bugünkü yazısında evlenmeye karşı olduğunu,kızına anlattığı masalların sonunu değiştirdiğini,prens ve prenses evlendi yerine sevgili oldular dediğini falan yazmıştır.e bu ne perhiz bu ne lahana turşusu ayşe hanım? siz değil misiniz şimdiki eşinizi evliyken ayartıp,karısından boşayıp nikahı basan? o zaman evlenmeseydiniz sevgiliniz ömer'le,biraz inandırıcılığınız olurdu kanımca.betül mardin'in gelini olma hevesi,dubai'de yaşam,para... "ben evliliğe karşıyım,ilerde ayrılırsak da senden beş kuruş istemiyorum,sevgili olarak kalalım" deseydiniz ya eşinize.
ne yazmış bu arkadaş;
"öğrenciyim, 3 yabancı dil biliyorum. şu an hem bir şirkette çalışıp hem okuyorum. eşcinselim ve burdaki herkesten gerek bilgi birikimimle, gerek kültürümle, gerek toplumdaki sosyal konumumla üstünüm. gerçekler... yani bugün burada bana ve eşcinsellere "ibne" diyen insanlar, sırf yazdığım iki- üç yazıdan dolayı eşcinsellere fahişe genellemesini yapabilen insanlar, yarın sırf benim "altımda" -altımda. uuu ye- çalışabilmek için bana "ah celal beyciğim rica ederim, ben cinsel kimliklere saygılı bi insanım" diyecekler."
arkadaş ek olarak;
türbanlılara küfür edilerek sosyalist olunmayacağını söylemiş.
ha bi de sosyalist olduğunu da iddia ediyor bu bilgi birikimi yüksek arkadaş.
ağzımdan siktir lan ibne dışında bir söz çıkmıyor (afedersiniz ey sözlük ahalisi)
ben sizden sosyal konumumla ve kültürümle üstün değilim böyle arada arsız gibi küfürler kaçıveriyor ağzımdan.
miadı dolmuş ideolojiymiş,onun yerine tayyip'in islam alemi halifesi olmasını destekleyen ideolojileri benimsemeliyiz,onlar daha ilericiymiş,zaten bu bilimde şimdi bulunan şeyler varya onların hepsi kuran'da yazıyomuş olum,valla lan.
gerçek olmadığı açıklanan,iki kişi tarafından yaratılan sözlük karakteri.
ama benim ve birçok insanın kafasına takılan birşey var.
bir araştırma yapmak istiyorsunuz ve aklınıza gelen ilk konu eşcinsellik oluyor,sözlükte uzun uzun bununla ilgili yazılar yazıyor buna vakit harcıyorsunuz,o yazıları yazmak için belli bir bilgi birikimine ihtiyacınız var bununla ilgili yazılar okuyorsunuz vs ve kendinizle ilgisi olmayan birşeyle ilgili araştırmalar yapıyorsunuz.ben yapar mıydım? böyle bir şeye asla zaman harcamazdım.
ahmet yıldız'ı yaratan iki sevgili arkadaş siz ibne olmasanız neden bunları yazasınız?
neden anal sex yaparken bağırsağı patlayan erkekleri sözlüğe taşıyasınız
gerçek hayatta bunları böyle rahat anlatamadığınız için sözlükte anlatıp tatmin oluyorsunuz.
bu aralar kocasıyla cinsel hayatını bi yana bırakıp her tarafından toplumsal sorumluluk taşan ayşe arman da olayın üstüne eğildiyse tamamdır.çözülür bu iş.ülkemizde herkes özgür ya bi ibnelere özgürlük vermemiz eksikti.
türkiye'de yaşıyoruz alooo,mini etek giyip dışarı çıkamıyor insanlar,siz neden bahsediyorsunuz?
bir gün eleştirilerden bıkıp bizi güldürmey bırakmasından korktuğum kişi.
o hep anlatsın ben dinleyim,o hep film yapsın ben izleyim 727420934234 tane araba alsın 78230204 tane ev alsın tüm aldıkları da anasının ak sütü gibi helal olsun.
bi huzur verin ulan artık insanlara,daha iyisini yapın size de gelelim...
