gün itibariyle olay gazetesine veda etmiştir. son yazısı:
Şimdi vedalaşma zamanı
Kim ne derse desin Zaman çok hızlı akıp geçiyor. Bursa Marmara gazetesinde gazeteciliğe başlayışımızın üzerinden 36 yıl 6 ay 20 gün geçmiş. Hakimiyet gazetesinden ayrılıp Olay camiasıyla buluşalı da 23 yıl 2 ay 20 gün olmuş.
Olayın kurucusu, sahibi Cavit Çağların çağrısıyla bu camiaya geldiğimizde Enver Ayhan, Aykan Uzoğuz, Yılmaz Akkılıç ustalarla çalışma fırsatı elde ettik. Üçünü de rahmetle ve saygıyla anıyoruz.
Yine
Bugün yaşamını yurt dışında sürdüren Belkıs Önal Pişmişler kalemiyle can verenlerdendi.
Aradan yıllar geçti
Biz geldiğimizde Olayı bu kentin lideri yapan kadroların kimi yaşama veda etti, kimi aramızdan ayrıldı. Onlardan devraldığımız ve bir gazeteden öteye Bursa markası haline gelen Olay bayrağını üzerimize düşen sorumlulukla taşımaya gayret ettik.
Şunu açık yüreklilikle söylemek istiyoruz:
Olayın başarısındaki en büyük etken, patronu Cavit Çağlardır. Kendisi ne durumda olursa olsun, Olaya ilgisini hiç kesmedi. Bursa sevgisi ve Bursa insanına olan saygısı nedeniyle bizlerden hep daha iyi bir gazete yapmamızı istedi.
Hep arkamızda durdu, hep cesaret ve moral verdi. Onun desteğiyle kendimizi hiç yalnız hissetmedik, hep güven duyduk. Bursa okuruna daha iyi bir gazete sunabilmek için motive olduk ve bu heyecanla da çalıştık.
O nedenle
Öncelikle patronumuz Cavit Çağlar ve her zaman yakınlıklarını hissettiğimiz değerli ailesine teşekkür ediyoruz.
Gazeteciliği bir takım oyunu görüyoruz. Zaten başarıya da takım oyunuyla ulaşılıyor. Olayda büyük gazetecilik başarılarına imza atmış, yıllardır omuz omuza çalıştığımız çok değerli bir kadro var.
Bu büyük ailedeki tüm çalışan arkadaşlarımıza, teşekkür ediyoruz.
Büyük Olay ailesinin bir ferdi olmaktan hep onur duyduk.
Yaşamın yaradılışında dünyaya konan kural gereği her şeyin bir sonu var. Çünkü yaşamın kendisi değişim gerektiriyor.
işte bugün bizim için değişim günü. Çünkü, Olaydaki birlikteliğimizin sonuna geldik. Bugün, 23 yılı aşkın süredir her gün buluştuğumuz bu sütunlarda vedalaşma günü.
Bazen gelişmeleri duyuran olduk, bazen olayların peşine takıldık. Bazen bilgilendirdik, bazen yanıldığımız için yanılttık. Kabul etmek gerekir ki, yanıltıldığımız da oldu.
Ama
Hiç kimseye karşı önyargılı davranmadık, kimseyi hasım bellemedik, kavga etmedik. Haksızlığa uğradığımızı hissettik ama bilerek haksızlık etmekten hep kaçındık. Gazeteci olarak sınırlarımızı bildik.
Her şeye pozitif bakmaya, bardağın dolu tarafını görmeye özen gösterdik.
Gerçi
Bilerek kimseye haksızlık etmedik ama yine de, kırıp incittiklerimiz ve üzdüklerimiz olduğunun farkındayız. istemeden de olsa kırdığımız, incittiğimiz, üzdüğümüz herkesten özür diliyoruz.
Hakkınızı helal edin, hoşça kalın.
Milli eğitim bakanlığı'nın (meb), 11 bin 475 kadroya yaptığı öğretmen atamasıdır.
öğretmen atamaları dolayısıyla milli eğitim bakanı ömer dinçer'in de katılımıyla meb başöğretmen salonu'nda tören düzenlendi.
törende konuşan meb personel genel müdürü necmettin yalçın, 18-24 ağustos 2011 tarihleri arasında öğretmenlik için 57 bin 952 adayın başvurduğunu, bu adaylardan 55 bin 718'sinin başvurusunun uygun bulunduğunu bildirdi. yalçın, 55 bin 718 aday arasından 80 ayrı branşta 11 bin 544 kadroya atama yapılacağını belirtti.
törende, bakan dinçer'in konuşmasının ardından bilgisayar kurasına geçildi ve kpss puan sıralamasına göre 11 bin 475 adayın ataması yapıldı. atamalar sonucunda taban puanlar müzik öğretmenliğinde 59.9, okul öncesi öğretmenliğinde 67.2, sınıf öğretmenliğinde 80.5, tarih öğretmenliğinde 84.6, türk dili ve edebiyatı öğretmenliğinde 84.0, türkçe'de 89.2 olarak gerçekleşti.
