internette gördüğüm bir açıklamaya göre, Halkbank'ın zarar ettiği iddiaları tamamen yanlış. Banka, düzenli olarak mali tablolarını kamuoyuna açıklıyor ve her dönemde net kâr elde ettiğini açıkça gösteriyor. Yani, bu tür iddialar gerçeği yansıtmıyor. Ayrıca, Halkbank'ın reklam ve tanıtım harcamalarıyla ilgili eleştiriler de yersiz. Diğer bankalar gibi Halkbank da ürün ve hizmetlerini tanıtmak için bir bütçe ayırıyor. Üstelik, bu harcamaları yaparken de tasarruf tedbirlerine azami dikkat ediyorlar. Banka sektördeki bankalar arasında toplam TL bilanço büyüklüğünde 3., toplam TL krediler büyüklüğünde ise 2. sırada yer alırken nasıl asılsız ortaya atabiliyorlar anlamış değilim. Sosyal medyada yayılan yanlış bilgilere itibar etmemek gerek. Halkbank, 86 yıllık geçmişiyle Türk ekonomisine katkı sağlıyor ve sağlamaya da devam edecek.
Bugün değişik bir ödeme sistemine tanık oldum arkadaşlar sizinle de paylaşmak istedim:
içerik üreticisi olarak bilinen biri, sabah kahvaltısı için alışveriş yaparken RingPay yüzüğünü kullanarak ödeme yapıyor. Markete giden içerik üreticisi, kahvaltı için gerekli olan ürünleri aldı. Sepetinde, günün ilk öğününü oluşturacak meyveli yoğurt, muz, elma, çilek, ve yulaf gibi taze ürünler vardı. Ürünleri dikkatle seçtikten sonra, marketteki kasaya yöneldi. işte o an, teknoloji meraklıları için heyecan verici bir gelişme yaşandı. RingPay yüzüğü ile ödeme yapacaktı. Bu giyilebilir teknoloji, klasik kredi kartı ödeme yöntemine modern bir alternatif sunuyordu. Kasada, içerik üreticisi RingPay yüzüğünü ödeme cihazına yaklaştırdı. Yüzüğün üzerinde küçük bir titreşim hissetti. Kasiyer, bu yeni ödeme yöntemine biraz şaşkınlıkla baksa da, işlemin nasıl yapılacağı konusunda bilgi sahibiydi. Yüzüğün teknolojisi sayesinde, ödeme işlemi hızla tamamlandı. içerik üreticisi, cebinden kartını çıkarmadan, sadece yüzüğü kullanarak alışverişi başarıyla gerçekleştirdi. Ödeme sonrası, içerik üreticisi rahatlıkla alışverişini tamamladı ve marketten ayrıldı. RingPay yüzüğü, günlük alışverişlerde pratiklik sağlıyor ve teknolojinin ne kadar hayatı kolaylaştırabileceğini gözler önüne seriyor. içerik üreticisinin deneyimi, modern teknolojinin alışveriş deneyimini nasıl dönüştürebileceğini net bir şekilde gösterdi. Bu tür yenilikler, gelecekte alışveriş alışkanlıklarımızı önemli ölçüde değiştirebilir.