ülkemdeki bazı komünist geçinen bireylerin sempati duyduğu bir örgüttür.pkklılara devrimci gerillalar diyen bile var içlerinde.hiç anlayamadım ben bu çelişkiyi dostlar.komünist değilim ama düşüncelerini,amaçlarını iyi bilirm.çünkü bir şeyi eleştirmek için önce onun hakkında bir çok şeyi bilmeniz gerektiğini savunurum.komünizm her türlü milliyetçiliğe karşı bir ideolojiyse pkk'lıların bangır bangır kürt milliyetçiliği yapmasını,hatta kürt devleti kurma amaçlarını nasıl karşılıyorlar merak ediyorum.şimdi bir iki kişi çıkar der ki,kürtler eziliyor,o yüzden komünistler onların davasını destekliyor.e ben şimdi soruyorum o zaman.güneydoğu'da sadece kürtler mi yaşıyor "hayır" peki doğu'da kürt türk rum vs ayrımı olmadan herkes sefalet çekiyor mu? "çekiyor".o zaman bu memleketin kürtlere bir garezi yok canım kardeşim.bu memleketin sorunu istanbul,ankara,izmir dışındaki illeri fazla siklememesi.hatta ve hatta izmir'dekiler bile istanbul'a yapılan yatırımlardan şikayet eder ya hep.her bölgesine eşit muamele yapamıyor malesef.bu da ülkenin gelişmiş olmamasından kaynaklanıyor.sadece kürtlerle ilgil bir durum değil.erzurum'daki halk da şikayetçi bundan,uşak'taki halk da.ve sadece kürtler göç etmiyorlar işsizlikten,parasızlıktan.iç anadoludan,kardenizden her yerden insanlar göç ediyor istanbul'a,izmir'e...
her neyse converse giyen starbucks'çı komünistlerim benim.bi düşünün bakalım bu ülkede kim şovenistlik yapıyor?
sempatilerini sikeyim denilesidir.
pkklılar ne kadar orospu çocuğuysa onu destekleyenler de o kadar orospu çocuğu veya orospu çocuğu olmaya meyillidirler.
yıllardır ülkemizde yapılan bir hededir.
al tarafı ülkeyi emperyalizm uşağı olmaktan,parçalanmaktan kurtardı,alt tarafı bize özgürlük,demokrasi,insan gibi yaşama hakkı,dinimizi yaşama özgürlüğü verdi.alt tarafı bizi soykırımdan,ölümden kurtardı.abartmayın şu adamı bi siktirin gidin yeter yaa.
edit: burada ironi var lan cahil pezevenk.ha ironiyi anlayıp da eksi verdiysen pezevenk değil o.ç sun o ayrı.
bi takım malların "ayyh ne kadar banal insanlar bunlar" ay rezil ettiler ülkemizi" diye diye izledikleri yarışmadır.ulan dünyaca ünlü bir şarkıcıdan bahsediyoruz andavallar.bu kadın amerika'da da bir show programına çıksa böyle deliriyor millet.binanın kapısında yığılıyorlar falan.hani bu küçük dağları yaratan arkadaşlar kendilerini ne bok zannediyorlar ben onu merak ediyorum.acun ılıcalı büyük iş yapmıştır.hatunu türkiye'ye getirmiştir.kadın türkiye'ye ilk kez gelmişse bu onun utancı değil türkiye'nin ve türk organizatörlerin utancıdır.ülke bu kadar tanıtılıyor işte.acun sayesinde kadın ülkeyi tanımış,konser yapma sözü verir gibi olmuştur,şarkılarını söyleyen gençleri görünce de gözleri falan doldu,yazık.ben ço mütevazi buldum kendisini.acun ılıcalı'yı da tebrik ettim.yapılan işleri takdir etmek yerine eleştiren insanlarız bi malesef ve bu artık alışkanlık olmuş sanırım.valla helal olsun lan.demek yok artık kimsede.
bu arada acun'un ingilizcesini eleştirenler karşılarında christina aguilera varken eminim baya akıcı konuşurlar ingilizceyi.
kayıp trilyon davasından yargılanmıyor olması,ülkenin 5 kuruş parasını cebe indirmemiş olması,halktan biriymiş gibi makam aracını kırmızı ışıklarda bile durdurması...ne biçim herif lan bu? böyle cumhurbaşkanı mı olur? bizim cumhurbaşkanımızın biraz üçkağıtçı,biraz uyanık olması lazım,hafif götü başı da oynamalı ki bize yakışsın. bir de en önemli nedeni dindar olmamasıdır değil mi? karısının başının açık olmasından bunu anlayabilirz hemen.ama abdullahcığım öyle mi? namuslu ve efendi bir müslüman.kayserinin gülü.
tanım:kişiye göre değişen nedenlerdir.herkes hak ettiği kişilerce yönetilir unutmayın.ahmet necdet sezer'i hak etmeyip,abdullah gül'ü hak edenlere acıyorum ben esas.
gün geçtikçe fakirleşmektir,bir çuval oduna kömüre bile muhtaç olmaktır,yiyecek ekmek bulamamak,bir aylık erzağı uzun süredir bir arada görememektendir,belki bir yerlerde iş verirler umudundandır vs vs.
halkın kendi kendini yönetmesi artık eskide kaldı be atam.
