uzun zamandır ekşi'de yazarlık yaptığım için aylardır uğrama fırsatım olmamıştı. yeni tasarım çok güzel olmuş , kim yaptıysa eline sağlık . sırf bunu söylemek için giriş yaptım .
Nintendo switchim yok,çok pahalı olduğu için de almıyorum. Zeldanın yokluğunu aratmayan mükemmel bir oyun olmuş. Oynanış,hikaye ve grafiklerin güzelliği... Tek kelimeyle bayıldım. Bu oyun nasıl free to play olup aynı zamanda pay to win olmaz lan. Şaşkınlıklar içerisindeyim şu an.
bebekler genetik olarak iyi veya kötü kalpli olmaya yatkın doğar. bebeğin büyümüş olduğu aile ve çevresi bu yatkınlığın ortaya çıkmasında en önemli role sahiptir.
evet bu ben. o an psikolojik olarak bitkin durumdaysam hiç açmıyorum. sadece annem veya babam ararsa açarım , o da beni merak edip paniğe kapılmasınlar diye.
bu kadar geri zekalı insan bozmalarını nasıl bir araya toplamışlar , insan hayret ediyor.
edit : alttaki çok bilmişe cevap olarak, zaten orada aylardır yazarım. ne kadar rezalet bir yer olduğunu daha da kolay görme şansına sahip oldum. yoksa siktiriboktan bir yerde yazar olamadım diye serzenişte bulunacak biri değilim.
Tıpın çaresini bulamadığı orospu çocuğu bir psikolojik hastalık. Temelinde yatan neden kaygı bozukluğu ve okb'dir. Kişiye hayatı zindan eder. işin en ilginç tarafı da rahatsız edici olan bu seslerin çok büyük bir kısmının insan kaynaklı olmasıdır. Doğada insandan bağımsız yaşayan canlıların seslerine asla öfke duyulmaz. Ne bokluk varsa insanda var.
Denizli'de deniz olsa, liman olsa en az bursa kadar büyük bir şehir olurdu. Zaten gelişmişlik olarak da oradan pek bir farkı yok. Gereksiz diyenin kafasına tavayla vura vura şehri gezdirmek istiyorum. Özellikle çamlığı.
sürekli duygusuz veya üzgün gözükmesinin nedeni oto yıkamada çalışan babasının vurularak öldürülmesidir. o günden sonra kawhi , duygularını belli etmeyecek bir yüz ifadesi takındı. aynı zamanda babasının katil hala bulunamamıştır.
(bkz: #38743945) evet , iki buçuk sene sonra yeniden bu başlıktayım. hala kız arkadaşım yok ve hala da zayıfım swh peki kafama takıyor muyum ? elbette ki hayır. bunla yaşamayı , onu kontol etmeyi öğrendim sanırım.
zayıf ya da şişman olmanın inanın hiçbir önemi yok bu hayatta. asıl önemli ve değerli olan şeyler sizi ne olursa olsun seven insanlar , bir de kendinize değer vermeniz.
70-75 yıl yaşadıktan sonra geberip gideceğiz arkadaşlar. fani bir yaşamda ne olur kimseyi, dış görünüşü veya herhangi bir fiziksel özelliği nedeniyle aşağılamayın , onun kalbini kırmayın. şaka bile olsa ne kadar kırıcı olduğunuzun farkında değilsiniz. ben gibi hassas olan insanlarda bunun sonu depresyona kadar varıyor.
annemin tavsiyesine uyun , "sağlıktan önemli hiçbir şey yoktur ", sadece sizi seven ve kabul eden insanlar ile vakit geçirin. diğerlerine siktir çekin.
merak edenler için iki buçuk sene içerisinde üç farklı alandan hekime muayene oldum . endokrinoloji , kardiyoloji ve dahiliye. inanmayacaksınız ama üç hekim de bana götüyle güldü. sen şu ana kadar muayene olan ve değerleri bu kadar iyi çıkan birkaç hastadan birisin dediler. peki tavsiyeleri ne oldu bilmek ister misiniz?
"kafanı ferah tut, stresten uzak dur , sevdiklerinle vakit geçir." işte o zaman kilo alacaksın. unutma ; bağırsakların da , miden de , karaciğerin de , hepsi bir şekilde beynin tarafından kontrol ediliyor.
edit : ya bak güzel kardeşim , normalde eksi oy vereni umursayacak biri değilim ama ben burada insanlara umut olmaya , pozitiflik aşılamaya çalışıyorum. gerçekten siktir git trollüğünü başka yerde yap.