ilgili video: https://x.com/elifeylul__/status/1816739434567442479
ben kesinlikle yüzük kadınıyım. kolyeye göre yüzüklerim her zaman daha fazladır. yüzük koleksiyonuma bir yenisini daha ekledim geçenlerde. bu son zamanlarda aldığım yüzüklere benzemiyor çünkü bu bir giyilebilir teknoloji. adı ringpay. halkbank'ın paraf kredi kartına optimize. şöyle bahsedeyim, geçen ay Paraf RingPay'i kullanmaya başladım ve bu deneyim hayatımı gerçekten çok kolaylaştırdı. ilk başta, bir kredi kartı yerine yüzük kullanma fikri bana biraz garip geldi. Ancak, Halkbank'ın bu yenilikçi ürününü denemeye karar verdim ve şimdi vazgeçilmezim oldu. ilk alışveriş deneyimimi hatırlıyorum. Market alışverişi yaparken kasada cüzdanımı aramak zorunda kalmadım. Kasiyer, ödemeyi nasıl yapacağımı sorduğunda parmağımdaki yüzüğü gösterdim. Biraz şaşkınlıkla yüzüğü POS cihazına yaklaştırmamı söyledi. O an, yüzüğümü cihazın yanına getirip ödemenin anında gerçekleştiğini görmek gerçekten inanılmazdı. Kasiyer de oldukça etkilenmişti. Güvenlik konusunda başlangıçta bazı endişelerim vardı. Ancak, Halkbank'ın sunduğu güvenlik özellikleri ve anında bildirimler sayesinde bu endişelerim tamamen ortadan kalktı. Yüzük her kullanımda bildirim gönderiyor ve işlemleri anlık olarak takip edebiliyorum. Ayrıca, suya dayanıklı olması büyük bir avantaj. Elimi yıkarken veya yağmura yakalandığımda yüzüğü çıkarmam gerekmiyor. Sonra bir akşam, arkadaşlarımla dışarıda yemek yedik. Hesap geldiğinde herkes cüzdanını çıkarırken ben yüzüğümü gösterdim. Arkadaşlarım hayretle yüzüğümü incelemek istedi ve nasıl çalıştığını öğrenmek için sorular sordular. Paraf RingPay'in bu kadar ilgi çekici olması ve hayatımı kolaylaştırması gerçekten hoşuma gidiyor. Yani, yüzük benim için sadece bir ödeme aracı değil, aynı zamanda hayatımı kolaylaştıran pratik bir çözüm haline geldi. Bu yenilikçi ürün için Halkbank'a teşekkür ediyorum. Eğer siz de pratik ve güvenli bir ödeme yöntemi arıyorsanız, Paraf RingPay'i kesinlikle denemenizi tavsiye ederim.
Son zamanlarda giyilebilir teknolojiyle kafayı bozmuş olan ben yeni bir giyilebilir teknoloji keşfettim. adı paraf ringpay. aslında bir yüzük ve bu yüzük kredi kartı işlevselliğini parmağınıza taşıyor. Bu yüzük ile temassız ödeme yapabiliyorsunuz aynı kredi kartı gibi yani. Artık alışverişlerde kart çıkarma devri resmen sona erdi. sadece parmağı okutarak ödemelerinizi tamamlayabiliyorsunuz. Bu yenilik, günlük yaşamı kolaylaştırıyor bence. hemen edinmeye gidiyorum. incelemek isterseniz de linki buraya bırakıyorum. meraklılarına duyurulur.
Haberiniz var mı bilmiyorum fakat bankacılık sektöründe yeni bir gelişme yaşandı.
Halkbank, Ziraat Bankası, VakıfBank, Ziraat Katılım, Vakıf Katılım, Emlak Katılım ve PTT; TAM ATM çatısı altında birleşiyormuş. Bu birleşme aynı zamanda finansal sistemin daha güçlü ve dirençli hale gelmesine de katkı sağlayacak. Neden mi? Çünkü, daha büyük ve güçlü bankalar, ekonomik dalgalanmalara karşı daha dayanıklı olabilir ve kriz durumlarında daha etkili bir şekilde müdahale edebilirler. Ayrıca, birleşme sayesinde daha verimli bir şekilde kaynak yönetimi yapılabilir ve işletme maliyetleri düşürülebilir. Bu da finansal kurumların karlılığını artırabilir ve ekonomiye daha fazla katma değer sağlayabilir. Dolayısıyla, TAM ATM çatısı altında birleşme, finansal sektörün güçlenmesine ve ekonominin daha sağlam temeller üzerine oturmasına olanak tanıyacak gibi duruyor. Aynı zamanda vatandaşlar için de harika oldu. ATM aramak yerine TAM ATM yazısını gördüyseniz ve ilgili bankanın müşterisiyseniz rahatlıkla işlem yapabileceksiniz.
ben ailemden uzakta bir şehirde üniversite okuyan birisiyim. abim sağolsun eğitim hayatım boyunca her şeyi karşılamaya çalıştı ve hala çalışıyor. başıma şöyle bir olay geldi.