öğretmen olarak atananlar, 5 eylülde göreve başlayacak.
ben sadece sordum. olsun demedim sevgili hicbiseyebosunaiclenmeyenadam* bence de olmamalı ama belki olsun diyenler çıkar. kedi, köpek için uzun yaşam kaynağı da olabilirler.
bir başlık nedeniyle aklıma böyle bir soru geldi. dünyada birçok terör olayı meydana gelmekte. bu mukaddesat tanımayan acımasız ve şerefsiz durumdan insanlık adına güzel bir şey çıkarılamaz mı?
nevruz'a taşla katılan, diyarbakır'daki 'demokratik özerklik' kararına imza atan bdp'li bengi yıldız dostuyla bodrum'da tatil yapıyor'un basına yansımış haber başlığı.
"nevruz'a taşla katıldı, diyarbakır'daki 'demokratik özerklik' kararına imza attı. ancak bdp'li bengi yıldız bu kez bodrum'da tatil yaparken objektiflere takıldı." şeklinde basına yansıyan vekilin aşk yuvası.
Peki eşi ne dedi?
şimdi eşi taşladı
polise taş atan bdp'li yıldız, yasak aşkıyla bodrum'da yakalandı. 2 çocuğunun annesi i̇lknur yıldız ise ilk kez konuştu: eşim, bu kadını 'aile dostum' diye tanıttı. ben tanımıyorum. ne yapacağımı bilmiyorum.
bdp batman milletvekili bengi yıldız'ın adı son günlerde "demokratik açılım" söylevleriyle değil, "bodrum'a da gittik beraber" şarkısıyla birlikte anılır oldu. nevruz gösterileri sırasında polise taş atan yıldız, kürt sorunu üzerine kafa patlatmaktan yoruldu! evli ve 2 çocuk babası yıldız, koluna sevgilisi deniz uyan'ı takıp, bodrum'da aşk tatili yaptı. bira içip keyif çatan ikilinin görüntüleri ise olay yarattı.
'i̇haneti̇ gazeteden öğrendi̇m'
yıldız, aşk yaparken 2 çocuğunun annesi i̇lknur yıldız, malatya'da idi. eşinin aşk kaçamağını gazeteden öğrenen i̇lknur yıldız, sessizliğini bozdu. çocuklarının başında olduğunu ve ne yapacağını bilmediğini söyleyen yıldız, eşinin bodrum'da, üstelik bir kadınla birlikte tatil yaptığından haberi olmadığnı söyledi. eşinin birlikte göründüğü kadını "aile dostum" diye tanıttığını da sözlerine ekleyen yıldız, "ben kadını tanımıyorum" dedi.
'kafam çok karişik'
i̇lknur yıldız, ayrılık iddialarına da yanıt verdi. aldatılan kadın, "eşinizden ayrı mısınız, boşanacak mısınız" sorusuna, "ayrılık söz konusu değil. resmiyette de yok, fiili olarak da. bundan sonra ne yapacağımı bilmiyorum. çok karışık duygular içindeyim. çocuklarımın başındayım. ankara'da oturmaya devam edeceğiz. olayı dallandırıp budaklandırmak istemiyorum. çocuklarım benim için önemli. oğlum 7 yaşında, kızım ise 16. çocuk olunca biraz farklı bakıyor insan. onları düşünmek zorundayım" cevabını verdi.
pusula şaşmiş!
takvim'in bengi yıldız'ın aşk kaçamağı haberine, gazetemen yazarı celal kazdağlı destek verdi: "herkes tatilini istediği yerde yapar. ama o kişi milletvekiliyse, hareketlerine dikkat etmeli. hele o kişi yıldız ise davranışlarına iki kat dikkat etmeli. çünkü siz "ezilen bir halkın" hakkını savunuyorsunuz. hadi türkler'i çok dikkate almıyorsunuz hiç olmaz ise kürtler'i dikkate alın. çocuklara askere, polise, türk devletine taş attıracaksınız, sonra kurşun sıkanlara hiçbir şey demeyeceksiniz, ortalıkta görünmeyip kaçamak yapacaksınız. derin pkk artık kaybediyor. bengi yıldızlar da kayboldukları derin sulardan çıkış için birbirine yol gösterip duruyor. hala ellerindeki pusulanın doğru çalıştığını sanıyor.
bu başlığı görünce telefonumu kapattım. zira alındığından beri ancak 2-3 kere kapanıp açılmıştır. dolayısıyla ne yazdığını bilmiyordum. telefonumun açılması bana işkence gibi geliyor ve yine bu kapatmadan sonraki açılışta bekledim. -sim hafızasının yüklenmesine de uyuz oluyorum bu arada.-
neyse gelelim esas mevzuya.
Telefonumu açarken ne yazıyormuş.
özel bir not yok. açıldıktan sonra şebek kısmında kısa bir not.