kavat kelimesinin tarihin tozlu sayfalarından günümüze gelişi.
iran'da 5. yüzyıl sonlarında zerdüştlüğün bir kolu olan mazdekizm ortaya çıkar. bu mezhebin kurucusu mazdek adlı biridir ve bu devirde iran'da sasani saltanatı hüküm sürmektedir. işte bu sasani saltanatında da "kubad" yahut "kuvat" adı verilen bir hükümdar bulunur.
her şeyi mübah olarak sayan mazdek kral kuvat'ı da mezhebine sokar, kuvat henüz tahta oturmadan önce mazdek ile tanışır ve iktidar mücadelesi esnasında hapse düşer, hapiste iken kuvat'a muhafızlık eden zindancı kuvat'ı ziyarete gelen karısına aşık olur, kuvat'ta hapisten kurtulabilmek için zindancının karısı ile cinsel ilişkiye girmesine müsade eder. bu yolla zindandan kaçar ve daha sonra hakimiyeti ele alarak kral olur. mazdek ile birlikte mazdekizm öğretileri ile ülkeyi yönetmeye başlar, daha sonra kendi kız kardeşi ile evlenir, bu evliliği dünyanın dörtbir yanına elçiler göndererek duyurur, lakin halk bu duruma kızar ve tüm dünyaya küçük düşürüldüklerini anlar ve isyan çıkarır, kuvat iktidardan indirilir, mazdek kaçar...
işte bu tarihi gerçekte bahsi geçen kral kuvat'a istinaden bugün hala bu tip sapkınlıkları olan, aile kurumuna, türk töresine uygunsuz hareketler sergileyen kişilere "kavat" sıfatı reva görülür.
içerden çok güzel paketlenmiş, süslenmiş harika gözüktürülen fakat dışarıdan bakınca aslında küçücük, daha da küçültülüp bölünmeye çalışılan bir orta doğu ülkesi. büyük kısmı parçalanmış, kutuplaştırılmış, nefret ettirilmiş ve birbirlerine kırdırılmaya başlanmıştır. lakin bu oyundan uyanmak nasıl olacak, oldurulur bilemem. bildiğim tek şey artık empati değerlerimizi zorlayıp karşımızdakine saldırmadan doğru düzgün tartışıp, konuşarak doğru olanları bulmamız ve uygulamamız gerektiği.
zamanında bir hocam şöyle demişti: ''Zengin olmanın 2 yolu vardır. Ya doğuştan zengin olacaksınız ki bakıyorum burada olduğunuza göre o şansınızı kaybetmişsiniz. Ya da evlenirken olabilirsiniz. Hala o şansınız var.''