hey sen ! çek elini eksi butonundan. ve düşün niçin babanın Kenan ışık kadar karizmatik olmadığını, niçin murat bardakçı kadar kültürlü olmadığını, düşün niçin sabık sabancı'nın çocuğu olarak dünyaya gelmediğini ...
peki sen tek olumlu özelliği bile olmayan babanı, niçin benimsemek durumunda kalasın ? lanet et toplum baskısına, ve küfret pislik olası düzene ardından ise iğrenç babana !
anlamazdım o zamanlar. Çocukken güzel geliyordu, ne bileyim lan arada dükkanına götürürdü. masum bir şekilde dilediğim kadar kuruyemiş yerdim, dükkanda gülerek gezer, ağzıma Antep fıstığı atardım. çok hoşuma giderdi bu durum. ayda birkaç kez beni götürmesini isterdim.
küçüklüğümde; Öğretmenlerim, babamın ne iş yaptığını sorsa, kuruyemişçi ögretmenim derdim, cevabıma sırıtırdı, niçin sırıttıgını anlamazdım. zaman geçti, üniversiteye geldik. zamanla bu durumdan çekinir oldum.
üniversitedeki arkadaşlarıma memur olduğunu söylemiştim, yalanla filan idare ediyorduk. EE büyüdük, aşık olduk. bu duygu karşılıklıydı. şu an beraberiz Aynurla. babası büroda avukat. babamın mesleğini o da memur olarak biliyor. kız Sabancı üniversitesinde okuyor, öyle doğruyu söylemek yer mi ? babasının saygınlığı karşısında, benim babam ???
ileride yalanım ortaya çıkacak. muhtemelen Aynur bir daha güvenmez bana, aşağılık biri olarak düşünecektir beni. gerçeği söyleseydim de, babasına beni anlatırken aramızdaki ilişki onaylanmazdı. ilişki gelir geçer, fakat ileride daima bu endişeyle yaşayacağım.
bu durumu saklayıp bundan utanmam benim mi suçum yoksa okul okumamış, saygın mesleği elde edememiş cahil babamın mı ?