kim daha çok avanta veriyorsa ülkeyi o yönetiyor artık.
peki oyunu sattığı için halkı kim suçlayabilir?
benim karnım doysun da şeriat gelsin bana ne diyen birine nasıl kızılabilir?
biz başımızı sokacak bir çatımız,evimizde az çok lüksümüz olan (internet bağlantısı vs)insanlar olarak buradan memleketi hergün kurtarsak ne olur?
kişiye göre değişendir.eşcinsellere saygu duyamıyorum malesef,hayatım boyunca da duymayacağım.şahsen iki erkek sex yapmak istiyorsa dört duvar arasında yapsın ancak gözümüze sokmasın bunu,tiksiniyorum.aynı şey kadınlar için de geçerli.kendileri ne bok yerlerse yesinler ancak bunu toplum içinde yapmak için kimseden saygı istemeye hakları yok.bu eşcinselliği meşrulaştırma çabasıdır.biz farkında olmasak da zaten yavaş yavaş gözümüze sokuyorlar malesef.bu meşrulaştırma çabasının uzun vadede hedefi,avrupa'daki gibi eşcinsellerin sokakta el ele yürümeleri,istedikleri gibi öpüşüp koklaşmaları vs gibi şeylerdir.imkansızdır.iyi ki de imkansızdır.
homofobik değildim.sonradan oldum.eşcinsellerin tarif edilemez bencilliklerinden,heteroseksüellerle sinsice ilişkiler kurup aslında içten içe onlardan nefret etmelerinden,hayatları boyunca üstlerinde atamadıkları (toplum baskısı değil kendi içlerinden gelen,anormal olma hissi) hastalıklı kişi oldukları hissinin acısını başkalarından çıkarmalarından...hepsinden iğreniyorum.
eşcinsellik bir hastalık değildir.belki benim ilerde doğacak oğlum veya kızım da eşcinsel olabilir bunun bilincindeyim ancak eşcinseller eşcinsel olmalarından dolayı yarattıkları komplekslerinden,hastalııklı düşüncelerinden dolayı hastadırlar.hepsi birer ruh hastasıdır.
evet genelleme yapıyorum.ama inanın bu böyledir.bir eşcinsel istediği kadar kendisiyle barışık olsun,istediği kadar durumundan mutlu olsun yine de hastadır.hastalığı kafasındadır.
bunu toplum yapıyor demeyin sakın.türkiye'de toplum herkese baskı uyguluyor.ve eşcinseller aslında öyle rahatlar ki.bakmayın siz.gay cafeler,gay barlar,gay hamamlar,gay plajlar... bu ülkede bunlar olmaz sanıyorsunuz değil mi? ama var.ama onların istedikleri ne mesela amerika veya hollanda'daki gibi eşcinsel evlilik yapabilme,taşıyıcı anne yöntemiyle çocuk sahibi olabilme,sokaklarda rahatça el ele dolaşabilme.hmm.peki bunlar amerika'da,avrupa'da olabiliyor ama eşcinseller yine de mutlu değil.onlar daha fazlasını istiyor.aslında ne istediklerini kendileri de bilmiyor,onların sorunu kafalarında!kendi kendilerini normalleştiremeden başkalarından onları normalleştirmesini istiyorlar.bu imkansız.vatikan bile böyle birşeye karşı çıkıyor ki düşünün biz müslüman bir ülkeyiz.
iyi ki de çocuğu olmuş bir eşcinsel çift görmüyorum etrafımda.çocuk için oturur ağlarım çünkü.inanın ciddiyim.benciliğe bakarmısınız? biz iki tane ibneyiz ama baba olmak da istyoruz ve taşıyıcı anne yöntemiyle çocuk yaptık.haa iyi bok yediniz.bakın doğan çocuk doğuştan ruh hastası.yazık.hangisine anne hangisine baba diyor bi de utanmadan onları anlatıyorlar.herneyse siz ister toplum baskısı deyin ister başka şey bu ülke bir transeksüeli ülkenin divası ilan etmiş,bugüne kadar sabah programlarında en az bi ibnesiz eğlenememiş,fatih ürek diye bir adamı senelerdir zengin etmiş vs vs bir ülkedir.ötesi yok.
bana ister hasta gözüyle bakın ister başka birşey söyleyin.ben gördüğüm her eşcinsele iğrenerek bakmaya ve ondan delicesine nefret etmeye devam edeceğim.
okuduğunu anlamak konusunda sorunları olan yazardır.
yazık üzülürüm ben böylelerine.
ergenlik çağı bitince düşünceler biraz daha oturur ve yeterince de kitap okursa kurtulabilir bu sorunundan belki.
