sevdiğim kişi ölmüş ise ağlarım... hele bu 4 gün olmuşsa sözlük telefon tv pc arkadaş hiç aklıma dahi gelmez...bu durumu söyleyip sonra aksini yapıyorsan samimiyetsiz gelir bana... Yada o sevgi sözde kalmış demektir...
kendiyle celişen karı kız ortam ayağına kapitalist ve burjuva özentisi sözüm ona sözde devrimcilik ağzı yapan insandır... götünü kesmek lazım böylelerin...
ruhu Sarışındır... cenesi yayvan...kompleks yapıda konuşur,herşeyde haklı ve kendi doğruları başkalarını ilgilendirircesine mücadele eder... özenti olduğu görülmüştür... bırakılan yerden evine gitme özelliği vardır... evcil ve asosyal kişiliğe sahiptir... dekoltemsi (bu ne lâ böyle bi kelime mi olur...) giyinir bazen salah evde (...?) ... takıya cok meraklı ama zevkini siktiğim zevk diye birsey yok...kendini pek belli etmezler... yemek yemede belli bir düzeni yoktur... psikolojik sorunu vardır... sorunlarından bahsetmeye sevmezler...enteresan kesici aletleri vardır...kullanmasını iyi bilirler... hatta sekilli hareket yaptığı gözlemlenmiştir... erkekler ya dusmanı yada erkeğin erkek arkadaşı gibi rol oynar... sigara içer... dumanını içine çeker... sekerli yiyecekler severler...
yorumların coğunu iyi niyet gibi yazılmış ama ters psikoloji yaparak sözde eşitlikçi insanlar var.... bakın onlara insan diyorum gibisinden... safını belli edenlerden daha aşağılık bir durum bu....
Taraf yazarı Uluengin: Her halükârda Fazıl Say sen tası tarağı hemencecik topla ve yüce bir 'vatansever' (!) olarak, senin kıymetini bilmeyen 'hıyanet-i vataniye' insanlarının barındığı bu ülkeyi terket!
T24
Taraf gazetesi yazarı Hadi Uluengin, Fazıl Sayın'ın 'Arabesk dinleyen vatan hainidir' sözlerini sert bir dille eleştirdi. Uluengin bugünkü köşesinde Say için, "Madem kendi ülkenin insanlarını böylesine hakir görüyorsun ve madem yalnız kendi icra ettiğin tınıları vatanperver (!) addediyorsun, o hâlde piyanonu sırtına yüklen, partisyonlarını koltuğuna sıkıştır ve paşa gönlün hangi diyara meylediyorsa derhal oraya git" dedi.
Hadi Uluengin'in Taraf'ta "Arabesk Fazıl Say" başlığıyla yayımlanan (21 Kasım 2012) yazısı şöyle:
ÇiZMEYi aşmak deyimi Fazıl Say için artık çok hafif kalıyor.
Çünkü ulusalcı piyanist küstahlık ve pervasızlıkta kuşandığı palaskayı bile aştı.
Kim ki arabesk dinleyen insanlara vatan haini diye iftira atmaya yelteniyor, değil klavyeye tuşe yapmak isterse ağzıyla kuş tutsun, ona haddini bildirmek farz olmuştur.
Dolayısıyla Fazıl Say, sen git!
EVET, çek ve git!
Madem kendi ülkenin insanlarını böylesine hakir görüyorsun ve madem yalnız kendi icra ettiğin tınıları vatanperver (!) addediyorsun, o hâlde piyanonu sırtına yüklen, partisyonlarını koltuğuna sıkıştır ve paşa gönlün hangi diyara meylediyorsa derhal oraya git!
ikide bir Japonya lâfı geveliyorsun, eh bari Asya adalarına kapağı at! Fakat dikkat!
Zira orada da aşağı yukarı bizim arabeske tekabül eden ve kâh halk şarkılarını avamlaştıran (!) enka, kâh da notaları manga çizgi romanlarla bütünleştiren J-Core cinsi müzik tarzları revaçtadır.
Ahalinin ezici çoğunluğu Seiji Ozawanın Edouard Lalodan yönettiği Keman ve Orkestra için Fa Majör Konçertoyu falan değil yukarıdaki popüler türleri dinler.
Dolayısıyla, sakın onlar da vatan haini diye yine boyundan büyük kelâm buyurma!
Şogunların da serinde militarizm var, huyları suları belli olmaz.
Alimallah gözünün yaşına ve solfejinin portesine bakmadan derhal postalayıverirler.
Her halükârda Fazıl Say sen tası tarağı hemencecik topla ve yüce bir vatansever (!) olarak, senin kıymetini bilmeyen hıyanet-i vataniye insanlarının barındığı bu ülkeyi terket!
ASLINA bakarsanız küstah piyanistin hezeyanlarından memnuniyet de duyabiliriz.
Çünkü Say muazzam kibirliliği ve dehşet cüretkârlığıyla pot üstüne pot kırıyor ve çam üstüne çam deviriyor ama aynı zamanda da farkına varmadan özgürlükçülüğe hizmet ediyor.
Her ağzını açışta ve her nefret kusuşta temsilcisi ve sözcüsü olduğu ulusalcı ideolojinin sefaletini geniş kitleler nezdinde daha belirgin, daha net ve daha sarih kılıyor.
Diğerlerinin düşünüp de söylemeye cesaret edemediği şeyleri züccaciye dükkânına girmiş fil patavatsızlığıyla ortaya atınca o ulusalcılıkın hem ne denli totaliter bir zihniyetle donanmış, hem de nasıl bir çirkef iftiracılıkla bütünleşmiş olduğu gerçeği tam göz çıkartıyor.