Lena'nın şarkısı : Yeni mavi don aldım .Tırnaklarımı falan boyadım. Götüme şaplak attırdım. Etrafında uydu gibi dönüyorum .
Lena'nın özellikleri : detone bir ses , alman aksanlı bozuk ingilizcesi , üç metrekarede yaptığı penguen dansı , çişi varmış da tutuyormuş gibi nefes nefese kalması
lena'nın sahne şovu : mavi arkaplan , sikimsonik lena dans figürleri , iki üç yaşlı teyze
manga'nın şarkısı : ismini bile bilmezken seni seviyordum. Ne dedikleri önemli değil , sadece bir geceliğine aynı olabilirdik. Onların kendi oyunlarında yenebiliriz. Ve ben seni , onların senden nefret ettiğinden daha fazla sevebilirim.Kimi suçlayacakları önemli değil.
ferman akgül'ün özellikleri : bir kere bile detone olmayan harika bir tenor ses , mükemmel ingilizce telaffuzu , ışıklar ve alevler arasındaki dansı ve sahne enerjisi , yakışıklı olması , sonda kızı öpmemesi swh
manga'nın sahne şovu : bayraklar , göz alan ışıklandırmalar , müzik altyapısı , robot kız ve kıvılcımlı gösterisi , delicesine çalan gitaristler ve baterist , şahane kamera açıları , seyircinin coşkusu.
bu analizime göre lena'nın kazanması gerektiğini bir kez daha anlamış olduk. teşekkürler juri üyeleri.
hala dünyanın en iyi tenorlarından biri olmasına rağmen , ses rengini yaşı itibariyle ile yavaş yavaş kaybetmeye başlayan italyan sanatçı. hatta geçen aylarda ses çatallaşması nedeniyle müziğe bir süre ara vermişti. sonra iyileşip "music for hope" ile aramıza geri döndü reyiz. umarım kendisini uzun süre dinlemeye devam ederiz.
sarah brightman ile düet yaptıkları "time to say goodbye" parçası mükemmeldir ve aynı zamanda da favorimdir : https://youtu.be/4L_yCwFD6Jo?t=114
ben artık kabullendim. yaşayan yaşayacak, ölen de ölecek. bir ay, bilemedin iki ay sonra artık her yer açılır. tüm faaliyetler eski haline döner. bu illetin öldürücülük oranı türkiye'de %3 bile değil. bunu sadece ben kabullenmedim, ekonomisi iyi olan devletler bile kabullendi. hiçbir devlet ekonomiden dolayı uzun süre insanları evde kapalı tutamaz. virüsün sürekli mutasyona uğradığı, sıcaklıktan da etkilenmediği söyleniyor. aşının da bulunup bulunmayacağı belli bile değil. bulunsa bile en az 1 sene beklemeniz gerekiyor diyorlar. artık insanların gerçekten psikolojisi bozuldu.
edit : bunu anksiyete bozukluğu olan bir insan olarak yazıyorum , corona artık tüm dünya için grip gibi bir hastalığa bürünecek. toplumlara sürü bağışıklığı kazandırılacak (eğer bu sikko virüs zırt pırt mutasyon geçirmez ise) ve sağlık sisteminin çökmemesi sağlanacak. tedaviye olumlu yanıt veren yeni ilaçlar geliştirmeleri için, bilim insanlarına zaman kazandırılacak. çok üzülerek yazıyorum ki, bunla yaşamaya alışacağız. artık hayatımız eskisi gibi olmayacak. sosyal mesafemize ve hijyen kurallarına daha da dikkat eder hale geleceğiz. çok olumsuz şey yazdım ama doktorlar diyor, ben demiyorum ki. bilinçli kalmaya, önlemleri elden bırakmamaya devam edelim. tek temennimiz şu illetin akranları sars ve mers gibi mutasyon ile kendini yok edip geberip gitmesi. bir bitmedin amına kodumun coronası. ne lanet bir şeymişsin sen.
Ciddi ve illegal bir suç işlemediğiniz müddetçe (örneğin kiralık katil tutma, uyuşturucu satın alma, hacker kiralama,çp indirme, satanist videolar yükleme, adam öldürme videoları yükleme vs) polisin veya fbi'ın falan peşinize takılmadığı platform. Önünüze çıkan her onion linkine tıklamadan, belirli düzey bir ingilizce ile surf yapabilirsiniz.
normalde çok küfür etmem ama , senin ben erkeklik kitabını , tipini , cibiliyetini kökünden sikeyim. gücün savunmasız yaşlı kadıncağıza yetti değil mi?