır.
    zaman içerisinde insanoğlunun hal - hareket, kılık - kıyafet, beslenme alışkanlıkları, ahlak ve edep anlayışları, tavırları gibi daha bir çok konuda çağlar atlandıkça bazı değişimler gözlemlenmiştir. aynı durumun söylenemeyeceği bazı istisnai durumlar da vardır.
    fakat sığırların yaşam biçimi zaman içerisinde değişmemiştir. sığır nihayetinde sığır olarak kalmıştır. sığırı üst düzey bir toplantıya yahut bir salona götürseniz hemencecik kendini belli ederek gelişi güzel osurarak olsun, meydanlık yere zıçarak olsun. möö'leyerek olsun.
    işte bu insanoğlundan bazı istisnai olanlar da tıpkı sığırlar gibi evrilememişlerdir.
    bu söz o kişiler için kullanılır.
    0 ...
  22. televizyona çıkan kişideki anormalleşme süreci

    1.
  23. sevilmeyen yazarın entrysini muntazaman eksilemek

    1.
  24. her seferinde nükseden bir hastalık gibidir. içten içe gıcıklanılan, varlığından dahi rahatsız olunan, kendinizce fişlediğiniz bir yazarın entrysine her hangi bir başlık altında her hangi bir vesileyle denk gelince, yazar nickini okur okumaz, entrye dahi bakmadan eksileme dürtüsüdür. sizin için ne yazdığı önemli değildir. bu dürtü, bünyede gayriihtiyari olarak husule gelir. yani bir refleks gibidir. istemsizcedir. bir nev i pavlov'un deneyi durumudur.
    zamanla bağımlılık yapan bu kötü duygu ve yönelim, kişiye adeta tevbe suresinin 5. ayetindeki gibi, vahyedilmiş gibidir. "onları nerde görürseniz eksileyin", beyin kıvrımlarında dolaşan zangoç sürekli kafanızın içinde bunu hatırlatır size.
    ben de bu hastalıktan mustarip biriyim.
    özellikle, enderun sevgiler, sevi yordun beni cok, murteci, kafiyesiz eleman gibi yazarlar bu grup içinde öne çıkan nickler. bir başlık altında, bir entryde, oylama yapabileceğim her hangi bir yerde, yeter ki görmeyeyim bu isimleri okuduğum an zımbalıyorum.
    ama bunu istemsizce yapıyorum. haklarını helal etsinler, etmezlerse de s.kimde olmaz gerçi.
    12 ...
  25. 2 eylül 2009 gaziantep köy muhtarlığı baskını

    1.
  26. Gaziantep'in ıslahiye ilecesine bağlı büyükbilenler köyünde yaşanan, muhtarlık seçimlerinden doğan bir husumetten olduğu söylenilen kanlı bir baskın. muhtarlık seçimini kaybeden karşı ailenin, seçimleri kazanan muhtarın evinde verdiği iftar yemeğine, düzenlenen silahlı saldırıda 13 kişi yaralanmış ve iki kişi ölmüştür. yaralananlar da eğer ölmüş olsalardı bu düpedüz katliam olacaktı.
    ilk bilgilere göre saldırıyı 3 kişinin otomatik av tüfekleri ile yaptıkları söylense de muhtar yaklaşık 12 kişilik bir grubun diğer silahlarla beraber kalasnikoflarında kullanılarak yapıldığını iddia etmekte.
    bir de köyün ismine bakar mısınız "büyükbilenler" mardin'deki köyün ismi de "bilge"ydi acayip ironik bir memlekette yaşıyoruz.

    haberin detayları için ;
    http://www.bighaber.com/i...okuldu-2-olu-13-yarali-2/
    1 ...
  27. vampirler için yayınlanan rüya yorumu programları