TOTALiTER, zira yine klasik Batı müziği icracılarından Hikmet Şimşek 28 Şubat generallerine yaslanarak devrim vidası sıkmak gerekiyor diye efelenmiyor muydu?
Nevit Kodallı alaturka tınıları meyhane notaları diye aşağılamıyor muydu?
işte üstatlarının izini süren Say da arabesk dinleyenlere vatan haini demekle hem ulusalcı ideolojideki sürekliliği, hem zihniyetteki ceberutluğu tekrar gözler önüne seriyor.
Üstelik daima ve daima o vatan haini iftirasının arkasına saklanan ve yine daima ve daima çamur at, izi kalsın taktiğine başvuran aynı ulusalcıların hıyanetten (!) neyi anladığını ortaya koymuş oluyor ki, sözcükler ve sıfatları artık işportadan toplamak gerekiyor.
EVET Fazıl Say, en iyisi sen bu diyardan git! Vatanı vatan hainlerine bırak!
Ne bileyim ben, Japonyada Mozart, ABDde Bernstein, Rusyada Stravinski çal!
Ben sana Batı musikisini mükemmele yakın biçimde icra edemezsin demiyorum ki!
Ben sana aynı müziğin neşvünevasındaki Batı düşüncesini hazmedememişsin diyorum.
Dolayısıyla Fazıl Say, bisten önce piyano kapağının cilâsına yansıyan suretine bak!
Yukarıdaki hazımsızlıktan ötürüdür ki o suretin o satha ve bütün mecazi anlamlarıyla, gerçek arabeskin ta kendisi olarak düşüyor!
Bir hafta içinde
Ak Parti Kültür Bakanı, Ertuğrul Günay elinde Türkiye Expo tanıtım broşürü (kapağında F Say fotoğrafı olan) ile Türkiye'nin Expo dış tanıtımını başlatır iken;
Çok değerli büyük Türk düşünürü , filozof, sosyolog, teolog Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek "Fazıl Say Türkiye'yi temsil edemez o ancak ateistleri temsil eder!" diye kızar iken,
bir başka büyük Anadolu düşün
ürü, sosyolog, psikolog, müzikolog çok sayın Spor bakanımız Suat Kılıç "Fazıl Say gençlere kötü örnek" diye basın toplantısı yapar iken
biz de ne diyeceğimizi bilemez olduk.. Aklımıza muziplikler geliyor ise de, bu herseferinde en yobaz internet haber kanalı tarafından burdan araklanıp hophop manipule edilip yayınlanacaktır ve sevgili Doğan Medya kuruluşları da o sitenin haberini olduğu gibi ertesi gün Hürriyet-Radikal vesairesinde yayınlayacaktır, ve onun da ertesinde Yılmaz Özdil gibi büyük türk düşünürleri yine "Fazıl Say vatan haini" vesairesi ile topa girecektir...Facebook kullanırken bu oyunu başka türlü oynamanın bir yolunu bulalım derim...(yani Facebook kullanmak zorlaştı )
Bence şunu yapalım; "Sayın kültür bakanı elinizdeki broşürü biraz açıklar mısınız? fazıl SAY...
Açık ve net olmak iyidir. Bir de insan olmak- kendi olmak iyidir... Daha da iyisi vardır elbet; bazı başka boyutlarda...
Ama, madem durumumuz bu, madem biliyoruz nereye doğru sürüklendiğimizi, bu durumda açık ve net olmak daha iyidir, onunla uzlaşabiliriz... Uzlaşmak istemeyenle de ulaşamayız.. Değil mi???
incir receli izlemiş rus piyanisttir...öyle olacak ki ağzında sigarasıyla enstrumanını çok iyi bir şekilde çalar... yurdum vatandaşı çok sevmiş olaçak ki youtubede yorumlarını eksik etmemişler...
Burada lütfen kimse bana Yılmaz Özdil savunmasın.
1- CNN türk kanalında Enver Aysever ile fevkalade dürüst, açık bir program yaptık.Programda bana açılan davadaki hukuksuzluk bir numaralı konu idi...
2- Bundan rahatsız olanlar oldu. Bakanların, belediye başkanlarının açıkllamalrını okudunuz.. Bir müzisyene bin kişinin saldırısını gördünüz...
3- Aşırı yobaz bir internet sitesi 45 dakikalık röportajdan manipule ettiği 3 kelime üzerinden beni karalama operasyonuna girişti. "Arabesk-vatan haini" vs. (Aslında;Gayet de haklı bir konudur uygar ülkelerde)
4- Doğan medya yayın organları bu
sitenin haberini aynen yayınladı. Ve; hemen daha bir gün geçmeden (!) Yılmaz Özdil "Vatan haini" başlıklı bir yazı yazdı , yobaz internet sitesi çizgisinde- medya emrinde maaşlı- asla elini taşın altına sokmayan- asla çoğunluğun sesinden vazgeçemeyen- bir yazar olduğunu kanımca ebediyen ispatladı.
Ve çok da sığ bir insan olduğunu okuduk "Mozart sidisi" tarzı cümlelerinde... Bu yazısından sonra ben şahsen bir daha onu okumam Okuyan okusun, ama buırada Y . Özdil savunan ile sorunum olur. Durum benim için açık ve nettir...
Dahaiyi anlaşıldı mı???
5- Burada bir makale yazdım "sana mektup" , bu manipulasyonu yine de düzelttim- vatan haini değilsin- peki- ama nesin? diye sordum.
6- Çok değerli arabeskiniz varmış...Başka neleriniz değerli???
3. sınıf insandır... hani bi kumaş alırsın ya defolu olur satıcıda zorla satmaya (iteklemeye) çalışır ucuz olan o MAL dır işte... garibimdir o MAL...atsan atılmaz satsan satılmaz o MAL... ama her zaman ucuz diye alıcısı olan MAL ki burayada almışlar...