Damacanadan tahrik olursun,
Barbi bebekten tahrik olursun,
Topuklu ayakkabıdan tahrik olursun,
Kadnın araba kullanmasından tahrik olursun,
Kadnın konuşmasından tahrik olursun,
Kadının gülmesinden tahrik olursun,
Bunlardan tahrik olurken,
9 yaşındaki kız çocuğu ile evlenmeyi de caiz bulursun.
Namustan bahsedersin, ama imam nikahı altında metres kültürü oluşturursun.
Namusu sadece kadının sorunu olarak görürsün.
Ülkedeki tüm namussuzluğu kadının tahrik etmesi olarak yorumlarsın.
Hırsızlık yaparsın,
Kul hakkı yersin,
Yalan söylersin,
iftira atarsın ama kadın tahrik etmesin dersin.
Şöyle Bir sorun daha önceden birilerinden duymadım ama bunu yaşayanlar olabilir diye yazıyorum yazdıklarının gerçek hayatta çıkması bir nevi falcılık gibi ne yazıyorsam hislerim kuvvetli olduğundan çıkıyor daha çok kötü şeyler çıktı aslında bunları yazarken aklıma hemen sayısal loto geldi ama anlattığım durum gerçek ve artık yazmaya korkuyorum bana yardımcı olacak varsa sevinirim.
Ben anlamadım tam seçim arifesi neden twitterı kapatırsın yada şuanda istanbulda bir çok yerde sular kesik youtube kapandı şimdi benim aklıma takılan soru şudur seçimden önce bunların yapılmasının sebebi ne? oy kazanmak isteyen insan bunları yapar mı sanki kazanmamak için yapılıyor bunlar.
Güngören belediye başkan adayı çok samimi geldi bana 32 senelik mühendismiş çoğu adaydan daha çok adama benziyor. bu da sitesi http://www.ahmetguzel.org
Bu başlık altında herkes arayıp rahatsız edildiği numaraya yazsın böylece Google da aratıldığında kim ararsa uludağ sözlüğe gelip hangi gereksiz şirkete ait olduğunu anlasın numaranın bu bence çok gerekli bir şey.ayrıca spa m olarak kaydettiğim numaraları da eklemeyi düşünüyorum.
Palatinoz olarak da bilinen izomaltuloz (izomalt), enzimatik yöntemlerde sükrozdan elde edilen bir disakkarittir. Bal ve şeker kamışının doğal bir bileşenidir ve doğal tatlılığa sahiptir.
izomalt da sükroz gibi kolay sindirilebilir ve 4 kcal/g olarak sükrozla aynı enerji miktarına sahiptir. Ancak sükrozdan farklı olarak izomaltuloz diş dostudur. Çürük yapıcı potansiyeli oldukça düşüktür. Hayvan deneyleri de farelerde önemsenmeyecek oranda çürük oluşturduğunu bildirmektedir.
izomalt, sükrozdan daha yavaş sindirilir ve bu durum da vücutta düşük glisemik tepki ve daha uzun süreli glikoz kaynağı olabilmesini sağlar. Yani izomaltuloz, daha yavaş salınımı olan bir karbonhidrattır ve gıdalarda ve içeceklerde daha uzun süreli glikoz kaynağı olabilmektedir. Emiliminin çok yavaş gerçekleşmesi nedeniyle, glikoz ve sükroza oranla kan şekeri ve insülin seviyelerini daha az miktarda artırır.
Kas ve beyin aktivitesi için izomaltuloz diğer hızlı sindirilen karbonhidratlara göre daha uzun süreli enerji kaynağı anlamına gelmektedir. Bunun yanı sıra izomaltulozun sükroza göre daha kararlı olan glikoz-fruktoz bağ yapısı, patojen mikroorganizmalar tarafından daha güç fermente edilebilmesini sağlar. Bu nedenle sükroz, glikoz ve maltodekstrin gibi diğer kolay sindirilen karbonhidratlara alternatif olarak kullanılabilir.
izomalt, ağızda kalıcı bir tat bırakmamasıyla birlikte sükroz ile aynı tadı verir. izomaltuloz sakarozun yarısı kadar tatlandırma seviyesi ile ortalama bir tada sahiptir. Uygulama türüne bağlı olarak izomaltuloz, diğer karbonhidratlarla birlikte kullanılarak üründe daha geliştirilmiş tat ve doku yapısı sağlar. Omega-3 yağ asidi, soya ve diğer farklı bileşenlerle birlikte kullanıldığında ise, bu bileşenlerden kaynaklanabilecek istenmeyen kokuları da önler.
izomaltuloz, çoğunlukla Japonya’da kullanılmaktadır. izomaltuloz sükrozdan 0,4 kat daha tatlıdır. Glikoz veya fruktozla karıştırılarak, ürünün tadının arttırılması için kullanılır. Kan glikoz düzeyi ve insülin cevabı sükroza göre daha düşüktür. Bu nedenle, diyabetliler tarafından kullanılabilir. Çürük yapıcı potansiyeli oldukça düşüktür. Hayvan deneyleri de farelerde önemsenmeyecek oranda çürük oluşturduğunu bildirmektedir.