    1.
  28. özellikle çanak antenli kanalarda rastladığım, türk vampirlere hizmet veren televizyon proğramlarıdır bunlar evet.
    ama pek tabi bunlar arasından en dikkat çeken, yine ilklerin öncüsü, öncüsü olmadığında bile en başarılı, yaratıcılık ve özgünlük timsali, izleyiciye format attıran formatların sahibi, flash tv'ye ait olan rüyanız hayrolsun proğramı.
    efendim, ne zaman ki su dökmeye kalksam, uyku tutmasa, içinde bulunduğumuz aydan dolayı bir sahur hadisesi de var tabi, televizyonlarda bu minvalden proğramlara sıkça rastlar oldum. gecenin 3 ünde, 2 sinde, sabahın 4 ünde, insanlar o paralı telefonlarında arayıp, abidik gubidik, burcun ne hurcun ne ile karışık, götten sallandığı o kadar da aşikar olduğu halde klişe cevaplar veren psiko hatunlara gördükleri rüyaları yorumlatıyorlar.
    artık rüyaların ve yapılan yorumların manyaklığını geçtim, bu proğramları arayan insanların tamamen sorunlu tipler olduğunu bile geçtim tek merak ettiğim şey bu rüya görme aparatları gerçekten normatif sorunlu insanlar mı yoksa daha da fenası birer vampir miler?
    yahu arkadaş gece hangi saatte açarsam açayım, bu adamlar rüya yorumlatıyor oluyor, hangi ara uyuyorsunuz, hangi ara rüya görüyorsunuz, allah akıl fikir versin. biz aciz ademoğulları olağan olarak geceleri uyuyor, gündüzleri de hayatımızı idame ettirebilmek için çalışıyoruz. şimdi bu vampirler gece sürekli rüya yorumlattıklarına göre, gündüzleri uyuyorlar ve bu şekilde çalışmadıkları için de rüya ile beslene beslene kirişi kırıyorlar.
    ne diyim artık; sayın vampirler, rüyanız hayrolsun.
    1 ...
  29. üç ayaklı kürt planı

    1.
  30. sabah sabah yarmama sebep haber başlığı. efendim bu üç ayaklı kürt planı akp'nin yeni kürt açılımı paketiymiş.
    ama insan böyle de plan mı olur demekten kendini alamıyor. tamam ayrımcılık yapılır da bir azınlık da bu kadar ötekileştirilmez ki hayatım. neymiş efendim üç ayaklı kürt, nedir lan bu üç ayaklı kürt, zenci mi kürtler. gerçi bluevelve gibi sayın yazarların, doğuya gidildikçe penis boyunun uzaması gibi enteresan fikirleri vardı ama bu başka bir şey, bir penis düşünün ki üçüncü ayak olmuş, böyle bir işleve sahip. yuh.
    açılım yapacaklarmış. siz önce kürtlerin kaç ayağı olduğunu hesaplayın demekten kendimi alamadım.
    1 ...
  31. uludağ sözlük yazar zenginleştirme projesi

    2.
  32. bir insan iki paket sigara ve bir adet 330 ml teneke koladan daha değerlidir. şu mübarek günlerde bunun sevabı büyüktür.
    1 ...
  33. yemekteyiz yarışmacıları

    1.
  34. sonradan gurme'dir bunlar.
    yemekteyiz yarışmasında yer alan karakterlere verilen ad.
    5 ...
  35. arkadaşın meme ucunu sıkmak

    8.
  36. bir çeşit eğlence anlayışı olması ile birlikte yapan kişinin abaza olmasını muhtemel kılan daha enteresan eylemler de vardır.
    (bkz: arkadaşın kaslı pazusuna meme muamelesi yapmak)
    1 ...
  37. ben atatürkçü değilim

    6.
  38. gönderme

    1.
  39. ana fikri açıkça belirtmek yerine derinlemesine analiz yapılmadığında ya da bahsi geçen konu içerisindeki imanın nedenselliğine vakıf değilseniz anlayamayacağınız laf cambazlığı.
    yazılı, sözlü bir tartışmayı muhatabınız kişiyi ya da nesneyi konu alacak şekilde gerçek anlamının dışında şekillendirme, dolaylandırma, alt metin, üstü kapalı anlatım.
    0 ...
  40. kafa ütüleyen ikinci cumhuriyetçi zırvaları

    1.
  41. amerika'nın himetinden sual olunmaz.
    ey yüce amarikanya rahmetinden bizleri esirgeme.
    demokraaaasi isterük.
    tepeden inmeci cumhuriyet istemezük.
    bu cumhuriyet çok hantallaştı.
    atatürk ilkeleri de çok ilkelleşti ayol.
    onun yerine cemaat ilkeleri gelse tam süper olur.
    atatürk bu ülkenin önündeki engeldir.
    bu ülkeyi atatürk despotizminden ve devlet otoritesinde temizlemek lazım.
    atatürk gitsin fetoş gelsin.
    birinci cumhuriyetin bokunu pek yedik, acık da ikinci cumhuriyetin tadına bakalım.
    laiklik özgürlükler önündeki engeldir, kalksın her köşe başında şeyh siki öpebilme özgürlüğümüz engellenmesin.
    liberalizm dinimiz amin.
    kahrolsun militarizm, yaşasın anarşizm.
    kürt sorunu da, kürt sorunu.
    kemalizm de baydı artık.
    azınlık hakları, pkk terörist değildir.
    ordu ülkenin üzerinden postalını çeksin.
    ergenekon gelecek ebemizi zitecek.
    allahtan korkmam darbeden korktuğum kadar.
    bebeğim viski koysana, boğaza karşı içeyim dilim damağım kurudu.
    6 ...
  42. la testa fra le nuvole