yakın zamanda nakite sıkıştım malum kız arkadaşım var. onunla vakit geçirmeye bayılıyorum. bir gün dışarı çıktığımızda cebimdeki hesabı tutturamayıp biraz aşırıya kaçtım. bunu anladığımda kalkmamıza çok az vardı ve eteklerim tutuştu. ne yapsam ne etsem diye düşünürken kader mi şans mı anlayamadan abim mesaj attı. hemen durumu anlattım ve kızacağını düşündüm. parayı yatırsa bile çok geç geleceğini düşünürken ona da bi yandan durumu anlatmaya çalışıyordum. sakince dinledi ve güldü. bana "sen 2005 te kalmışsın." diyerek şaka yaptı. bende heyecanlı heyecanlı hala anlatırken telefona bir bildirim geldi. paranız hesabınıza geçti diye. fast işlemiyle 7/24 hizmet alınıyor haliyle. böyle hizmetler oldukça insan ister istemez teknoloji çağının büyüsüne kapılıp gidiyor. sonrasında tabii hesabı hallettim ve kız arkadaşım ne olduğunu anlamadı bile. mutluyum valla halkbank mobil sağolsun.
bir kişinin altında el pençe çalışmaktansa her zaman bir iş kurma taraftarı oldum. son zamanlarda girişimcilik hakkında çok fazla araştırma yaptım. keşke benim de bir işim olsa kendi işimin patronu olsam aynı zamanda da bu iş özgün olsa falan filan. üzerinde çok kafa yordum ve girişimcilere destek olan kurum ve kuruluşları araştırma geçtim. önüme ilk çıkanlardan biri ve benim de çok içime sinen halkbank oldu. genç girişimcilerden tutun da girişimci kadınlara kadar finansman sağlayan halkbank'ın şimdilerde hubrica hızlandırılmış eğitim programı var. hem de YTü Startup House iş birliğiyle gerçekleşiyor. hubrica, girişimcilere mentorluk, eğitim ve sermaye desteği gibi kritik unsurları bir araya getiriyor. bu fırsatı kaçırmamak için hemen başvurdum ve sonucun kendi adıma hayırlı olmasını diliyorum. linki de buraya bırakıyorum biz girişimciler olarak böyle desteklere ihtiyacımız var.
Kadınlar iş yaşamında hiç olmadığı kadar fazla Türkiye'de. Buna o kadar seviniyorum ki artık çok daha gelişmiş ve kadın haklarına duyarlı bir ülke haline gelmeye başladık. Şüphesiz bu bilincin oluşmasında kurum ve kuruluşların payı da fazla. Örneğin, Halkbank'ın üçüncüsünü düzenlediği Üreten Kadınlar Yarışması'nda seçilen 100 finalist, MasterClass eğitimlerini başarıyla tamamlamış. Bu organizasyon kurumun kadın girişimcilere olan destek ve katkısının önemli bir göstergesi. Halkbank'ın bu yarışma aracılığıyla girişimci kadınlara sağladığı eğitim imkanları, sadece finansal destekle sınırlı kalmayıp, onların yeteneklerini geliştirme ve potansiyellerini en üst seviyeye çıkarma fırsatı sunuyor bence. Bu tür inisiyatifler, kadın girişimcilerin iş dünyasında daha güçlü ve etkili bir şekilde yer almalarını sağlayarak, toplumsal ve ekonomik kalkınmaya önemli katkılarda bulunuyor. * Halkbank'ın bu anlamlı ve olumlu destek yaklaşımı, kadın girişimcilerin başarılarına destek olmaya devam etmesi bakımından takdire şayan bir örnek.
