Kankayla sohbet etmek, gecenin 12'sin de sokağa çıkıp cappucino aramak, bulamamak,sokakta ki itlerden tırsmak,yine de yılmamak,eski sevgilinin sokağına gidip pencerelerde ki ışığa bakmak,hüzünlenmek,eve dönüp 3 ü 1 arada içip,sabahın 4'üne kadar sohbete devam etmek.(Sabah işe geç kalmak)
aman adamdan feyz alıp iki satır düzgün laf etmeyin, illa gidin özel hayatını kurcalayın durumu.işte bu yüzden bu ülkede her kanalda her haber saatinde magazin olaylarını izlemek zorunda kalıyoruz.bize ne kim kiminle ne yapmış???
bilhassa türk-ünlü-sosyetik bayanlardır bunlar. soylarının devamı da kendilerine çekmiştir. hepsi birbirinin kopyası gibi; aynı şişmiş dudak, yanak, göz altı, aynı renk saç, kıyafet, ayakkabı.türevler gibi yani.
depresif bir durumdur. otobüse geç kalmakla arada bir fark göremiyorum. illa ki bir diğeri gelecek, siz o otobüse bineceksiniz ve tekrar herşey başa saracaktır. sürekli bu durumu yaşayıpta 'hayata geç kaldım' tribi saçmadır.
2000'li yıllara asla ulaşamayacağını düşündüğün zamanlardı 80'ler. hatta eğer görürsek 2000'i uzaya çıkacağız, birdenbire acaip şekilli binalar, insanlar ortaya çıkacak diye hayal edilirdi.tuhaf bir dönemdi, ebeveynler hep hava saldırısı beklerdi ki evin perdelerine bir de kalın, dışarıdan içerisi, içeriden dışarısı görünmeyen ağır kadifeler eklenmişti.yine de güzeldi..
sürü- frank schatzing, velev ki ciddiyim- gülse birsel (çok güzel bir kitap,köşe yazıları derlemesi), aşk- elif şafak(ağlatan kitap), diriliş-çanakkale- turgut özakman, ömrümden uzun ideallerim var- suna kıraç. bu liste bitmez..
Mademki benli hayat sana kafes kadar dar
Uzaklaş ellerimden uçabildiğin kadar
Hadi git benden sana dileğince izin
Öyle bir uzaklaş ki karda kalmasın izin
Git iş işten geçmeden git
çok geç olmadan vakit
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Sanırlar ki sen beni biricik yar saymıştın
Oysa ki hep yedekte hep elde var saymıştın
Hadi git ne bir adres ne bir hatıra bırak
Zannetme ki pişmanlık mutluluk kadar ırak
Git iş işten geçmeden git
çok geç olmadan vakit
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Ne vedaya gerek var ne de mektuba hacet
Git de Allah aşkına bir selama muhtac et
Güllere de aşk olsun gene sen kokacaksan
Fallara da aşk olsun gene sen çıkacaksan
Git iş işten geçmeden git
çok geç olmadan vakit
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Kopsun nerden inceyse artık bu bağ bu düğüm
Her gece daha berbat daha vahim gördüğüm
Korkulu düşlerimi yorumdan kaçıyorum
Sırf sana üzülüyor sırf sana acıyorum
Git iş işten geçmeden git
çok geç olmadan vakit
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
eski filmleri izlediğimizde; ahu tuğba gibi vamp bayanların giydiği ayı postu, bol tüylü çizmeler, taytlar, acaip şekilli,kolu bacağı belli olmayan bluzlar, renkli pantolonlar, abartılmış günlük kıyafetler (bihter gibi; gündüz bile bizim taksime giderken giyebileceğimiz bluzlar falan giyiyor) daha neler neler..gülmekten kopardık ama acı son şuan bizde öyle giyiniyoruz.modanın gözü kör olsun.
Heryerde karşıma çıkan çirkin ötesi, kılıksız, aç, kültürsüz, sesi boğazından değil başka yerinden çıkan, estetikle gittikçe michael jackson a benzeyen (liste daha uzun da yazamayacağım..) üstüne üstlük arkadaş ve asılan abaza zatlarının beni kendisine benzettiği yılannnn.