    1.
  43. aklı bir karış havada. ünlü yazar susanna tamaro'ya ait, 12 yaşındaki bir çocuğun başından geçen dramatik olayları, talihsizlikleri, şaşkınlıkları, çocuk kahramanın bakış açısıyla anlatan, kimi okurların bir sürü anlam yükleyerek çıkarımlarda bulunduğu, benim gibi kimi okurların da sırf okuyup okuyup bitirmekten başka bir şey bulamadığı roman.
    bir nev i; talihsiz serüvenler dizisi
    0 ...
  44. paleolitik dönem

    4.
  45. insanların henüz klanlar halinde yaşamaya, aşamalı olarak, taşı yontarak alet yapmaya, toplayıcılığın yanı sıra avcılığa da başlamaya, ateşi bulmaya, mağaralara resim çizebilmeye, taştan heykeller yapmaya kadar uzanan, içerisinde buzul çağı gibi çok uzun dönemin ve daha bir çok karanlık çağın bulunduğu, fred flintstone gibi tiplemerin de dönemsel olarak yaşadıkları ( ki hala nedense günümüzde benzerleri yaşamakta) hemen hemen m.ö. 50000 yılından itibaren m.ö. 10000 yıllarına kadar uzanan, insanların madeni işlemeye başladıkları çağlara yani tunç çağına kadar süren, çağdan ziyade kültürel evre olarak tanımlayabileceğimiz geniş bir zaman aralığının hakim olduğu süreç.
    (bkz: evrilme süreci)
    2 ...
  46. medler in kürt oldukları iddiası

    4.
  47. tarih atlaslarında, medler'in bulundukları çoğrafyaya dikkat edilirse, medlerin esasında anadoludan oldukça uzakta, perslerden de ziyade bir kısmı bugünkü iranın güneydoğusunda bir kısmının da hindistanda olduğu gözlemlenecektir. buna göre nedir ?
    kürtler hintlidir. ehihi. hint aryani var hem.
    7 ...
  48. aşkı memnu varken kurtlar vadisi seyreden erkek

    2.
  49. bir gece ansızın gelebiliriz

    8.
  50. alperen ocakları kayseri il başkanlığının dtp'li vekillere gönderdiği haritanın altında yer alan söz.
    http://w9.gazetevatan.com...lebiliriz/242978/1/Gundem
    3 ...
  51. sosyalist devrimcilerde azalan kıl sendromu

    1.
  52. komunist ve sosyalist devrimcilerde zamana ve ideolojik anlamda koyuluk derecesiyle doğru orantılı olarak kafa kıllarında görülen azalmadır. ben gördüm.
    söyle ki, sosyalizm diyince ilk akla gelen liderlerden marx, saç, sakal, bıyık, kaş konseptiyle neredeyse elmacık kemiklerine kadar kıl ve tüylerle örtülmüş, ışığın az olduğu bir ortamda ancak parlayan alnından tanınabilecek bir kimse olarak en kıllı devrimci konumundadır. ondan sonra yanakları marxa göre daha kılsız olan uzunca sakallar, bıyık, saç konseptiyle engels gelmektedir. engelsten sonra ise, saç oranında daha bir kılsızlığın baş gösterdiği ancak durumu keçi sakal ve bıyıkla toparlamış lenin. sonrasında saçlı bıyıklı ancak sakalsız (ki sakal sosyalistliğin şanındandır bir duruş hakim) stalin, daha sonra kıl oranın en düşük olduğu sakalsız, bıyıksız sadece saçları ve kaşları bulunan pür i pak mao sıralamayı takip etmektedir.
    inanmayan buyursun buradan baksın;
    http://wpcontent.answers....x-5PadriComunisti.svg.png
    hatta birileri buna, bir devrimci olarak obama'yı da eklemiş ancak, ben kendisinde sosyalist bir emare göremediğim için sıralamaya dahil etmiyorum. fakat evet, obama hepsinden daha da kılsız olanıdır.
    onun için de ahan da;
    http://rlv.zcache.com/soc...3014031513931qibm_400.jpg

    sosyalist devrimcilerde giderek azalan bu kıl fenomeni için tüm duyarlı sosyolog ve psikologları göre başına çağırıken, emre kongar aklıma geliyor ve selamı çakıyorum.
    2 ...
  53. geleneksel nesil savaşları