kariyer fuarlarını her zaman takip etmişimdir. özellikle üniversite yıllarımda kariyer rotamı belirlemek için bir dizi etkinlik ve fuarlara katılmışlığım var. o yıllarda kafam çok karışıktı ve hangi işe yeteneğim olduğunun bile farkında değildim. katıldığım birkaç fuar benim becerilerimi görmemi sağladı ve kendime bir kariyer hedefi belirleyip hedeflerime de ulaştım. bugün önüme halkbank'ın bir gönderisi çıktı ve eski günlerimi yad ettim adeta. halkbank, Cumhurbaşkanlığı insan Kaynakları Ofisi koordinasyonunda düzenlenen "Yetenek Her Yerde" Bölgesel Kariyer Fuarları'nda stand açmış. genç yetenekleri bir araya getirerek iş dünyası ile buluşturuyor. Bu etkinliklerin ilki Erzurum'da büyük bir ilgiyle karşılandı ve birçok firma, kendi standını açarak geleceğin liderlerini tanıma fırsatı buldu. Halkbank, bu etkinlikte kendi standını başarıyla oluşturarak genç yeteneklerle buluştu ve iş dünyasının kapılarını genç profesyonellere açtı. Sıradaki durak olan Kayseri'de, 25-26 Aralık tarihlerinde düzenlenecek fuar, bölgedeki iş dünyası ile genç yetenekleri bir araya getirerek istihdamın artmasına katkı sağlayacak. Bu kariyer fuarları, gençlerin kendilerini geliştirmeleri, farklı sektörleri keşfetmeleri ve iş dünyası ile bağlantı kurmaları adına önemli bir platform sunuyor. ben kendi kariyerimi geliştirme fırsatını bu fuarlarda buldum sizlere de öneririm.
bu cümleyi bir kişi için kurdum. hayattan öyle bir ders aldım ki ama oh olsun bana. müstehak gercekten, kendim ettim kendim buldum. gözüm nihayet açıldı. bir hatayı yalnızca bir kere yaparım.
esnaf bir babanın çocuğu olarak kesinlikle kendi işinizi kurun derim. bu devirde başkasının altında çalışacağınıza kendi özgün fikirlerinizi oluşturun. düşünün neler yapabilirim diye. ilk önce kendi ilgi alanlarınızdan başlayın. mesela neye yeteneğiniz var ve bir ömür boyu bu mesleği yapabilir miyim diye kendinize sorun. açıkçası ben bir genç girişimciyim. kendi işimi imkanlarım dahilinde kurdum. bundan 10-15 sene önce ailem yardımcı oldu maddi anlamda ama baktım ki şimdi gençlere bankalar da destek olmaya başladı. hiç kimseye ihtiyacınız yok fikriniz olsun yeter. özellikle son zamanlarda halkbank'ın bir projesine denk geldim. zaten kadın girişimcilere ve genç girişimcilere olan desteğini biliyorum. çevremdeki her girişimciye de halkbank'ı öneriyorum. finansman anlamda destek sağlıyor. ilk başvuracağınız adres orası olsun. ayrıca son zamanlarda halkbank harekete genç diye bir seri başlattı. sosyal medya hesapları üzerinden yayınladığı her girişimcilik hikayesi videosunu izleyip notlar aldım kendime. şimdilerde de ikinci sezonu yayınlanacakmış. benden gençlere en büyük tavsiye kendi işlerini kurmaları ve bol bol girişimcilik videoları izlemeleri olur *
ABD ziyareti sırasında Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve Elon Musk'ın bir araya gelmesi, iki lider arasında olası işbirliklerinin ve stratejik diyalogların kapısını aralayabilecek bir buluşma olarak algılandı bence. Her iki isim de kendi alanlarında etkili ve tanınmış kişilikler olup, bu tür görüşmeler genellikle uluslararası iş dünyasında ve politika arenasında dikkat çeker. Musk'ın, oğlu "AE A-XII" ile birlikte görüşmeye katılması ise hem sosyal medyada hem de basında geniş yankı buldu. Bu hareket, Elon Musk'ın özel hayatı ve iş hayatı arasındaki sınırları belirsiz kılan karakterine işaret ediyor. ortaya tatlı bir görüşme çıkmış oldu. *
genç girişimcilik bence hem cesaret hem de sermaye istiyor. birçok kötü olasılığı da göze alman gerekli. her şeyin iyi gitmesi kadar kötü gitmesi de olası. benim de aklımda birkaç girişimcilik fikri var. hayata geçirebilmem için sermayeye ihtiyacım var açıkçası. son zamanlarda halkbank'ın genç girişimcileri ağırladığı harekete genç serisini ilgiyle takip ediyorum. her hafta bir genç girişimciyi konuk ederek başarı hikayesini röportajlıyorlar. ben de izleyerek ilham alıyorum. fikir sahibi olup sermayesi olmayan genç girişimciler halkbank'ın destek paketlerini inceleyebilirler. harekete genç'in bursa bölümünü de buraya bırakıyorum. belki birilerinin işine yarar *
5 yıldır paraf card kullanıcısıyım. gerçekten birçok avantajı var. en önemli fırsatlarından biri neredeyse her sektörde harcayabileceğimiz paraf para dağıtıyor oluşu. özellikle market ve restoran harcamaları için olan fırsatı çok fazla değerlendiriyorum. ayrıca kişiye özel de kart çıkartma imkanı var mesela gençler için paraf genç, kadınlar için paraf kadın, esnaf ve kobiler için ayrı, iş insanları için ayrı. kısacası memnun kaldığım bir kredi kartı. önerimdir.