Araştırmalar, düşük glisemik yük içeren bir beslenmenin daha düşük diyabet riski ile ilişkili olduğuna işaret etmektedir. Yavaş sindirilebilen tatlandırıcılar düşük glisemik yüklü bir beslenme rejimine önemli katkı sağlayabilir.
izomaltulozun kandaki insülin miktarı artış grafiği aşağıdaki gibidir:
bu anlatacağım şey bütün cips üreticilerinin yaptığı bir şey sadece bu firma değil gerçekten ayıptır günahtır bunu bu halka yedirmeyin çoluk çocuk da yiyor siz eminsinizdir belki bir şey olmayacağından ama bu kadar kimyasal bir cipsde olur mu. ilaç reçetesi gibi cips olur mu.
sadece kısa hikayemi yazayım sinirlerim rahatlasın.
geçen gün marketten bir cips aldım eve getirdim adetimdir okurum üstünü içindekileri sıralayacağım eksiği olabilir çünkü karışık olduğu için her birini ayrı yazmışlar bunlar nedir kimyagermisin cips mi üretiyorsun kardeşim. bırak bozulursa bozulsun ayrıca sadece sahte aromalardan bahsetmiyorum buyurun içindekiler:
Patates ezmesi, mısır nişastası, ayçiçek yağı, (peyniraltı suyu tozu, tuz, laktoz, sarımsak tozu, şeker, monosodyum glutomat, disodyum-5, ribonükleotid, yağsız süt tozu, hidrolize bitkisel protein, soğan tozu, potasyum klorür, aromalar, bitkisel yağ, asitliği düzenleyiciler, malik asit, sitrik asit), şeker, buğday unu, emülgatör, monokalsiyumfosfat, sodyumbikarbonat, dekstroz, kurkumin.inulin ,sukroz ,glikoz ,furuktoz ,maltodekstirin ,sodyum ,diastiamalik asit. dahada var yazamayacağım gözüm ağrıdı ne diyeyim yarın geri götüreceğim cipsi dediğim gibi hepsi aynı yapacak şey yok doğalını yapana kadar almayacağız hiç bir firmadan.
Ribonukleotid Reduktaz Enzimi : Bir Elektronun Uzun Yolculuğu
bir cips yiyecektim içinde Ribonukleotid varmış buyrun açıklaması yemiyorum vazgeçtim.
Ribonukleotid reduktaz adından da anlaşılacağı üzere mevcut bütün organizmalarda ribonukleotidlerin indirgenerek, DNA'nin yapıtaşı olan deoksiribonukleotitlere dönüşmesini katalizleyen enzimdir. Bu reaksiyon aynı zamanda DNA biyosentezindeki hız belirleyici basamaktır. Oldukça önemli fonksiyona sahip olan bu enzim R1 ve R2 diye adlandırılan iki alt birimden oluşur. R2 birimi, aktif merkezinde yer alan binukleer Fe (II) merkezi aracılığıyla moleküler oksijeni indirgeyerek aktive eder ve sonucta R1 alt biriminde uzun ömürlü bir tirozil radikali oluşur. işte tam bu noktada elektronumuzun 35 Angstrom* sürecek (proton eşzamanlı - proton coupled electron transfer) yolculuğu başlar. Bu uzun seyahatinde elektronumuza bir tiriptofan ve üç tirozin aminoasidi oluşturdukları radikalik ara ürünlerle yol boyunca eşlik ederler. Son durakta ise ribonukleotid indirgemesini gerçekleştirecek olan ve R1 alt biriminde bulunan sisteinil radikali oluşturulur.
Elektron transferi canlı sistemlerinde çokça görülen bir olay olmasına karşın genelde metaller arasında görülür ve transfer mesafesi de 10-15 Angstromu pek geçmez. Atomlar arası bağ uzunluklarının genelde 1-2 Angstrom mertebesinde olduğu düşünülürse 35 Angstromluk bir mesafe elekron transferi için oldukça fazladır. Ribonukleotid reduktaz enziminde gerçekleşen bu olayın biyolojik sistemlerde başka bir örneği yoktur. Bu transferin tam mekanizması hala çözülebilmiş değildir. MIT'den JoAnne Stubbe bu konu hakkında en çok çalışan kimyacılardan birisidir.