zorla kapatılan kızlar dediğimde;
"dinde başörtüsü yoktur,kızlar hep zorla kapatılıyor" demişim gibi anlayabiliyor mesela.
bu konuya girmeyelim çıkamayız demiş.
doğru da demiş.
sığ beyinli yobaz insanlarla genellikle tartışma yapılmaz, yapılsa da bi sonuca varmaz.
böyleleri o yüzden "bu konuya hiç girmeyelim,çıkamayız" demeyi tercih ederler.
dinde başörtüsünün olup olmadığı konusunu zaten göbeğini kaşıyan adam diye tabir ettiğimiz bir kimseyle tartışmam. bana göre yoktur,ayşe'ye göre vardır,fatma'ya göre yoktur vs.
benim yorumum kapanmanın farz olmadığı şeklindedir.
şimdi karşıma kuran'dan ayetlerle falan gelmeyin,sallamam,baştan söleyim.
inanmadığımdan değil,tek bir cümleyi bile,ben farklı yorumlarım başkası farklı.
kastım budur.
ayrıca da,kuran'ın değiştirilmediğini hiç birimiz bilemeyiz.
şimdi bazı kimselerin bu ekrana hiddetle baktıklarını biliyorum ancak gerçek budur canlarım.
kuran hz muhammed zamanında yazılmamıştır.
bazı kaynaklara göre de ilk nüshaları yakılmıştır.
ayrıca bazı kaynaklara göre mahrem yerleri,allah tarafından veya peygamberimiz tarafından değil,o dönemdeki halifeler tarafından belirlenmiştir.
31263402740 yıl önce olan olayları hiçbirimiz bilemeyiz.
neyse konu çok dağıldı.
anlatmak istediğim bu değildi.
bir ergen bu kadar yazıyı okumaz belki,sıkılır.
yazık olur.
dinimizde başörtüsü farzdır ya da değildir,herkesin inancı kendine.
ancak "zorla kapatılan kızlar" dendiğinde,bir insan dinde başörtüsü yoktur eleştirisi yapıldığını düşünüyorsa,ya aptal numarası yapıyordur ya da çok cahildir.
cumhurbaşkanı'nın karısının bile evlendikten sonra kapandığı bir ülkede yaşıyoruz.
zorla,aile baskısıyla kapanan binlerce kız var.
başını açmak zorunda olduğu için okuyamayan binlerce insan var.
ve üniversiteye girerken başını açma zorunluluğunun kalkmaması için içten içe dua eden bir sürü insan var bu ülkede.
bunları ilk kez duyuyormuş numarası neden yapıyorsunuz ki?
izmir'de çarşaf giyen kadınların aşağılanmasına ağzından tükürükler saça saça karşı çıkan kimselerin,izmir dışında ülkedeki tüm illerde zorla başı kapatılan kızları,ufacık yaşında kuran ezberletilen çocukları,başı açık olanlara yapılan sözlü ve fiziksel tacizleri, aşağılamaları ağızlarına almamaları ilginçtir. tabi herkesin kendi seçimidir.
çocuğun ilk öğrendiği kelimesi gibidir bir ergen için faşizm.
ilk öğrendiği siyasi terimdiri belki de.
her yerde karşımıza çıkar, otu boku faşizm diye damgalayan insanlarımız.
kavramların içini boşaltmakta üstümüze yoktur zaten.
neyse bu faşizimse ben faşist olmaktan mutluluk duyuyuyorum.
ve ülkemde de, şehrimde de ne çarşaflı kadınları ne de onları savunan örümcek beyinli herifleri istiyorum.
amatör kümede mücadele eden,karşıyaka çarşısında adına sela okutulmuş ve lokma döktürülmüş,karşıyaka'nın eski eski ezeli rakibi.
(bkz: kaybolmayan ezeli rakip istiyoruz)
volkan'ın kuzeninin eski sevgilisi ile aşk yaşamaya başladığı dizidir.kimsenin bu noktaya takılmaması ilginçtir.bu günlerde dizilerde geçen bu godoşluk teması canımı sıkmaktadır.kavak yellerinde efe'nin en yakın arkadaşının sevgilisine aşık olması gibi mesela.baya güzel,ahlaklı şeyler anlatıyor hakikatten bu diziler yahu.
karakter sınırına takıldığı için yurtseven kardeşlerin en küçüğü değil yurtseven kardeşlerin en küçüü şeklini almış nicktir.küçük besim atalay'lara duyurulur.
ayrıca çok teşekkür eder,hoşbulduğumu belirtmek isterim.
o kadar genç yaşta neden emekli edildiğini (!) merak ettiğim,bana göre erdal sarızeybek'le birlikte bu ülkenin yetiştirmiş olduğu en iyi askerlerdendir.