    1.
  54. hani faşizm sözcüğünü dilimize pelesenk etmiş durumdayızya, her durumda hemen yapıştırıyoruz bu kelimeyi ve her zaman adettendir niyetiyle lanetleyip kınıyoruz ya.
    aslında bu faşizm eleştireni dahil olmak üzere kanımıza iliğimize işlemiş durumda. nesil savaşları da bir tür sözlük faşizmi olarak tezahür edebiliyor. gerçi ben bunu pek faşizm yönüyle değerlendiremiyorum. daha çok geyik maksadıyla kaleme alınıyor. bir tür adettendir hali almış.
    insan dediğimiz sosyal varlığın sanal sıçmasıdır belki bu. illaki kendini bir topluluğu dahil etme çabası, aidiyet kaygısı.
    tabii belli bir prim de yaptırıyor bu. kim uğraşacak bilgi içerikli entryle, tespitle falan.
    bu tip entryler daha fazla dikkat çekiyor. hal böyle olunca herkes neslini savunmak müdavimliğine soyunarak, bir diğer nesile bok atarak oy sağlama telaşına düşüyor. 6. nesil bir yazar sanki kendisini birisinin savunmasına ihtiyacı varmış gibi kahramanlığa soyunarak buradan nemalanmaya çalışıyor. bir başka nesil de bu nesile bok atarak daha eski nesillerin takdirini, bilemedin artı oyunu kazanıyor.
    mesela birisi tutmuş genelleme yapmış. altıncı nesili 500 metreden tanımak diye. nasıl tanıyorlar nasıl beceriyorlar ben yapamıyorum bunu mesela. mübarek herkes nesil dedektörü olmuş.
    her halde entryi okunmazdan evvel yazarın nesline bakıyorlar. bunun yerine yazılana bakmak gerekir. bir entry okuyorsun, bakıyorsun çok güzel yazarına bakıyorsun altıncı nesil. bir başka entry okuyorsun berbat, edebiyattan nasibini almamış dilbilgisi, anlatım bozukluğu allah hak getire nesline bakıyorsun 3. nesil, 2. nesil ve ya her neyse. yani güzel entrynin nesil kavramıyla pek de alakası yok . bu tür genellemeler yanlış tespitlere neden olur. her neslin boktan yazanı da vardır güzel entryler yazanı da.
    altıncı nesil kendini savunma telaşına düşmüş, diğer nesillere küfürle hakaretle abanıyor. diğer nesiller de altıncı nesili 500 metreden tanıyor nasıl işse.
    mesela ben şuandaki nickimle sözlükte altıncı nesil olarak bulunuyorum ancak aynı sözlükte daha önce üçüncü nesil olarak da yazdım. nasıl tanıyor beni bu dürzü merak ediyorum şimdi açıkçası.
    sonuçta kişilerin kendilerini sadece yazı kabiliyeti ile ifade ettiği bir platformda yer alıyoruz. kimsenin bir başkasının savunuculuğuna ihtiyacı yok. kendisini savunamıyor ifade edemiyorsa yazım gücü zayıftır zaten. sen mi kurtaracaksın.
    yemişim nesilini.
    ne yazarlar gördüm ki üstünde nesli yok, ne nesiller gördüm ki içinde yazar yok ahah.
    1 ...
  55. türkiye de karikatür anlayışı

    4.
  56. başlıkta bahsolunan türkiye deki genel anlamda yeni nesil karakatür anlayışıdır. üstadları tenzih etmek gerekir.
    yeni nesil de uğraşsa öğrenecek gibi bu işi. mesela demin bu yazı yazalım furyasından erdil yaşaroğlu'nun bir karakatürü dikkatimi çekti.
    karikatür yazısız da gerçekten anlatmak istediğini anlatabiliyor. hatta o baloncuğa gerek bile duymuyor, ama yine de kondurulmuş. daha çok okurun zekasına hitap etme kaygısı taşıdığından olsa gerek.
    http://www.erdilyasaroglu...1/komikaze-son-karika.jpg
    4 ...
  57. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük