a) aileniz homurdanmaya başlar,
b) eski tanıdık ve akrabalar evdekilere sorar: ne zaman? diye
c) yeni tanıştığınız insanlar eşiniz (!) ve çocuklarınıza selam söylerler.
d) bekar olduğunuzu öğrendiklerinde, dünyanın en garip hatta ucube kişisiymişsiniz yada sanki bulaşıcı hastalık taşıyormuşsunuzda karantinadan kaçmışsınız gibi bakarlar.
e) güçlü kişilikler içinaşırı baskı yapıldığında:çekmişim isyan bayrağını dalgalanır başımda hür şarkısını söyletebilir.
Kolombiya'da ekonomik kriz olunca Dünya Kupası Meksika'da düzenlendi. Kupa'nın başlamasına az bir süre kala Meksika'da deprem olunca büyük yıkımlar oldu ve 10 binlerce insan hayatını kaybetti. Fakat karar bir kere verilmişti. Yani Dünya Kupası Meksika'da oynanacaktı.
Statü yine değişti ve toplam 24 takım 6 gruba ayrıldı. ilk iki takım bir üst tura kalırken, üçüncü olanlardan en iyi 4 tanesi ilk ikiyle birlikte 16'ya kalacaktı. ilk 16'ya kalan takımlar şöyle oluştu; Arjantin, italya, Meksika, Paraguay, Sovyetler Birliği, Fransa, Brezilya, ispanya, Danimarka, Almanya, Fas, ingiltere, Polonya, Uruguay, Bulgaristan ve Belçika.
ikinci turda favoriler fazla zorlanmazken, ingiltere Paraguay'ı 3-0 ile geçti. Arjantin, Uruguay'ı zor bir mücadelen sonra 1-0 ile kupanın dışında iterken, Almanya aynı sonuçla Fas'ı geçiyordu.
Çeyrek finalde tam bir Maradona şov vardı. Önce Shilton'ın üzerinden elle attığı gol ve sonrasında kendi sahasından aldığı topu bütün sahayı katederek bir çok ingiliz oyuncuyu çalımlayıp "Yüzyılın golünü" atıyordu.
Almanya, penaltılara giden maçta ev sahibi Meksika'yı 4-1 ile geçip yarı finale kalmıştı. Yarı finalde, Arjantin, Belçika'yı 2-0 ile mağlup edip finale ulaştı. Almanya aynı sonuçla Fransa'yı 2-0 yenme başarısını gösterip finale adını yazdıran diğer isimdi.
Azteca Stadyumu'nda yaklaşık 115 bin seyirci, muhteşem bir maç izledi. Maça hızlı başlayan Tangocular, 23'de Brown ve 55'de Valdano ile 2-0 öne geçti. 74'te Rummenigge ve 80'de Völler karşılaşmayı 2-2'ye getirdi. Ama son sözü söyleyen Burruchaga, Arjantin'in 8 yıl aradan sonra tekrar kupa kazanmasını sağlıyordu.
Üçüncülüğe uzatmalarda Belçika'yı 4-2 yenen Fransa ulaşırken, Gary Lineker 6 golle gol krallığını kazandı. http://www.superspor.com
1966 Dünya Kupası, top çizgiyi geçti mi geçmedi mi tartışmaları dışında, kupa heykelinin kaybolması ve Londra'da Pickles adlı köpek tarafından bulunuşu, Dünya Kupası tarihinin en ilginç turnuvası olarak gösteriliyor.
16 takımın mücadele ettiği turnuvada, son şampiyon Brezilya'nın Portekiz ve Macaristan'ın arkasında kalıp çeyrek finallere kalamaması herkesi şok etmişti.
Çeyrek finalde ev sahibi ingiltere Arjantin'i 1-0 ile geçerken, Almanlar ise Uruguay'ı 4-0 ile adeta dağıtıyorlardı. Diğer yarı finalistler Macarlar'ı 2-1 ile geçen Sovyetler ve gol düellosunda Kore'yi 5-3 mağlup eden Portekiz olmuştu. Yarı finalde ingiltere Portekiz'i, Almanya Sovyetler'i 2-1 ile geçip finale kaldı.
Topun çizgiyi geçip geçmediğine sahne olan final karşılaşması ingilizlerin 4-2 üstünlüğüyle sonuçlanırken, Geoff Hurst Alman kalesine attığı üç golle ingilizler'e tarihlerindeki ilk kupayı kazandırıyordu.
Portekiz ise Sovyetler Birliği'ni Torres'in 88'de attığı golle 2-1 mağlup ederek turnuvayı üçüncülükle bitirme başarısı gösterdi.
Turnuvanın gol kralı ise 8 golle Portekiz'den Eusebio oldu. ingiltere 66 ayrıca son jules rimet kupasi olmuştur.(1970'ten itibaren Fifa dünya kupasi.) http://www.superspor.com
Şili'de düzenlenen Dünya Kupası oldukça sert geçen bir turnuvaydı. 1958 yılında yıldızı parlayan Pele, Brezilya'nın Meksika'ya karşı oynadığı ilk maçta sakatlanarak turnuvaya veda etmesi büyük bir şanssızlıktı. 1958 Dünya Kupası'ndaki gibi 16 takımın dörderli şekilde gruplara ayrıldığı organizasyonda Sovyetler Birliği, Yugoslavya, Almanya, Şili, Brezilya, Çekoslavakya, Macaristan ve ingiltere ismini çeyrek finale yazdırdı.
Çeyrek finallerde Brezilya ingiltere'yi 3-1 ile geçerken, Yugoslavya Almanya'yı 1-0, Çekoslavakya da Macaristan'ı yine aynı skorla 1-0 geçerek yarı finale çıkma sevinci yaşadılar. Şili ise Sovyetler'i 2-1 ile geçerek son yarı finalist oldu.
Yarı finaller nefesleri kesmişti. Brezilya Şili'yi 4-2 mağlup ederken, Çekler, iyi oyun sonunda Yugoslavlar'ı 3-1 ile geçmesini bildi ve finale kaldı.
17 Haziran'da oynanan finalde Brezilya, 17'de Amarildo, 69'da Zito ve 78'de Vava ile Çekler'i 3-1 ile geçti ve üst üste ikinci defa Dünya Kupası'na uzandı.
Ev sahibi Şile ise üçüncülük maçında Yugoslavya'yı 1-0 mağlup etmeyi başararak dünya üçüncüsü oldu.
Gol kralllığını 4'er golle Vava, Garrincha (Brezilya), Sanchez (Şili), Jerkovic (Yugoslavya), Ivanov (S.Birliği) ve Albert (Macaristan) paylaştı.
isviçre'de düzenlenen Dünya Kupası Türkiye açısından büyük önem taşıyordu. Bu turnuva 2002 yılından önce katıldığımız ilk Dünya Kupası olması açısından önemliydi. Türkiye'nin kupaya katılmasında Franco isimli çocuğun payı vardı. ispanya ile oynadığımız iki eleme maçından sonra kurallar gereği Roma'da bir maç daha yapıldı. Yine beraberlik olunca iş kura çekimine kaldı. işte Franco bu zamanda sahneye çıktı ve çektiği kurayla Milli Takımımız isviçre'nin yolunu tuttu.
26 maçta 140 golün atıldığı turnuvada Macaristan hiç şüphesiz kupanın favorilerindendi. 16 takımın katıldığı turnuvada ilk defa TV yayını yapılırken, Milli Takımımız 2. grupta Macaristan, Kore ve Federal Almanya ile eşleşti. Grupta ilk maçımızda Almanlar'a 4-1 mağlup olduk ve Macarlar da Kore'yi 9-0 ile geçti. Hızını alamayan Macaristan Almanya'yı 8-3 yenerken, Milliler Cenevre'de Kore'yi 7-0 ile bozguna uğrattı.
Gruptan çıkacak son takımı belirleyecek maçta bir kez daha Federal Almanya ile karşılaştık. Fakat karşılaşmadan 7-2'lik mağlubiyetle ayrıldık. Gollerimiz Mustafa ve Lefter'den geldi.
Final maçı ise 60 bin kişinin izlediği Wankdorf Stadyumu'nda oldu. Macarlar ilk sekiz dakikada 2-0 öne geçseler de bu skoru koruyamadı ve Federal Almanya bulduğu gollerle karşılaşmadan 3-2 galip ayrılarak tarihinde ilk defa Dünya Kupası şampiyonluğuna ulaştı.
Avusturya son şampiyon Uruguay'ı 3-1'le geçerek Dünya üçüncüsü ünvanı alırken, turnuvanın gol kralı ise 11 golle Macaristan'dan Kocsis oldu.
Savaşın etkisiyle 12 yıl ara verilen kupa, savaşın uzağındaki Brezilya'da yapıldı. Bu verilen 12 yıllık arada FIFA'nın italyan Başkanı Ottorino Barrassi Dünya Kupası heykelini ayakkabı kutusunda saklayıp yatağının altına koyması ve kupayı uzun süre burada muhafaza etmesi Dünya Kupası tarihinin en ilginç olaylarından biri olarak tarihe geçti.
Kupanın yapılacağı Brezilya'ya toplam 13 takım geldi ve Uruguay 20 yıllık aranın ardından Dünya Kupası'na katıldı. 4'er takım üç gruba ayrıldı ve diğer kalan iki takım Uruguay ve Bolivya kendi aralarında maç oynadılar. Gruplarda maçlar tamamlandı ve takımlar yarı finalde lig usulü karşılaştılar. Uruguay Bolivya'yı 8-0 yenerken, Brezilya isveç'i 7-1 mağlup etti. Sonrasında Uruguay ispanya ile 2-2 berabere kalırken, isveç'i 3-2 ile geçerek adını finale yazdırdı. Brezilya ise ispanya'yı 6-1 yenerken diğer bir finalist oldu.
Final maçı 220 bin kişi kapasiteli dünyanın en büyük stadı Maracana'da oldu. 174 bin kişinin izlediği müsabakayı Uruguay 2-1 kazanarak ikinci defa Dünya Kupası'nı kazanma şerefine ulaştı.
Üçüncülük mücadelesinde ise isveç ispanya'yı 3-1 mağlup ederek sevib taraf oldu. Organizasyonun gol krallığına ise 9 golle Brezilya'dan Ademir ulaştı.
Fransa 1938 tüm dünyada savaş tamtamlarının caldığı,gerginliğin had safhada olduğu bir dönemde ancak 15 takımın katılmasıyla yapılabildi.Arjantin ve Uruguay organizasyona katılmazken, ispanya ülkesindeki iç savaştan dolayı turnuvada yer almadı. Kupaya ev sahibi takım ilk kez direkt katılırken elemeler italya'daki gibi yapıldı. Brezilya ilk turda uzatmalara giden maçta Polonya'yı 6-5 mağlup ederek turnuvadaki en gollü maça imzasını attı. Yarı finalde kupanın flaş takımı Macaristan, isveç'i 5-1 ile bozguna uğratırken, diğer yarı finalist italya Brezilya'yı 2-1 ile geçmesini bildi.
Finalde büyük bir çekişme vardı. italya 6. dakikada Colaussi ile öne geçti ancak Macaristan bu gole 2 dakika sonra Titkos ile cevap vermekte gecikmedi. Gol bulmakta zorlanmayan "Gök Mavililer" Piola ve Colaussi'nin golleriyle ilk yarıda skoru 3-1'e taşıdılar. Macaristan 70'de Sarosi ile 1 gol daha bularak umutlanmasına rağmen italya'da Piola 82'de attığı golle maçın son noktasına imzasını koydu. Böylece italya Macaristan'ı 4-2 ile geçerek ikinci kez mutlu sona ulaşmayı başardı.
Brezilya ise isveç'i 4-2 mağlup ederek Dünya Kupası üçüncülüğünü elde etti. Turnuvada gol krallığına 8 golle Brezilya'dan Leonidas ulaştı.
FIFA 1930 Uruguay'da düzenlenen kupadan memnun kaldı ve baskılara rağmen kupanın italya'da yapılmasını kararlaştırdı. 27 Mayıs - 10 Haziran tarihleri arasında düzenlenen turnuvaya toplam 32 takım katıldı. italya'nın da bulunduğu ön elemelerde kalan 16 takım Dünya Kupası'na kaldı. Güney Amerika'dan Arjantin, Brezilya ve ABD ilk turda elenince çeyrek finaldeki bütün takımlar Avrupa'dan oldu. Kupanın flaş takımı Çekler yarı finalde Almanya'yı 3-1 ile geçerek italya'nın finalde rakibi oldu. Finalde uzatmalara giden karşılaşmayı 2-1 kazanan italya kupanın sahibi oldu.
Üçüncülük mücadelesinde ise Almanya Avusturya'yı 3-2 yenerek gülen taraf oldu. Kupanın gol kralı 4'er golle Çekoslovakya'dan Nejedly, Almanya'dan Conen ve italya'dan Schiavio oldu. http://www.superspor.com
