Mahsunoğulları kabilesinden fatıma adında bir kadın hırsızlık yapmıştı. Cezanın tatbik edilmemesi için peygamberimizin çok sevdiği Üsame bin Zeyd aracı kılınmış, Üsame durumu Peygamberimize söyleyince, Peygamberimizin yüzü renkten renge girmiş ve şöyle buyurmuştur:
Ey Üsame, sizden evvelkilerin helak olmalarının sebebi; zengin ve soylu birisi hırsızlık yaptığında, veya bir suç işlediğinde onu bırakırlar, zayıf ve gariban birisi suç işlediğinde ise ona ceza verirlerdi. Allah'a yemin ederim ki; eğer Muhammed'in kızı Fatıma dahi suç işlese, ona da aynı cezayı verirdim.
29 mart 2014 gecesinde evlerinin penceresinden şehri izleyen türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının hissettiği endişe ve umut dolu duygu.
...yaşadığın şehri ve ülkeyi, alışveriş yaptığın marketleri, gezindiğin aynı bozuk kaldırımları, giremediğin internet sitelerini, annenin zoruyla da olsa izlediğin türk dizilerini, girdiğin uzun kuyrukları, nefes aldığın havayı ve uğradığın haksızlıkları paylaştığın insanlarla aynı duyguyu paylaşma umudu ve aynı duyguyu paylaşmama endişesi...
Niğde'de ışid teröristleri tarafından işlenen cinayetten yola çıkarak fethullah gülen'e çakan yazı.
Ancak sabah gazetesinin diğer pek çok yazarının aksine doğrudan gülen'i hedef göstermediği için tehlikeli bir işe girişmiş ve tüm cemaatleri karşısına almıştır. bu ise gazetenin sahibinin stratejisine aykırıdır. zira hükümet diğer cemaatleri yanına alıp gülen'i hedef tahtasına oturtmaya dikkat etmekte. hatipoğlu işi sarpa sardırmış resmen.
Tur 31: 'Siz, benim başıma gelecekleri görmek için gözünüzü benden ayırmayın bakalım, ben de sizinle beraber sizin nasıl bir sonla karşılaşacağınızı bekleyenlerdenim.' de.
Bu benzetme ile .ruspulara büyük haksızlık yapılmaktadır. Çünkü hayat kadınları için Allah'tan af ve kurtuluş dilemek gerekirken rüşvetçi memura bela ve lanet dilemek gerekir.
Bundan önceki 140 entry'de nefret suçu işlenilmesine neden olan başlıktır. Nefret suçu TCK'da karşılığı olan ve hürriyetten yoksun bırakılma cezası gerektiren bir suçtur.
şaşılacak bir durumun olmadığı olaydır. başbakan 3. dönemi itibariyle solcu, ulusalcı, ülkücü ve cemaat dışındaki medyanın tümünün kontrolünü eline almıştı.
bu arada, niyetlenip de ele geçiremediği tek medya grubu da cemaate ait.
ünlü işadamlarının ve aile fertlerinin numarası da var. bu fezlekelerin muhtemel tek sonucu bu kişilerin telefon numaralarını değiştirmeleri olacaktır.
internette yayımlanan urla fezlekesinde başbakan recep tayyip erdoğana ait olduğu belirtilen telefon numarası. CIA'dan kontrol ettim "tayyip erdoğan2" diye çıktı.
yıllar önce minnacık bir bilgisayar monitoründe -ses sistemi, sinema koltuğu, dvd felan icad edilmeden önce- seyrettiğim spielberg filmi. şimdi evlerimize küçük bir sinema kurduk ama hala bu filmin kendi başına insanda bıraktığı etkiyi bırakacak bir örnek bulmak zor.
dolmabahçe camisine bira kutusunu koyan ajan provokatör tarafından yazılmış olması muhtemel yazıdır. Türkiye'de herhangi bir kişinin ülke gündemini belirleyebildiğinin acı bir göstergesidir. Bu kişinin meczup, ajan provakatör ya da can sıkıntısından ülkeyi karıştırmak isteyen bir ergen olması bir şeyi değiştirmez.
2014 Ocak ayı itibariyle türkiye siyaseti merkez sağında oluşmuş büyük boşluktur.
Bu boşluğun temel sebebi adalet ve kalkınma partisinin 2010 yılında yapılan referandumla sonrasında hızla sağa kaymasıdır. iktidar partisi türkiye'yi sağa kaydırmayı hedeflemiş, kendisi sağa kaymış ancak ülke peşinden gelmemiştir. bunun ilk toplumsal karşılığı merkezin solunda bulunan insanların haziran 2013'de çıkardıkları gezi kalkışması olmuştur. ikincisi ise aynı yılın aralık ayında merkezin sağında bulunan cemaat'le iktidar arasındaki kopuş olarak gerçekleşmiştir.
merkez sağdaki boşluğu ilk farkeden enteresan bir şekilde cumhuriyet halk partisi olmuştur. parti, 2002 yılında adalet ve kalkınma partisi pragmatizmini benimseyerek hızla merkeze doğru kaymaktadır. Önümüzdeki dönemde bu boşluğa hitap eden yeni bir sağ parti çıkmazsa CHP'nin kendini aşması mümkün olabilecektir.
Tabi CHP ne kadar sağa yaklaşırsa yaklaşsın merkez sağdaki insanlara en yakın parti iktidar partisi olduğundan sağda yeni bir parti kurulmadıkça oy tablosunda esaslı (2001'dekine benzer) bir değişim beklememek gerekir.
yanlış olması çok muhtemel bilgidir. daha önce iktidar partisine oy veren tanıdıklarım arasında fikir değiştiren çok kişinin olması nedeniyledir. Üstelik bu dediğim yolsuzluklar ortaya çıkmadan öncedir.