* : 1 angstrom = 1.0 × 10-10 meters
Kaynaklar:
C&EN News, 200, Volume 85, Number 27, 25-26
Stubbe, J. Curr.Opin.Chem.Biol. 2003, 7, 183-188
Yılların sosis markası 10 senedir sanırım başkasına devrettiler yada ustaları işten çıkarttılar ve işten çıkan kişiler len siz görürsünüz dedi ve formülleri değiştirdi bunların haberi yok böyle kötü bir sosis görmedim ben aldığı fiyata göre eski yaptığı sosisi mumla aratan marka neden böyle bir şey yaptılar anca senaryo yazıyoruz salamı da aynen öyle bu firmanın sahibi bir uzman bulup bu yaptığı ürünleri test ettirmeli suçluyu bulmalılar.
bu msg mono sodyum gulutamat olmayan bir çeşidi yok mu bunun piyasada piyale, ülker bizim marka birde knor var bulyon var ama hepsinin içinde çin tuzu var her tarafta zararlı olduğundan bahsedilen bir ürünü nasıl bu kadar kolay kullanabiliyorlar. doğal olarak yapay tatlandırıcı kullanmadan yapılamaz mı bu acaba. esas merak ettiğim şu senelerdir bu ürünler var eskiden beri bu madde içindemiydi nasıl bir devlettir kontrol etmez baskı yapmaz bunlara bütün hükümetler için söylüyorum sadece akp için değil çünkü çocukluğumdan beri var belki benden öncesi de vardır kontrol şart.
sigara içenler nezle,grip,soğuk algınlığı hastalığından içmeyenlere göre çok daha rahatsız oluyor hele burun tıkanıklığı halinde sigaranın kokusu ne kadar iğrençtir. size bir öneri asist alın diyecek eczane ye giderseniz sakın almayın 5 ay öksürtüyor bir kaç sene bu şurubu içtim öksür öksür bitmiyor bir rivayete göre de boğazınız kaşındığında hafif sümükler akmaya başladığı zaman bir sprey varmış sıktığın an nezle grip hepsini yok ediyormuş ve çok pahalıymış yurt dışında varmış hep mış miş böyle bir ilacı bulan adam ne kadar çok zengin olabilir kim bilir gerçi bu grip nezlenin de bir çok varyasyonları var ama bulunsa insanlar parayı yatırırlar birde 2 senedir baharatçıların bir yalanı var ki aman diyeyim keçiboynuzu pekmezi ,sakın ola bunu öksürüğünüzü kesmek için size veren baharatçıya güvenmeyin onunda üstüne öksürün hapşırın o kullansın böyle acayip bir şey görmedim aslında pekmez bir bakıma doğru ama ne öksürmek ne öksürmek mideniz bulanacak hale geliyorsunuz tıkanıyorsunuz çünkü sizi öksürtmeye çalışıyor ama balgam olmadığı yada vücut çıkmaya hazır olmadığı için diyelim mahvediyor insanı belki bir kaç bir şeyle karıştırılıyor ve hem balgamı sokuyor hem de dışarı atmanıza yarar sağlıyor ama merak edip sorduğumda zencefille içerseniz öyle olmaz dedi len biz denek miyiz baştan söylesene. bir keresinde markasını hatırlamadığım bir öksürük şurubu harika gelmişti ama işe yarayacak ya hatırlamıyorum kaç tane eczane gezdim asidi kaçmış fantanın rakibi asist denilen ilacı kakalıyorlar oda keçi boynuzu pekmezinden az değil ,ben bunları söyleyeyim de bir ara bunu okurda gözünüze çarparsa ve baharatçılarda bunu görürseniz hatırlayınız hatırlatınız bu arada bahsettiğim ilacın var olduğunu sanmıyorum sarımsak, soğan, meyve sebze en iyi gelen şeyler birde kızıl derili çayı ekinezya fena değildir tadı hoş değil ama ilaçtan iyidir.
not: sigara sizi 6li yedili şak şak öksürtür dikkat edin umarım hepimiz bırakırız şu sigarayı.
Kutumuz nazara geldi "arkadaşlar Maalesef Türkiyemiz bunu haketmiyor. Sanıyorum bize nazar değdi. Bizim dinleyen bir toplum olmamız gerekiyor. Twitter'ımızdan bilgiler alıyoruz, bilgi kirliliği oldu ama. Bizim iletişim kopukluğumuz var. Bu konudaki hissettiklerimi sayın Başbakan'a aktarmak istedim" gibi konuşmalarla olayı kapatabilirler bu adam konuştuktan sonra kutu mutu kalmaz olay kapanır.