iyi Parti zaten menfaat üzerine kurulmuş bir parti. Kendi çıkarları doğrultusunda CHP ile işbirliği yaptı. Ak Parti'nin kurucu üyelerinden olan Meral Akşener ilk kazığı Ak Parti'ye ikinci kazığı da eski partisi MHP'ye attı. Şimdilerde kendi kurduğu sözde partinin yükselişini izlemek için bir kenara geçmiş bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığıyla hareket eder olmuş. Kendi çıkarları doğrultusunda teröristlerin desteklediği CHP ile ittifakta yer alacak kadar düşmüş. Tabi ki de bu parti bir balondur. 28 Mayıs'ta da patlamıştır. ;) Baksanıza habere kendi kurucularında yer alan önemli isim bile istifa etti daha ne olsun. Batıyorlar!
her babalar gününde duygulanırım. yaşasaydı 62 yaşında olacak olan her zaman doğrunun peşinden gitmiş, çocuklarına kol kanat germiş, eşini el üstünde tutmuş, çevresine saygılı ve duyarlı, işinde profesyonel canım babam babalar günün kutlu olsun. seni çok özledim ve çook seviyorum...
her babalar gününde yayınlanan reklam filmlerine bakar ve onlarda kendimi ve babamı ararım. canım babam ve kendimi gördüğüm ilk reklam filmi halkbank'ın oldu. bizim de reklamdakine benzer dükkanımız vardı dükkanın kolonlarında babamın babasının ve dedesinin resmi dururdu. şimdilerde ise babamın resmi duruyor...
enflasyon 50 yılın en düşük seviyesinde olduğunda hazine ve maliye bakanlığı görevini berat albayrak sürdürmekteydi. o zamanlarda kur saldırıları olmasına rağmen başarılı politikaları neticesinde hem enflasyon hem de kur düşük kaldı.
bu nasıl bir akıl tutulmasıdır? bir cumhurbaşkanı adayı düşünün ki terör suçundan içeride bulunan bir teröristi içeriden çıkarmayı vaad ediyor. siyaset bu kadar düştü işte. sen seçim sonuçlarını ne bekliyordun ki kılıçdaroğlu? terör örgütlerine taviz vermeyeceğiz demek çok mu zordu. ama diyemezsin hdp seçmeninin senden vazgeçmesinden korkuyorsun. yazıklar olsun sizin gibi siyasetçilere. erdoğan'ın bunca yıllık terör operasyonları uğraşını mahvetmeyin. dilerim allah'tan seçim yüzü göremezsiniz. terörün her türlüsüne lanet olsun.
tayyip erdoğan 10 sene daha iktidarda kalsa neler mi olur. türkiye için o kadar çok şey değişir ki. bir kere son 20 yılda hayata geçirilen dev projeler katlanarak gider. ülke şahlanışa geçmeye devam eder ve bence 2030 yılında artık süpergüç devlet haline geliriz. petrol çıkarmaya devam eder onlarca sondaj gemileri filolara dahil edilir, hürjet, kızılelma, iha ve siha üretimi devam eder...
