şehitlik ile alakalı bir konuşmasını gördüğümden beridir, nerede askerlik yaptığı ile alakalı hiç bir bilgiye ulaşamadığım, gazetecimsi yönetmenimsi birisi.
Mesela Burçin terzioğlu kesinlikle bu kategoridedir. Birde geçen gün dükkanımın önünden geçerken arkadaşını görüp de muhteşem şekilde gülen bir genç kadın vardı, odur kendisi. Ayrıca kadınlara en çok yakışan şey değil midir gülmek?
Yan komşumun kurduğu cümle tam olarak şudur. “iyi ve sağlam bir hoca, ne zaman akpye oy verme derse, o zaman oy vermem!” Direkt olarak eksiği fazlası olmadan bu cümleyi kurdu bana. Kendi beynini kullanmayı reddetmiş adam. inanılır gibi değil.
Tam bir ay evvel alınan ürünün hiç elime ulaşmaması, benle alakasız olan bir şehire giden kargomun iadesini istemem, sonucunda ise hala para iadesi alamamam ile sosyal medya ve şikayet var sitesi ile hakkımı arama mücadelemi, tüketici haklarına başvurarak da arayacağım firmadır. Ayrıca ürün hakkında yaptığım yorumları da onaylamayarak, sadece iyi yönde yapılan yorumları kabul ederek eleştirileri onaylamayan bir firma olduğu gün gibi ortadadır. Müşteri hizmetleri ise tam bir facia. Kesinlikle yalan söyleyerek müşteriyi başlarından atmak için uğraşan adamlar. Kurumsal bir firma olmak bu denli zor olmasa gerek.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1901215/+
Tıpa yardımı alın efenim. Buda olmaz ise bir adet karanfil hap yutar gibi su ile direk yutun. 2 3 değil 1 adet. Yoksa kabız yapar.
Son bir kaç senedir alışkanlık edindiğim durumdur. Cebime bugün 500 lira nakit koyayım. Akşama o para bitmiş oluyor. Önlem olarak hesap kartı ile harcamalarımı yapıyorum. Ve fark ettim ki israf denen illeti baya bir azaltmışım. Cebimde bakkaldan sigara vs alacak kadar nakit olsun yeter. Geri kalan parayı zaten işim için kullanıyorum.
Aşk sözlük aşk. Aşık olamıyor ve olmaktan korkuyorum. Son bir kaç senedir hiç kimseye açılamıyorum! Yaş oldu 35 işim zor bu saatten sonra be sözlük. Sanırım gerçekten ben bu işi beceremiyorum.
Uzun zaman sonra, kanlı canlı karışımdaydın bu gece. Koca bir düğün boyunca her fırsatımda seni inceledim ve sana baktım! Dünyanın en mutlusu olduğum altı senemdin sen benim. Gördüm ki sende devamlı bana baktın. Koskoca altı yıl! Mazide kalmış deli gibi aşık olduğum, hiç yapmayacağım çılgınlıkları senin için yaptığım altı yılıma uzun uzun baktım. Çok güzeldi, bir dakikasından bile pişman değilim halbuki. Ama allah belanı vermiş ne çirkinleşmişsin lan öyle sen! Vallahi uzun uzun baktım sana ve baktıkça “verilmiş sadakam varmış” dedim içimden. iyi ki ayrılmışım be, neyse git kimle nişanlanıyorsan nişanlan evleniyorsan evlen. Mutlu olmuşsun olmamışsın zerre sikimde değil. iğrenç yaratık. Unutma seni benim gibi ve benim kadar seven birini asla bulamayacaksın, ruhsuz nursuz kadın.
Zamanında son derece iyi iken, artık berbat köfteleri veya köftemsi şeyleri ile kendine köfteci diyen köfteci dükkanı. Son girdiğimden beri 1 yıl geçti, bir daha da tövbe olsun gitmem!
Benimdir o. O kadar yoğunum ki, bide allah bilir hangi şehirden olacak, şekli şemali kişiliği nasıl olacağı belli olmayan birine evet diyecek kadar boş değilim sevgili sözlük.
Letgo üzerinde ki sayısını bilmediğim ilanlarımdan dolayı devamlı yaşadığım mesele. Olayın Aslı şu, çoğu kişi mesajı attığının farkında bile değil. Adamın bende ki klasik otomobil parçaları ile alakası bile yok. Fakat sıradan ilanları geçerken benim ilanıma da bakmış oluyor, ilanı yana kaydırayım derken de altta bulunan “hala satılık mı?” Butonuna parmağı dokunuyor ve bana direk mesaj geliyor. Bir çok kullanıcı da site içerisinden mesaja cevap vermeyi bile bilmiyor. Minik bir tüyo isterseniz, opera tarayıcı ile vpn açarak letgoya giriş yapar, kullanıcı kullanıcı adı da girmezseniz, aradığınız ürünü yazdığınızda ülke genelinde ki o ürün ilanlarının hepsini görürsünüz. Buda benden sözlüğe küçük bir tüyo olsun.
Rahat rahat sex yapabilmek.
Evet sex, arkadaşlarınızla yapabildiğiniz diğer şeyleri yapabilmek de önemli tabiki. Fakat sex yaparken aklınızda endişe vs olmaması en güzeli.
Edit: bu dediklerim bütün cinsiyet ve cinsel tercihler için geçerlidir.
Bir kitaptır.
işin garip tarafı, babam 1948, ben ise 1984 doğumluyum. Buda ilk fırsatta okumam gerektiğinin işaretidir, belki de benim için bir şifre mevcuttur içinde. Hayatın gizemini falan çözerim he sözlük, olmamı?