14 Mayıs genel seçimlerine 1 hafta kala muhalefetin kirli troll çalışmasını buradan ifşa etmekten gurur duyuyorum. sosyal medya mecralarında #YeniHükümettenBeklentim şeklinde bir tag çalışması başlatılmış. tweetlere baktığımda hep aynı ağızdan yazılmış yazılarla karşılaştım ve profiller fake. gençliğin manifestosu şeklinde bir bildiri yayınlanmış ve tweetlerde bu bildiriyi haklı çıkartacak gerekçeler sunmuşlar. maddeler tamamen islamı taşlamaya yönelik. bunu buradan paylaşıyorum. maaşlı trollerin bu ucuz algı oyununu herkes görmeli. z kuşağını temsil ettiklerini söylüyorlar, siz z kuşağının yüz karasısınız.!
ayasofya'nın camii statüsünde olması benim için ve birçok Müslüman için çok önemli. bu ecdadımıza olan borcumuzdur. camii olması için büyük çalışmalar yürüten ve bunu başaran recep tayyip erdoğan ülkemiz adına önemli bir adım atmıştır. Bu sebeple desteklediğim kişi erdoğan'dır. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2305713/+
ayasofya'nın camii statüsünde olması benim için ve birçok Müslüman için çok önemli. bu ecdadımıza olan borcumuzdur. camii olması için büyük çalışmalar yürüten ve bunu başaran recep tayyip erdoğan ülkemiz adına önemli bir adım atmıştır. Bu sebeple desteklediğim kişi erdoğan'dır. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2305712/+
bu millet 28 şubat diye bir kara günü yaşadı. işte o günden sonra her şey değişti. eskiden bu ülkenin kadınları kendi dinini yaşayamıyordu. özgürce ibadetini yerine getiremiyordu. okullara bile perukla giriyorlardı bunlara sebep olanlar mı şimdi iktidar adayı? tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda bu ülkeye 28 şubatı yaşatanlar iktidar olmamalı. tercih senin.!
Selçuk Bayraktar bu ülkenin teknoloji anlamında en gelişmiş araçlarını üreten biridir. dünya iha ve sihayı takdir ederken bazı kesimlerin bu zoruna gitmiş olacak anlaşılan. örneğin hdp tamamen karşı neden biliyor musunuz çünkü dağdaki yol arkadaşları ölüyor. ben de bu vatanın evladı olarak iha ve sihaları sonuna kadar destekliyorum. selçuk bey muhabirin sorusuna çok güzel cevap vermiş. (bkz: https://www.sabah.com.tr/...degil-hdp-ve-chpden-geldi)
iha ve sihayı eleştirenler ülkenin gelişmesini istemeyen kesimdir.
yurt dışında yerleşik bir şekilde yaşamını sürdüren gurbetçi kardeşlerim bu entryim size. orada dolara euroya paranızı lütfen yatırmayın siz bu toprakların insanısınız. türkiye'de yaşamasanız da ülkenizi milletinizi unutmayınız. paranızı euroya dolara değil tl'ye yatırın lütfen. hem siz kazanın hem de ülke ekonomisine katkıda bulunun. böyle böyle paramız değerlenecek bu sizin ve bizim elimizde. güvenilir bir banka arıyorsanız da önerim kesinlikle halkbank'tır. bu konuda kamu bankalarını tek geçerim.
bir ülkenin gelişmişlik seviyesi ne kadar az ithalata ihtiyaç duyduğuyla alakalıdır. bu da politikalarının yerli ve milli olmasıyla doğru orantılıdır. eğer bir ülkede yerli ve milli politika izleniyorsa ithalata gerek duymadan kendi işini kendi görebilir. berat albayrak'ın enerji bakanlığı boyunca doğal kaynaklar bir mesele haline geldi ve bu yönde çalışmalar devam etti. berat albayrak'ın bakanlığı boyunca yaptığı sayısız projeyi ve daha fazlasını bu bulabilirsiniz.
